KKTC KAMU-SEN 26. OLAĞAN GENEL KURULU GERÇEKLEŞTİRİLDİ

HAK-İŞ’e bağlı KKTC Kamu-Sen 26. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Genel Başkanımız Mahmut Arslan, genel kuruldan bir gün önce giderek KKTC Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş ve yönetimine başarılar diledi. Genel Sekreterimiz Dr. Osman Yıldız da Kamu-Sen’in genel kuruluna katılarak bir konuşma yaptı.

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Genel Sekreterimiz Dr. Osman Yıldız ile birlikte 15 Mayıs 2015 tarihinde KKTC Kamu-Sen’in 26. Olağan Genel Kurulu için Kıbrıs’a gitti. Genel Başkanımız Arslan, KKTC temasları kapsamında Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncıyı ziyaret etti. Arslan, KKTC Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş ve yönetimine KKTC Kamu-Sen’in 26. Olağan Genel Kurulu dolayısıyla başarı dileklerini sunarak Kıbrıs’tan ayrıldı.

Genel Sekreterimiz Dr. Osman Yıldız, KKTC Kamu-Sen’in Genel 16 Mayıs 2015 tarihinde gerçekleştirilen 26. Olağan Genel Kuruluna katılarak bir konuşma yaptı. Bu yılın, HAK-İŞ Konfederasyonu’nun sendikal tarihinde özel bir yıl olduğuna dikkat çeken Yıldız, “22 Ekim 2015, Konfederasyonumuzun 40. Kuruluş Yıldönümü. Bu yıl KAMU-SEN sendikamızın 40. Yaşı. Konfederasyonumuzun 13. Olağan Genel Kurulu, KAMU-SEN sendikamızın 26. Genel Kurulu” dedi.

HAK-İŞ’in bütün iş kollarında sendikalarını kurduğunu, bütün sendikaları ile büyüdüğünü ve bu yılın KAMU-SEN’in de büyüdüğü bir yıl olduğunu ifade eden Yıldız, şöyle devam etti:

HAK-İŞ Konfederasyonu, dikey ve yatay örgütlenmesini başarıyla sürdüren bir konfederasyon olmayı gerçekleştiriyor. İnşaat hariç bütün işkollarını, emekçilere açtık. HAK-İŞ’te yer bulamayan emekçi kalmasın istedik. Artık, çok rahatlıkla bütün emekçileri HAK-İŞ’e davet edebiliyoruz. Bir örgütlenme seferberliği, heyecanı ve başarı öyküsünü yaşıyoruz. Aynı resmin KAMU-SEN için de geçerli olduğunu görüyoruz. Kıbrıs’ta özel sektörde sendikacılığın güçleneceğine inanıyoruz.

Kurumsal yapımızı demokratikleştiriyoruz, katılımcı hale getiriyoruz, mali ve idari kapasitemizi güçlendiriyoruz, eylem gücümüzü geliştiriyoruz, proje kapasitemizi artırıyoruz, dünyadaki yerimizi daha da güçlendiriyoruz.”

HAK-İŞ’in 1 Mayıs stratejisi kapsamında bu yıl Konya’da muhteşem 1 Mayıs programı gerçekleştirdiğini ifade eden Yıldız, “Üç yıldan beri Anadolu’yu geziyoruz. HAK-İŞ nerede, ne zaman ve istediği büyüklükle 1 Mayıs’ı kutlamayı başarıyor. Bağımsız bir düşünce anlayışıyla politikaları üretmekten çekinmiyoruz. Olumlu sonuçlanan politikalar, bizi motive ediyor, olumsuz olursa moralimizi bozmuyoruz. Bağımsız düşünmekten, üretmekten korkmuyoruz. Gayret bizden, mücadele bizden, başarı Allah’tan diyor, çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

"Sosyal diyaloga önem veriyoruz”

HAK-İŞ’in sosyal diyaloga önem veren bir kurum olduğunu ifade eden Yıldız, “Sendikalar arası, STK’lar arası işçi-işveren-devlet uluslararası hepsine önem veriyoruz. Kıbrıs platformunda da yer alıyoruz” dedi.

KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanını seçtiğini anımsatan ve hayırlı olması dileğinde bulunan Yıldız, şunları kaydetti:

“Hem KKTC’de, hem de Kıbrıs’ta yeni bir sürecin ve yeni bir ışığın doğduğunu memnuniyetle görüyoruz. Kıbrıs’ta hep bir müzakere süreci olmuştur. Biri bitmiş, bir yenisi başlamıştır. Müzakere sürecinin aktif olması, diyalogun canlı olduğunu göstermiştir. Müzakere içerisinde olmak, medeni olmanın ve güvenin adresidir. Türk tarafı her zaman en yüksek güveni göstermiştir. Müzakere yapabilmek bir kapasite ve aktör olmanın göstergesidir. Sendikal mücadelenin de temel bileşeni müzakeredir. Müzakere kültürüne en yakın kültürden sendikalar gelmektedir. Kıbrıs’ta çözüm olarak çok farklı çözümler önerilmiştir. Farklı çözüm önerilerine rağmen, belli ilkeler çerçevesinde Kıbrıs’ı birleştirecek bir siyasi yapıyı oluşturmak, müzakerelerin temel hedefini oluşturmuştur. Bu hedefi, HAK-İŞ Konfederasyonu olarak önemsiyoruz. Bu hedef doğrultusunda, biz her zaman gerek HAK-İŞ olarak, gerek KAMU-SEN sendikamızın önerileri doğrultusunda her türlü desteği verdik, elimizden gelen çalışmaları da yaptık.

