HİZMET-İŞ 38. YAŞINI KUTLADI

Hizmet-İş Sendikamız, 38. Yıldönümü etkinliklerini yoğun bir programla gerçekleştirildi.

Hizmet-İş Sendikasının kuruluşunun 38. Yıldönümü etkinlikleri, 22 Ocak 2016 tarihinde yoğun bir programla gerçekleştirildi.

HAK-İŞ ve Hizmet-İş mensuplarının yoğun katılım gösterdiği 38. Yıl Etkinliklerine emek dünyasının yanı sıra siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, bilim ve sanat camiası ile medya temsilcileri yoğun ilgi gösterdi.

Başkanlar Kurulu ve Genel Merkez Komitelerinin toplantılarıyla başlayan etkinlikler kapsamında 38. yıl vesilesiyle Gala Yemeği verildi.

38. Yıl Gala Yemeği programı Hizmet-İş’in tanıtım filmi gösterimi ve Gökler Köyü Ekibi'nin halkoyunları gösterisiyle başladı.

Gala Yemeğine Konfederasyonumuz HAK-İŞ ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, Hizmet-İş Kurucu ve Onursal Genel Başkanı AK Parti Eski Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi, Eski Başbakan Yardımcımız Ak Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, TBMM İdare Amiri ve Ak Parti Ankara Milletvekili Ahmet Gündoğdu, Hak-İş Kadın Komitesi Eski Başkanı, Ak Parti Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu, Ak Parti Ankara Milletvekilleri Prof. Dr. Vedat Bilgin, Aydın Ünal, Ak Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. Ali Özkaya, Ak Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, Kızılcahamam Belediye Başkanı Muhittin Güney, Büyük Birlik Partisi Merkez Karar Üyesi Ali Kolbaşı, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcıları, Genel Sekreteri, HAK-İŞ'e bağlı sendikaların genel başkan ve yönetim kurulu üyeleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, basın mensupları ve çok sayıda davetli katıldı.

Arslan: "Hizmet-İş Milyonlarca Emekçinin Umudu Oldu"

Hizmet-İş Sendikamız ve Konfederasyonumuz HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Gala Yemeği'nde bir konuşma yaptı.

Hizmet-İş Sendikasının kurulduğu dönemin çatışmaların, kaosun şehirlerde kol gezdiği, Türkiye’nin zor günleri olduğunu, sendikal dünyanın da parçalandığı bir dönem olduğunu kaydeden Arslan, o yılların çetin şartlarında kurulan Hizmet-İş Sendikasının kurulduktan bir buçuk yıl sonra da 12 Eylül Darbesi ile karşılaştığını; fakat bu zorlu süreçlerden imkanlar dahilinde değil inanmış, ideal sahibi, dava sahibi, ihlaslı ve samimi insanların çabası sonucu bugünlere gelindiğini vurguladı. Arslan, sendikal mücadeleden asla taviz vermediklerini dile getirerek, “bugün buralara geldiysek önümüze çıkartılan bütün engelleri aşarak geldik. 12 Eylül’ün ağır faturasını ödedik, zor günler yaşadık, sendikalarımız kapatıldı, yargılandık, tam kendimize gelirken 28 Şubat sürecinin ağır faturasını ödedik; ama asla geleceğe ait umutlarımızdan vazgeçmedik ve bugünlere geldik” dedi.

Hizmet-İş Sendikasının 38 yıl önce kurulmasıyla sessiz fakat anlamlı emek yürüyüşünün başladığını ifade eden Arslan, Hizmet-İş'in kısa zamanda bir mıknatıs gibi çekim merkezi oluşturarak, milyonlarca emekçinin umudu olduğunu söyledi.

Bir taraftan sayısal olarak büyüme devam ederken, diğer taraftan yeni sendikal değerler üretilerek, değerlerle sendikacılığın kökleşmesi için çaba sarfedildiğini kaydeden Arslan, "Bu çaba ve yerli anlayışımız umudun kökenidir olmuştur. Bugün 46 şube, 2 bölge ve 15 il başkanlığı ile ülkemizin en yaygın teşkilat ağına sahibiz. 15 Büyükşehir, 26 il, 402 ilçe, 123 belde ve 1000’in üzerinde şirkette örgütlü ve yetkili sendikayız" dedi.

“Hizmet-İş, Türkiye’nin İşçi Sendikaları İçerisinde Bir Numara”

Arslan, Hizmet-İş'in bir sinerji içerisinde sağlıklı bir şekilde büyüdüğüne vurgu yaptı. Arslan, şöyle konuştu:

"Geçtiğimiz Mayıs ayında yaptığımız 12. Genel Kurulumuzun tema’sı olan “İşkolu Zirvesinden Türkiye Zirvesine” diyerek belirlediğimiz hedefe istikrarlı, güçlü ve emin adımlarla 38. Yaş Günümüzde ulaştık. Hani derler ya buğday başağı olgunlaştıkça ve dolgunlaştıkça başını eğer. Biz de bugün Hizmet-İş Sendikası olarak Türkiye’nin işçi sendikaları içerisinde, üç konfederasyon da dahil hepsinin sendikaları içerisinde bir numara olmuş bir sendika olarak mütevazi olmak da zorundayız. Bu seviyenin, bu konuma gelmenin tek bir izahı vardır: Samimiyet, irade, duruş ve kararlılık! Diğer bir ifadeyle; hiçbir zaman mücadeleden vazgeçmedik! Çünkü mücadeleden vazgeçmek, hayattan vazgeçmek demektir."

Arslan, son bir yılda üye sayısını %60 oranında arttıran tek sendikanın Hizmet-İş olduğuna vurgu yaparak bunun yeterli olmadığını, bugün hala 13 milyon sigortalı çalışanın sadece 1 milyon 400bininin sendikalı olduğunu, Hak-İş’e düşen payın da 450bin olduğunu söyledi. Çok geniş bir alanda işçilerin sendikasız olduğunu belirten Arslan, 13milyon sigortalının içerisinde 160bin üyesiyle Hizmet-İş’in çok da fazla öğünmemesi gerektiğini söyledi: “çünkü daha yapılacak çok iş var, 160 binleri 260 binlerle ilave etmek zorundayız. Sokağa çıktığımızda milyonları arkasına almış Hizmet-İş’i ve Hak-İş’i geleceğe taşıma gayreti içerisindeyiz. Geldiğimiz yeri çok da küçümsememek lazım, gerçekten ciddi bir örgütlenme yaptık. Taşeron işçilerin örgütlenmesinde Hak-İş bir numaraya oturdu. Bugün 200binin üzerinde taşeron işçiyi örgütlemiş ve bunların toplu iş sözleşmelerini devam ettirmeye çalışan bir yerdeyiz” dedi.

Arslan konuşmalarının devamında yapılacak çok işin olduğunu, mücadelesi verilecek birçok alanın olduğunu, sendikal dünyaya kazandırılması gereken çok şeyin olduğunu belirterek “bugün bir nefes alma günü, yeniden tazelenme günüdür. Stratejimizi gözden geçirmek için 38. Yıl dönümümüz bir kilometre taşı olarak tarihte kalacaktır. Gelecek yıllarda inşallah sayılarını daha arttırmış, gücünü daha da perçinlemiş ve Türk çalışma hayatında Hak-İş’i ve değerlerini doruğa çıkarmış görmek istiyoruz. Allah bizi bu yolda mahcup etmesin. ” dedi.

Kurucu ve Onursal Genel Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, Hizmet-İş Sendikasının 38. Kuruluş Yıldönümü için bir arada bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu belirterek, buraya gelmenin çok da kolay olmadığını, kuruluş yıllarında yaşanılan zorluklara ve katlanılan fedakarlıkları hatırlattı ve emeği geçen herkese şükranlarını sundu. Tanrıverdi, konuşmasında “Önce İnsan Önce Emek” diyerek yola çıkan Hizmet-İş Sendikasının doğruluğundan ve samimiyetinden hiçbir şey kaybetmeyerek kendi değerleriyle onurlu, omurgalı sendikacılığın Türkiye’de ve uluslar arası arenada nasıl yapılacağını göstererek ilklere imza atan bir sendika olduğundan bahsetti. “Ülkemizde 1986 ilk kapıcılar grevini ve 1991’de ilk büyükşehir belediyesi grevini Bursa’da yapan Hizmet-İş Sendikası sayesinde kapıcıların, konut işçileri adı altında İş Kanunu kapsamına alınmasını sağlamıştır. Belediyelerdeki işçilerin kadro alması noktasında da Hizmet-İş’in katkısı büyük olduğu gibi Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’nun bugün açıkladığı Cuma izni konusunu bundan yıllar önce Vezirköprü Belediyesinde ilk toplu iş sözleşmesi hükmü olarak koyan da Hizmet-İş Sendikasıdır. Otuz yıl sonra Türkiye bugün bütün çalışanlara ibadet özgürlüğü ve imkanı sağlayan bir düzenlemeyi gerçekleştirdi” dedi. Hizmet-İş’in misyonu ve vizyonuyla kendi işkolunda ve çalışma hayatında her zaman farklılığını gösterdiğini dile getiren Tanrıverdi, bugün ülkemizin en büyük sendikası durumuna gelmesinden dolayı onur ve mutluluk duyduğunu belirtti.

Genel Başkanımız Arslan, Tanrıverdi’ye konuşmasından sonra günün anlam ve önemine binaen hediyelerini takdim etti. Ayrıca Genel Başkanımız Arslan ve Onursal Genel Başkanımız Tanrıverdi, Hizmet-İş’in 38. Kuruluş Yıldönümünde de Hizmet-İş Sendikası Kurucu Üyeleri Mustafa Dost, Habip Güzelgül, Ömer Kaplan, Nedim İslamoğlu ve Ebubekir Yıldırım’a hediyelerini takdim ettiler.

Eski Başbakan Yardımcımız Ak Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, Hizmet-İş Sendikasının bugün buralara gelmesi bir başarı öyküsü olduğunu vurgulayarak emeği geçen herkese teşekkür etti. “Azmedince, gayret edince, çaba sarf edince bu başarılar elde ediliyor. Bugün çok şükür sendikal anlamında buralara ulaşmanın mutluluğunu hep beraber yaşıyoruz. Hizmet-İş’in Türkiye’nin en büyük sendikası konumuna yükselmesi gerçekten çok önemli. Bu başarıları gördükten sonra yapılaması gereken tek bir şey kalıyor, şükredilerek yola devam edilecek.”

Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın, Hizmet-İş’in esnaf camı kırmadan, insanların arabası yakmadan, kaldırım taşı sökmeden sendikacılığı öğrettiğini söyleyerek erdemli bir sendikal inşası ile Türkiye’de sendikacılığı sevimli hale getirdiğini vurguladı. “Hizmet-İş Sendikasının Eğitim Bir Sen’in kuruluşuna vesile olması dolayısıyla bizim için çok değerli bir yere sahiptir. İlk toplu sözleşmeye Cuma’yı sizler yazdınız; ama son Cuma’yı toplu sözleşmeye Memur-Sen ailesi yazarak tüm ülkede Cuma’nın artık yasal dayanaklarla teminat altına alındığı bir zemine vesile olduk. Bu birliktelik iyi şeylere vesile oldu ve inanıyorum ki daha iyi şeylere de vesile olacak.”

Ak Parti Ankara Milletvekili Prof. Dr. Vedat Bilgin, Hizmet-İş Sendikasının bugün geldiği noktasının çok önemli olduğunu belirterek Türkiye’de sendikacılığı elitlerin elinden kurtardığı ifade etti. “Türkiye’de sendikacılığın tarihine kısa bir göz attığımızda bir çelişkinin olduğunu görürüz. Kendi geldikleri yere yabancılaşanların, emekçilerin taleplerine duyarsızlaşanların yönetim kadrolarında yer aldıkları ve elit bir sendikacılık yaptıkları görülmektedir. Buna karşın Hak-İş/Hizmet-İş Sendikasının hiçbir şekilde elit bir sendikacılık yapmadığını, her daim emekçinin ülke insanın yanında yer alarak demokratik bir sendikacılık yaptığını söylemek mümkün. Bu sadece sendikal anlamda değil, Hizmet-İş Sendikası Türkiye’nin bütün değerlerini benimseyerek dönüşümüne de katkı sunmaktadır.”

TBMM İdare Amiri ve Ak Parti Ankara Milletvekili Ahmet Gündoğdu, Hak-İş/Hizmet-İş Sendikasının kendileri için iki önemli hususa dikkat çekerek bunlardan birincisinin Mehmet Akif İnan’ın Eğitim Bir Sen’i ilk kurduğunda “İslam’da sendika var mı?” sorusuna kendileri için cevap olduğunu, ikincisinin de o yokluk zamanlarında Hizmet-İş Sendikasının hem gönlünü hem kapısını hem de on yılların tecrübesini paylaşarak kendilerine yol göstermesi olarak ifade etti.

Ak Parti Ankara Milletvekili Aydın Ünal, Hak-İş’te çalıştığı dönem içerisinde olsun Hak-İş’ten ayrıldıktan sonra olsun emek mücadelesine duyarsız kalmadığını belirterek, Hizmet-İş Sendikasının bir okul mahiyetinde çalışmalarını yakından takip ettiğini söyledi. Hizmet kavramının çok önemli bir kavram olduğunu; ama bu önemini de içini dolduranlardan aldığını belirterek bunu “Hizmet-İş Sendikasının 38. Yaş Günü ile hep beraber gördük” dedi.

Hak-İş Kadın Komitesi Eski Başkanı, Ak Parti Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu, Hak-İş ailesine mensup biri olarak çeşitli görevlerde bulunduğunu, Hak-İş/Hizmet-İş Sendikasının da ülkemizin parlayan yıldızı olduğunu belirtti. “Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın Hizmet-İş Sendikasını devralarak 38. Kuruluş Yıldönümünde Türkiye’nin zirvesine taşımıştır. Bir o kadar da bizim bugün anlamayacağımız ama yarın Türkiye’de sendikal harekete birçok katkı sundu. Bunun da taşıyıcısı Hizmet-İş Sendikası olmuştur.”

Ak Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. Ali Özkaya, Hizmet-İş ailesinin bir ferdi olduğunu belirterek bugün milletvekili olarak bir başka alanda yine memlekete hizmet etmenin gayreti içerisinde bulunduğunu dile getirdi. Özkaya, Hak-İş/Hizmet-İş Sendikasının 28 Şubat döneminde beşli çeteye karşı duruşunun çok önemli olduğunu ve bugün, 38. Yaş Gününü kutlarken bu duruşundan taviz vermediğini dile getirerek Bursa’dan Malatya’ya birçok yerde mitinglerde beraber olduklarını ve bunlardan da gurur duyduğunu söyledi.

AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, sendikal hareketle çok yakın bir şekilde kurduğu temasın Hak-İş’in kadınlara yönelik eğitim programı vesilesiyle olduğunu dile getirerek Türkiye’yi dolaştıklarını, Genel Başkanımız Arslan ile de bu eğitimlerde tanıştığını ve bundan da çok mutlu olduğunu ifade etti. Keşir, Hizmet-İş Sendikasının 38. Yaş Günü vesilesiyle bir arada bulunmaktan da gurur duyduğunu sözlerine ekledi.

38. Yıl Pastası Kesildi

Konuşmaların ardından Genel Başkanımız Arslan, protokolde yer alan konuklar ile birlikte 38. Yaş Günü pastasını kesti.

Tiyatro Gösterimi Yapıldı

Programın İkinci günü akşamında da Fatih Gülbaba’nın yazdığı, yönetmenliğini de Sami Gülbaba’nın yaptığı Türkiye Cumhuriyeti’nin 9. Başbakanı merhum Adnan Menderes ve arkadaşlarının Yassıada’daki zulüm dolu son 48 saatlerinin anlatıldığı Yaslıada Oyunu gösterimi yapıldı.