ETUC KONFERANSINA KATILDIK
ETUC tarafından düzenlenen Herkese Açık Mülteciler İçin Sendikal Eylem: Mültecilerin Sosyal Entegrasyonu temalı uluslararası konferansı, 15 Haziran 2016 tarihinde İtalya’nın başkenti Roma’da gerçekleştirildi.
Konferansa, Konfederasyonumuz HAK-İŞ’i temsilen sendikalarımızın şube başkan yönetici ve uzmanlarından oluşan bir heyet katıldı. Heyette, HİZMET-İŞ Sendikamız Ankara 6 No’lu Şube Başkanı İbrahim Tuncer, Ankara 7 No’lu Şube Başkanı Mehmet Can, İstanbul 8 No’lu Şube Başkanı Taner Duran, Genel Disiplin Kurulu Üyesi ve Genel Merkez Kadın Komitesi Başkan Yardımcısı Esma Hatun Taşpınar, İstanbul 5 No’lu Şube Kadın Komitesi Başkanı Nevin Alçay; Öz Finans-İş Sendikamız Genel Merkez Kadın Komitesi Başkanı Cennet Can, Genel Merkez Gençlik Komitesi Başkanı Özlem Söyleyici ile HAK-İŞ Dış İlişkiler ve Proje Uzmanı Recep Atar yer aldı. Konferansa, Almanya, Fransa, Belçika, Malta, Polonya, Türkiye gibi 22 Avrupa ülkesindeki 26 işçi ve memur konfederasyonları adına 500’e yakın yönetici ve uzman katıldı.
İtalya Genel Emek Konfederasyonu (CGIL), İtalya İşçi Sendikaları Konfederasyonu (CISL) ve İtalyan Emek Birliği’nin (UIL) ev sahipliği ve destekleri ile düzenlenen Herkese Açık Mülteciler İçin Sendikal Eylem: Mültecilerin Sosyal Entegrasyonu Konferansı açılışında katılımcılara hitap eden ETUC Genel Sekreteri Luca Visentini, telefon, telefaks, e-posta gibi farklı kanallardan davet gönderilmesine rağmen ev sahibi ülke İtalya devleti ve hükümeti ile Avrupa Komisyonu’ndan katılım olmamasının hayal kırıklığına yol açtığının altını çizerek, “Bugün burada, aramızda olmanızdan dolayı teşekkür ederim. Koşullar her ne olursa olsun, kendi gündemimize odaklanacağız ve mücadelemizi devam ettireceğiz. Mülteci krizinin de etkisiyle Avrupa kıtasında ve Dünya genelinde ırkçılık ve yabancı düşmanlığı dalgası yayılmaktadır. Geçen Mart ayında AB ile Türkiye arasında imzalanan anlaşma, mültecileri sığınma hakkından yoksun bırakan bir düzenlemedir; insancıl olmadığı için kabul edilemez. Ayrıca, mülteciler, geldikleri ülkeler açısından sadece yük değildir; sosyal yaşama ve ekonomiye dinamizm kazandırmaktadır. Mültecileri kabul etmeye yanaşmayan, sınır dışı eden ülkeler, uluslararası sözleşmelere aykırı şekilde davranarak insan haklarını ihlâl etmektedir” dedi.
Somut tedbirler alınarak mültecilerin işgücü piyasasına girişlerinin sağlanmasının, sosyal hizmetlere ve temel kamu hizmetlerine ulaşmalarının temin edilmesini talep eden ETUC Genel Sekreteri Visentini, sendikaları tüm sosyal sorunların dolayısıyla mülteci krizinin çözüm sürecinde daha aktif davranmaya, dayanışmacı ve içermeci politikaları desteklemeye davet etti.
Konferansın protokol konuşmaları bölümünde söz alan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Genel Sekreteri Lamberto Zannier, Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi (EESC) Başkanı Georges Dassis, Italya Genel Emek Konfederasyonu (CGIL) Genel Sekreteri Susanna Camusso, mülteci krizi ve göçmenlere ilişkin görüş, eleştiri, öneri ve taleplerini paylaştı.
ESAS SORUN: MÜLTECİLERİN ENTEGRASYONU
AGİT Genel Sekreteri Lamberto Zannier, STK’lara ve sendikalara çağrı yaparak “Mülteci akını, hükümetlerden çok toplumları etkilemektedir. STK’lar ve sendikalar, hükümetlerin ötesine geçerek daha çok mülteciye ulaşabilir. Mültecilerin ülkelerine gönderilmesi doğrul değildir ve esas sorun onların entegrasyonudur. Kanada gibi başarı vakalara odaklanarak yapıcı ve somut çözümler üretilmesine katkı verebiliriz. Bu kriz, küresel ısınma kadar ciddi bir problemdir ve Avrupa için bir testtir. Yabancı düşmanlığının önüne geçmeliyiz. IŞİD, El-Şabab, Boko Haram gibi terör örgütlerini üreten bu kriz, insan kaçakçılığı, emek sömürüsü gibi sorunlara da yol açmaktadır. Dolayısıyla, temel sorun mültecilerin yaşadıkları toplumlarla entegrasyonunun sağlanmasıdır. Bu yönde, farkındalık kampanyaları düzenlenebilir; dil, bilgi ve beceri eğitim programları düzenlenebilir” dedi.