Annan Planı için de aktif katkı sağlamaya çalıştık, bildiriler yayınladık, Konferanslar yaptık, ulusal ve uluslararası planda savunuculuğunu yaptık. Bu müzakere sürecinde şunu gördük. Kıbrıs’ta birleşik yapıyı oluşturma hedefinde hep Rum kesiminin kararı beklenmiş görünüyor.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan kompleksiz, tartışmasız bu imkanı sağlamıştır. Ancak Rum tarafının bir türlü karar veremedikleri anlaşılıyor. Dileğimiz şudur ki, şimdi bu hedef başarılır. Birleşik Kıbrıs hedefine olan desteğimiz bir alternatif çözüm arayışlarını bilerek ve isteyerek gölgeledik.

Biz biliyoruz ki, Birleşik Kıbrıs’ta bir türlü karar verilemezse başka çözüm alternatifleri hep vardır. Dünyada Belçika modellerinden St. Martin Modellerine kadar sayısız modeller üretilebilir, uygulanabilir.

Biz müzakerelerin bu sefer başarıya ulaşması için de gayretlerimizi ve desteklerimizi ortaya koyuyoruz. Şunu da memnuniyetle vurgulamak isterim ki, KKTC –yavru vatandan- bağımsız bir kimliği olan bir ulus devlet olma yolunda önemli mesafeleri geride bırakmıştır.  Dünya kamuoyunun odağında olan Kıbrıs’ta KKTC halkı, halk olarak son karar verici haline gelmiştir.

Hangi çözüme karar verilirse verilsin, sonucu KKTC halkı referandum belirleyecektir. Annan Planı’nda olduğu gibi mevcut Liderler Mutabakatı’nın 6. Maddesinde “Sadece Liderler tarafından özgürce varılan bir anlaşma ayrı ayrı eş zamanlı referandumlara götürülecektir ” şeklinde kesin bir ifade yer almaktadır.

KKTC gelecek olarak, halkıyla birlikte neye karar verirse, az tanınmış, çok tanınmış olsun “işleyen demokrasi ile “ devlet“ olarak “devlet adına” karar verecek ve hep devlet stratejisini sürdürecektir.”

Mehmet Özkadaş, “KKTC Kamu-Sen Mücadeleden Asla Vazgeçmez”

Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş da Kamu-Sen’in haksızlıklar, yolsuzluklar, partizanlıklar ve hukukun çiğnenmesi karşısında mücadeleden asla vazgeçmeyen bir sendika olduğunu, bu nedenle üye sayısını her yıl arttırarak bugün kamuda en çok bakanlıkta yetkili sendika konumuna geldiğini kaydetti.

Özkardaş, hükümetlerin, halkın beklentilerine cevap verecek icraatlarda bulunmadığını, hükümete gelen siyasi partilerin “muhalefetteyken başka, hükümet olduklarında bambaşka” hareket ettiğini, bu nedenle UBP, CTP-BG ve DP-Ulusal Güçler’in son yapılan yerel seçimlerde, Anayasa değişikliği ile ilgili referandumda ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde halktan beklediği desteği alamadığını söyledi.

Özkardaş, “Halkımız, onlarca kez parti değiştiren vekiller istemiyor. Halkımız, Seçim ve Halk Oylaması Yasası’nın, Siyasi Partiler Yasası’nın değiştirilmesini, ülkenin tek seçim bölgesi yapılmasını istiyor” dedi.

Halkın; vergi kaçakçılığının, partizanca istihdamların ve üçlü kararnamelerin kaldırılmasını, “Nerden Buldun Yasası”nın çıkartılmasını, gençliği göçe zorladığı savunulan Kamu Çalışanlarının Aylık ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası’nın kaldırılmasını istediğini, özel sektör çalışanlarının günde 8 saatten fazla çalıştırılmasına karşı olduğunu ifade etti.

Özkardaş, “Taleplerimiz, sendikasız hiç kimsenin çalıştırılamayacağı yasal bir düzenlemenin yapılmasıdır. Sendikaları etkisizleştirmeye ve toplu iş sözleşmelerini ortadan kaldırmaya yönelik sermaye yanlısı anlayışa asla izin vermeyeceğiz ve sendikal birliktelikle bu ve benzeri oldu-bittilere sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.

Yeniden başlatılan Kıbrıs müzakere sürecine de değinen Özkardaş, “Dün iki liderin yaptığı olumlu görüşme bizleri yeniden umutlandırmış ve heyecanlandırmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın tüm geçiş kapılarından vizelerin kaldırıldığını açıklaması ve bunu görüşme masasına sunması olumlu ve sevindiricidir” dedi.

Özkardaş, Kamu-Sen, olarak Kıbrıs'ta iki halkın siyasi eşitliğine dayalı, iki bölgeli ve iki kurucu devletten oluşacak, egemenliğini ve eşitliğini de bu iki kurucu devletten eşit olarak alacak, yeni bir birleşik federal cumhuriyeti desteklediğini ifade etti.