GENEL BAŞKANIMIZ ARSLAN TGRT HABER’DE
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, TGRT Haber yayınına katılarak kıdem tazminatı ve Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısı Taslağına ilişkin olarak değerlendirmelerde bulundu.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN'ın TGRT Haber Röportajını izlemek için tıklayın.
Arslan, kıdem tazminatı konusunda şuana kadar Hükümet ya da Bakanlık tarafından hazırlanmış ve sunulmuş bir taslak bulunmadığını, ancak yaşanan bir takım sıkıntılar dolayısıyla konunun sürekli gündeme getirildiğine söyledi. Arslan, kıdem tazminatı mevzuatının çalışanların kıdem tazminatını güvence altına almaktan uzak olduğunu, özellikle özel sektörde çalışan milyonlarca işçinin kıdem tazminatını alamadığını belirterek, “Yargıda ve yüksek yargıda iş yoğunluğunun %70’den fazlasının kıdem tazminatıyla ilgili davalar oluşturuyor. Demek ki bir tarafta kıdem tazminatı alamayan milyonlar, bir tarafta kıdem tazminatı nedeniyle mahkemelerde uğraşan yüz binler dolayısıyla ortada bir sorun var” dedi. Kıdem tazminatı konusunda tek yetkili ve inisiyatif sahibinin işveren olarak görüldüğüne dikkat çeken Arslan, şunları kaydetti:
“Kıdem tazminatını ödeme yükümlülüğü işverene ait ve işçilerin kıdem tazminatını ancak belli şartlarda hak ettiklerini biliyoruz. Bir işçi, bir iş yerinde çalışırken daha iyi şartlarda başka bir iş bulduğu zaman, bu iş yerinden ayrılmak isterse, kıdem tazminatı hakkından vazgeçmiş. Ayrıca mevcut durumda kıdem tazminatı alabilmek için ya emekli olmanız gerekiyor. Kadın işçiyse evlenmiş olması ve erkek işçilerin askere gitmesi gerekiyor. Bunun dışındakiler kıdem tazminatına erişmekte ciddi zorluk çekiyor. Kıdem tazminatı konusundaki mevzuatımız, yaşadığımız gerçekler ve kıdem tazminatıyla ilgili sorunlar kıdem tazminatı konusunda artık sürdürülebilir bir noktada olmadığımızı gösteriyor. HAK-İŞ olarak, kıdem tazminatı mevzuatının mutlaka çalışanların her halükarda alabilecekleri bir sisteme dönüştürülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Kıdem tazminatının sadece işverenin inisiyatifine bırakılmaması gerektiğini, aksi halde kıdem tazminatı ödenmeden yüz binlerin sokağa atılacağını ve atıldığını biliyoruz.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in 1 aylık da olsa işçilerin işten çıkarıldıkları zaman kıdem tazminatını alabilmeleri gerektiğine ilişkin sözlerini de değerlendiren Arslan, “Bizimde, arzu ettiğimiz böyle bir sistem” dedi. Kıdem tazminatı konusunda bir fon oluşturulması durumunda, işçi-işveren arasındaki fon ilişkisinin ortadan kalkacağına işaret eden Arslan, “Kıdem tazminatı artık bir fon tarafından yönetilmiş olacak. Dolayısıyla işçi 1, 2, 3, 5, 6 ay 5 yıl neyse, ne kadar çalışmış ise istediği zaman bu çalıştığı sürelerin kıdem tazminatını alabilmeli” dedi. Şuanda yasada kıdem tazminatına hak kazanabilmek için, kesintisiz bir yıl çalışmış olmak şartı bulunduğunu kaydeden Arslan, Yasanın bu maddesinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Arslan, şöyle devam etti:
“İşçiler ne kadar çalışmış iseler çalıştıkları süre oranında kıdem tazminatını alabilmeli. Sizin aracılığınızla kamuoyunun bilmesini istiyorum ki HAK-İŞ kıdem tazminatı hakkından vazgeçmeyi asla kabul etmiyor. Bunun tartışılmasını dahi asla kabul etmeyiz ve bu konuda kararlıyız. Kıdem tazminatında var olan ve şu ana kadar kazanılmış hakların geriye götürülmesini istemiyoruz ve burada da kararlıyız. Yapılacak olan düzenleme ile de mevcut kıdem tazminatı hakkı gasp edilen, hakkını alamayan, hakkı engellenenlerin haklarını alabilmesini istiyoruz. Özetle, HAK-İŞ kazanılmış haklarımızın geriye götürülmesine karşıdır. HAK-İŞ bu güne kadar elde ettiklerimizden geriye gitmeye karşıdır. HAK-İŞ var olan, ama bir kısım çalışanların alamadığı kıdem tazminatlarının onlar için de güvence altına alınmasını istemektedir ve bunu tartışmaya hazırdır.”
HAK-İŞ Başkanı Arslan, 2821 ve 2822 sayılı Kanunların yerine geçmesi planlanan Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarı Taslağına ilişkin olarak da bilgi verdi. Arslan, taraflar arasında uzun süren çalışmalar sonucunda büyük bir bölümünde uzlaşma sağlanan bir taslak hazırlandığını ve bunun sosyal diyalog mekanizmaların işlemesinin güzel bir örneği olduğunu belirtirken, yüzde 10 barajının sıfıra düşürülmesi, baraj yerine konfederasyon üyeliğinin getirilmesi gibi taleplerin hala kabul görmediğini kaydetti. Arslan, söz konusu yasanın 31 Aralık 2011 tarihine kadar çıkarılması gerektiğini aksi takdirde sendikal hayatta kaos yaşanacağını ifade etti.
Arslan, Asgari Ücret konusundaki bir soru üzerine Asgari Ücret Tespit Komisyonunda bir temsil sorunu olduğunu belirterek, “Türkiye’de sadece tek konfederasyon yok. Başka konfederasyonlar da var ve onların da üyeleri var. Tek konfederasyon tarafından bizim adımıza asgari ücretin belirlenmiş olmasını antidemokratik temsil hakkımızın elimizden alındığı bir yöntem olarak görüyoruz” dedi. Arslan, HAK-İŞ olarak, asgari ücretin Türk toplumunun aile yapısı dikkate alınarak belirlenmesini istediklerini belirterek, “Yani tek kişilik değil, dört kişilik bir ailenin asgari geçimini sağlayacak bir ücret olarak düzenlenmesini istiyoruz” dedi.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN'ın TGRT Haber Röportajını izlemek için tıklayın.
© 2024-2025 HAK-İŞ Konfederasyonu