“HAK-İŞ, KAMPANYALAR DÜZENLEMEKTE VE PROJELER YÜRÜTMEKTEDİR”
Açılış ve protokol konuşmalarından sonra, konferansa iştirak eden 28 sendikalar konfederasyonu temsilcilerine dakikalık selamlama konuşması fırsatı sunuldu. Bu bölümde Konfederasyonumuz HAK-İŞ adına söz alan Dış İlişkiler ve Projeler Uzmanı Recep Atar, “Mülteci krizi ve göçmen sorununda hem hedef hem de geçiş ülkesi olan Türkiye’den, HAK-İŞ İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nu temsilen 8 kişilik bir heyet ile bugün buradayız. Heyetimiz, HAK-İŞ’e bağlı sendikaların genel merkez ve şube yöneticileri, gençlik ve kadın komiteleri başkanları ve uzmanlarından oluşmaktadır. 2011 yılı Nisan ayında başlayan mülteci akını sonucu, Türkiye’de bugün 3 milyona yakın Suriyeli yaşamaktadır. Afganistan’dan, Pakistan’dan, Irak’tan, Libya’dan ve diğer ülkelerden gelenler de eklendiğinde, Türkiye’deki göçmen ve mülteci sayısının 4 milyonu aştığı tahmin edilmektedir. Suriyelilerin yüzde 85, yüzde 90’ı kampların dışında yaşamaktadır. Sağlık Bakanlığı’nın istatistiklerine göre, bugüne kadar 900 bini aşkın Suriyeli, sağlık hizmeti almıştır ve Suriyeli mülteciler arasında 153 bini aşkın doğum gerçekleşmiştir” dedi.
Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği gibi uluslararası örgütlerin Türkiye’deki mültecilere ve göçmenlere dönük yardımlarının 500 milyon dolardan az olduğunu, fakat, Türkiye’nin devlet olarak 15 milyar Dolarlı kadara yakın harcama yaptığını belirten Atar, özetle şöyle konuştu:
"Devletimizin 15 milyar Dolarlık kaynağına ilaveten, sivil toplum kuruluşları ve sendikalar, ülkemizdeki sığınmacılara yönelik giysi, gıda, eğitim yardım kampanyaları düzenlemektedir ve sosyal sorumluluk projeleri yürütmektedir. HAK-İŞ camiası olarak, Avrupa Birliği fonlarından yararlanarak mültecilerin sosyal entegrasyonunu hızlandırmayı hedefleyen projeler yürütüyor; yardım kampanyaları düzenliyoruz. Çünkü, HAK-İŞ olarak, ülkemizdeki yabancıları öncelikle konuklarımız olarak değerlendiriyoruz. STK’ların ve sendikaların mülteci sorununa dikkat çekmek ve sorunlarının çözümünde pro-aktif roller üstlenmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Bu konferans ve sonuçlarının mültecilerin ve göçmenlerin sorunlarının çözümüne somut katkılar sunacağını ümit ediyor ve diliyoruz.”
Mevcut krizin 2. Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük mülteci krizi olarak nitelendirildiği konferansta, hızla yaşlanan Avrupa’nın göçmenlere ve mültecilere ihtiyacı olduğunun altı çizilerek AB ve üyesi devletlerin ortak ve düzenli bir göçmen politikası geliştirmesinin, ırkçılık ve yabancı düşmanlığının önlenmesinin gerekliliğine dikkat çekildi.
Herkese Açık Mülteciler İçin Sendikal Eylem: Mültecilerin Sosyal Entegrasyonu Konferansı, “Avrupa Sendikal Hareketi, Mülteciler İçin İnsanı Yardım ve Haklar Talep Etmektedir” başlığını taşıyan sonuç bildirisinin (deklarasyonun) yayınlanması ile sona erdi.
Ülkelerindeki iç savaş ortamından kurtulmak için yollara düşenlerin yüzde 20'sinin kadın ve 1/3'ünün çoçuklardan oluştuğuna değinilen deklarasyonda, Avrupa'nın geçen yıl 22 bin sığınmacıya kabul edeceğine dair taahhüdünü sadece Türkiye'den, Ürdün'den ve Lüban'dan 6.321 mülteciye alarak yerine getirmediğini, Yunanistan'da 46 bin mültecinin başvurusunun işleme konulmayı beklediği hatırlatıldı.
Birleşmiş Milletler'in 1951 Mültecilerin Statüsü Sözleşmesi ve 1967 Protokolü temelinde küresel çapta kabul edilmiş koruma standartlarına saygı gösteren proaktif bir Avrupa sığınma politikasının uygulamaya konulması talep edilen deklarasyonda, sendikaların kişilerin tabiiyetine, ırkına, bakmadan tüm çalışanları temsil etmesi ve onların sorunların çözümü için benzer yapılar ile işbirliği yapması gerektiği kaydedildi.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu