ARSLAN: "TAŞERON İŞÇİLİKLE MÜCADELENİN SAHİBİ BİZİZ"
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 6 Ekim 2017 tarihinde Konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikamızın Nevşehir Kozaklı'da gerçekleştirilen eğitim seminerine katıldı.
Eğitim seminerine Genel Başkanımız Mahmut Arslan'ın yanı sıra, Kozaklı Belediye Başkanı Celalettin Güven ve Hizmet-İş Sendikasının yönetim kurulu üyeleri, şube başkanları ve uzmanlar katıldı.
"Mensuplarımıza Yeni Değerler ve Bakış Açıları Kazandırmak İstiyoruz"
Eğitim seminerine katılarak katılımcılara hitaben bir konuşma yapan Genel Başkanımız Mahmut Arslan, “Hizmet-İş Sendikası olarak, ülkemizin önemli bir emek örgütü olarak, kimliğimizi, dünyaya nasıl baktığımızı eğitim programlarımızda vermeye çalışıyoruz. Ayrıca teknik bilgiler, hukuki bilgiler veriyoruz. Biz klasik bir sendikacılık yapmıyoruz. Mensuplarımıza yeni değerler, bakış açıları kazandırmak istiyoruz. Sendikacılığın geçmişte oluşan olumsuz imajını düzeltmeye çalışıyoruz. Biz, arkadaşlarımızın bize verdiği temsil vekaletine layık olmak için sorumlulukla hareket etmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
"15 Temmuz’da Türkiye Düşseydi, Yeryüzünün Son Kalesi Düşecekti"
Türkiye 15 Temmuzda büyük bir badire atlattığını hatırlatan Arslan, "15 Temmuz'da Türkiye düşseydi, yeryüzünün son kalesi düşecekti. Dünyanın bütün mazlumları Türkiye için o gece dua etmişlerdi. Türkiye Türkiye’den çok büyük. Bize umudunu bağlayan büyük topluluklar var. Biz bir imparatorluğun bakiyesiyiz. O coğrafyalarda yaşayanlar hala bizden yardım bekliyor. Her beraber, dili, rengi, etnik kimliği ne olursa olsun bir arada yaşadık ve yaşamaya mecburuz" şeklinde konuştu.
"ILO’da Ortak Bildirimiz Kabul Edildi"
2-5 Ekim tarihlerinde ILO’nun her 4 yılda bir yapılan İstanbul’daki bölge toplantısında bulunduklarını anlatan Arslan, "Ortak bildirimiz ILO'da kabul edildi. Kritik bir toplantıydı, bize yakışan bir biçimde sonlandırılmış oldu. Sayın Başbakanımız ve Çalışma Bakanımızın da katılımıyla gerçekleştirildi" ifadelerini kullandı.
"Taşeron İşçilerimizin Önemli Haklara Sahip Olmasının Önünü Açtık"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ile 10 yıl birlikte çalıştıklarını belirten Arslan, "Jülide Sarıeroğlu'nun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına layık görülmesi bizim için büyük bir onur olmuştur. HAK-İŞ değerleriyle sendikacılık yapmış bir mesai arkadaşımızdır. Genç yaşta bakan olması bizi gururlandırmıştır. Taşeron gerçeğini çok iyi bilmektedir. Bu görevini hakkıyla yerine getirmeye çalışmaktadır. Biz, artık taşeron sorununun çözülmesini istiyoruz. 2014 Temmuz ayında çıkan 6552 sayılı kanunun çıkmasına büyük katkı verdik. Taşeron işçilerimizin önemli haklara sahip olmasının önünü açtık. İnşallah yeni dönemde, bu hükümet döneminde bu konunun çözüleceğini umut ediyoruz. Sayın Bakanımızın sendikal dünyadan gelmiş olması, taşeron mücadelesinin içinde olması, bizim işimizi kolaylaştıracaktır diye düşünüyorum. Bir hükümet üyesi de olsa, tabii ki emek hareketinin içerisinden gelmesi, sizin meselelerinizi yakından bildiği için sizden yana çaba sarf edeceğinden kuşkumuz yoktur. Biz her türlü katkıyı vermeye hazırız" dedi.
"Taşeron İşçilikle Mücadelenin Sahibi Biziz"
Taşeron işçiliğin Türkiye’nin en önemli sorunlarının başında olduğunu söyleyen Arslan, "Bütün kamu hizmetleri, belediyeler başta olmak üzere personel ihtiyacını hizmet alımıyla yapmaktadır. Bu sorunu artık ortadan kaldırmak zorundayız. Mademki kamu işi yapıyoruz, o halde taşeronu aradan çıkardığımızda bu arkadaşlarımız doğrudan kamu hizmeti yapan kamu çalışanı olması gerekiyor. Biz bunları anlatmaya çalışıyoruz. Biz taşeron gerçeğini doğru bir şekilde analiz eder ve ortak bir noktada anlaşırsak, hem hizmet kalitesi artacak, verimlilik artacak, herkes kazanacaktır. Böyle bir modeli oluşturmak zorundayız. Biz bu yönde yol gösterici olduk ve olmaya devam edeceğiz. Hükümetin çalışmasının sonuçlanmasını bekliyoruz. Umudumuzu kaybetmiyoruz. 2014 yılı 24 Ocak’ta Ankara’da 6000 taşeron işçisinin katıldığı büyük bir kampanya başlatmıştık. O gün yola çıkarken dedik ki: Biz Taşeron işçiliğini Türkiye’nin gerçeği haline getireceğiz ve getirdik. Büyük mesafeler aldık. HAK-İŞ’in 350 bin civarında taşeron üyesi var. Bu işin sahibi biziz. Bu gerçeğin mücadelesi de öncülüğü de bize düşüyor. Hakkaniyetli bir çözüm için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Biz hem ülkemiz için hem de İnsanlık için uğraşıyoruz. Allah yar ve yardımcımız olsun” ifadelerine yer verdi.
"Sendikayı Sadece Hak Alma Olarak Değil, Hizmetle Birleşme Olarak Görmek Lazım"
Kozaklı Belediye Başkanı Celalettin Güven de yaptığı konuşmada, “Sendikalar çok önemli. Sendikayı sadece hak alma olarak değil, hizmetle birleşme olarak görmek lazım. Karşılıklı fedakârlıklarda bulunarak, imkanlar ölçüsünde kaynaklarımızı dağıtacağız. Başarı birlikte gelen bir şeydir. Bu ülke bizim. Ülkemizin kıymetlerini takdir edelim, hep birlikte sahip çıkalım” diye konuştu.
Seminer kapsamında Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Danışmanı Yahya Düzenli, Hukuk Müşaviri Oğuz Aksoy sunum yaptılar.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu