ARSLAN, ÖZ İPLİK-İŞ SENDİKASI BAŞKANLAR KURULUNA KATILDI

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Öz İplik-İş Sendikası Başkanlar Kurulu toplantısına katıldı.

Öz İplik-İş Sendikası Başkanlar Kurulu, 28 Mart 2016 tarihinde Ankara’da Öz İplik-iş Sendikası Genel Merkez Yöneticileri ve 14 farklı bölgeden gelen şube-bölge-il-ilçe başkanlarının katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıda, genelde Türkiye ve çalışma hayatının, özelde ise tekstil, hazır giyim ve deri sektörünün içerisinde bulunduğu durum ve sorunlar ele alındı.  Öz İplik-İş'in istişari karar organı olan Başkanlar Kurulu Toplantısında Genel Başkanımız Mahmut Arslan; Öz İplik-İş'in, Türkiye'ye sendikal harekete ve HAK-İŞ'e örnek bir genel kurul gerçekleştirdiğini dile getirdi.

Arslan, Öz İplik-İş kongresinde birlik, bütünlük ve dayanışma içinde birbirine kenetlenmiş bir teşkilat gördüğünden dolayı İnanç'a ve yönetim kurulu üyelerine teşekkür etti. Arslan, Öz İplik-İş Sendikasını daha da güçlendirme ötesinde bir amacın olmadığını ve teşkilatlar bünyesinde istikrarın tamamen sağlandığını görmenin umut verici olduğunu söyledi.

"Öz İplik-İş, HAK-İŞ'in Kurucu Sendikalarından Biridir"

Arslan, Öz İplik-İş Sendikasının, HAK-İŞ'in kurucu sendikalarından biri olduğunu vurgulayarak, "Sendikamız zor bir sektörde örgütlenmeye çalışmaktadır.  Bu iş kolunda sendikacılık yapmak çok kolay da değil açıkçası. Çok mücadele ettiğinizi biliyorum. Ancak şunu hepimizin bilmesi gerekiyor;  biz bütün ülkemizin, bölgemizin ve küremizin mazlumlarına ulaşmak zorundayız.  Başta tekstil sektöründeki bize ihtiyaç duyan,  zor şartlarda çalışan, zorlukları aşma noktasında bizden yardım bekleyen insanlara ulaşmak zorundayız" dedi.

"HAK-İŞ’i ve Öz İplik-İş’i Güçlendirmeye Çalışıyoruz”

Mağdurların mağduriyetlerinin giderildiği taktirde sendikaya gönül verenlerin sayısının da artacağını vurgulayan Arslan, “Niyetimiz mazlumların mağduriyetlerini gidermek, hem Öz-İplik-İş'i güçlendirmek hem  HAK-İŞ'i güçlendirmektir. HAK-İŞ'in ve Öz İplik-İş'in ilkelerini aynı zamanda dünya sendikal hareketiyle de paylaşmaktır. Biz küçük ve basit bir işin içinde değiliz. HAK-İŞ'e bağlı bütün sendikalarımızın her üye artışı HAK-İŞ'in gücünü biraz daha yükseltiyor. Aynı zamanda uluslararası sendikal dünyaya vereceğimiz katkılar bizleri bir adım daha ileriye taşıyor ve biz dünyaya model olma noktasında da önemli adımlar atıyoruz" dedi.

"Öz İplik-İş Sosyal Diyaloğa Önem Veren ve Yükselişte Olan Bir Sendika"

Öz İplik-İş Sendikası'nın sürekli yükselen bir trendle karşı karşıya olduğunun altını çizen Arslan, tekstil iş kolundaki sendikal yapıya ilişkin şunları söyledi:

"Öz İplik-İş üye sayısını artırıp, yükselirken, diğer malum sendikaların aşağı doğru bir ivmesinin olduğunu görüyoruz. Burada Öz İplik-İş Sendikasının farklı bir sendikacılık anlayışını benimsemesinin önemi çok büyük. HAK-İŞ ailesi olarak, çatışma yerine uzlaşma, kavga yerine barış, karşı cephelerde rakip olmak yerine dayanışmayı ve sosyal diyalog mekanizmalarını da kullanarak birlikte çalışmayı hedefleme anlayışına sahibiz. Slogan atmak, bağırıp çağırmak kolay ve ucuz bir yoldur. Masada oturmak rakiplerinizde ortak noktada buluşup uzlaşabilmek, aynı zamanda üyelerinizin işletme şartlarını dikkate alan bir çözümü başarabilmek zordur. Biz bunu başarıyoruz"

"Kıdem Tazminatı İşverenin İnisiyatifine Bırakılmasın"

"Son günlerde tartışılan kıdem tazminatı ve özel istihdam büroları konusunda da değinen Arslan şunları söyledi:

“HAK-İŞ'in kıdem tazminatı ile ilgili politikası çok açık ve nettir. 1976 yılında konfederasyon kurulurken alınan ilk kararlardan birisi kıdem tazminatı fonunun kurulmasıdır. Şimdilerde,  bazıları kendi anlayışlarına uymadığı için bizim bu anlayışımızın içeriğini çarpıtıyor. 1980 darbesindeki yaşananları, 12 Eylül sürecinde yaşananları unutamayız. Mili güvenlik konseyinin ilk kararlarından biri sendikaları kapatmaktı. Alınan ilk kararlardan biri kıdem tazminatına tavan getirmek oldu. Bu kıdem tazminatına getirilen en büyük sınırlamalardan birisidir.

HAK-İŞ Konfederasyonu olarak,  kıdem tazminatı konusunda mevcut kıdem tazminatında erişimi engelleyen sınırlamalar ortadan kaldırılmasını ve kazanılmış haklara dokunulmadan daha ileriye taşınmasını istiyoruz.  Bugün kıdem tazminatı alamayanlar alsın, kıdem tazminatı almaya hak kazananların önündeki engeller de kaldırılsın. Bu modeli biz Türkiye modeli olarak ortaya koyalım istiyoruz. Çalışanlar bir ay da çalışsa 20 yıl da çalışsa, kıdem tazminatını hak ettiği gün, işverenin inisiyatifine bırakmadan parasını alması gerekiyor. Hem özel istihdam bürolarının geçici iş ilişkisi kurması hem de kıdem tazminatı konusunda HAK-İŞ, üyelerini üzecek, endişelendirecek bir adımı asla atmaz. Biz milyonlarca insanın kıdem tazminatını güvence altına alacak bir model istiyoruz"

"Taşeron İşçiler İçin Ciddi Mücadele Ettik"

HAK-İŞ Konfederasyonu’nun 10 yılı aşkın süredir taşeron mevzusunda büyük mücadele verdiğini dile getiren Arslan, "Mevzuat henüz yokken, taşeronlara toplu sözleşme ve sendika hakları yokken biz bir karar aldık. Taşeron işçilerin sorunları bizim sorumluluğumuzun altında dedik. En fazla üreten ama dışlanan taşeron işçiler için mücadele vereceğiz dedik.  Biz örgütlenmeye başladık, altı ay sonra kanun çıktı.  Şuanda binlerce toplu sözleşme görüşmeleri bekliyor. Şuan taşeron işçileri için farklı bir gündem söz konusu tabi. Ancak iyi tarafından bakmak gerekirse, taşeron konusunda tarihi bir karar alınmasına vesile olduk diyebiliriz. Her ne kadar memur ve özel sözleşmeli statüsünde olsalar da bu işçilerin taşeronlar elinde sömürülmesini, insanlık dışı çalıştırılmasını önüne geçtik” dedi.

"HAK-İŞ Olarak 1 Mayıs'ı Sakarya'da Kutlayacağız"

Arslan, HAK-İŞ'in her yıl her yıl ayrı bir ilde kutlama anlayışına uygun olarak bu yıl kitlesel olarak Sakarya’da kutlama kararı aldığını belirterek, “HAK-İŞ olarak 1 Mayıs'a ciddi bir şekilde hazırlanıyoruz. 50 bin kişi ile kutlama yapacağımız meydanı büyük ailemiz ile dolduracağız" dedi.