YILDIZ, ASGARİ ÜCRET YASAL DÜZENLEME İLE 3 BİN LİRA ÜZERİNE ÇIKABİLİR
Genel Başkanvekilimiz Dr. Osman Yıldız, 2 bin 825 lira olarak açıklanan asgari ücrettin, damga vergisi, sigorta primi işçi payı ve gelir vergisi oranlarında yapılacak yasal düzenlemeler ile 3 bin liranın üzerine çıkabileceğini ifade etti. Yıldız, ücretlerdeki vergi yükü ile ilgili bir düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu belirterek, “Bizler vergileri daha makul ve sistematik hale getirirsek, toplumun ekonomiye katılımını teşvik etmiş olacağız” dedi.
Genel Başkanvekilimiz Dr. Osman Yıldız, Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomik İşler Başkanı Dr. Fatih Öztek ve beraberindeki heyeti, 31 Aralık 2020 tarihinde HAK-İŞ Genel Merkezi’nde ağırladı. Ziyarete Genel Başkanvekilimiz Dr. Osman Yıldız, Genel Sekreterimiz Eda Güner, Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomik İşler Başkanı Dr. Fatih Öztek ve beraberindeki Yeniden Refah Partisi heyeti ile konfederasyonumuz uzmanları katıldı.
HAK-İŞ Genel Başkanvekili Dr. Osman Yıldız, ziyaretten duydukları memnuniyeti belirterek, ziyaret vesilesiyle “Tüm çalışanlarımızın, üyelerimizin yeni yıllarını kutluyorum” dedi.
Yıldız, 2021 yılı için tespit edilen Asgari Ücret maratonunun bitmiş olduğunu ve belirlenen ücretin tespiti konusunda HAK-İŞ olarak diğer konfederasyonlarla ortak hareket ettiklerinin altını çizerek, “Asgari ücret konusunda bir gelenek oluşturmaya ve işbirliği yapmaya çalıştık. Bu aşamada asgari ücretin ne olması gerektiği konusunda ilkelerimizi ortaya koyduk ve bunu da kamuoyuyla en geniş şekilde paylaştık. Burada aynı şeyi düşünüp, aynı şeyi söylemiş olarak önemli bir aşama kaydettiğimizin altını çizmek istiyorum” diye konuştu.
“Asgari Ücrette Güçlü Bir İşbirliğine İhtiyacımız Var”
Asgari ücreti sadece bir rakam olarak düşünmenin yeterli olmadığını ifade eden Yıldız, açıklanan ücretin altını doldurmanın büyük bir öneme sahip olduğuna vurgu yaptı. Yıldız, “Bu anlamda Yeniden Refah Partimizin konfederasyonumuza ziyaretinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bizim toplumun büyük bir kesimini ilgilendiren asgari ücretin altını hep birlikte doldurmamız ve güçlendirmemiz gerekiyor. Sosyal diyalog içerisinde sosyal taraflar, karar vericiler ve siyasilerle bu süreçte güçlü bir işbirliğine ihtiyaç duymaktayız” dedi.
“Toplumun İkna Edilmesi Önemli”
Asgari ücretin tespiti konusunda ülkenin, toplumun, ekonominin gerçeklerine ve bireylerin ihtiyaçlarına uygun bir çerçeveyi ortaya koymak gerektiğine vurgu yapan Yıldız, “Asgari ücretin Aralık ayında üç dört komisyon toplantısında belirlenecek bir rakam olmadığını, yıl boyu bu konuda fikir üretilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bunu yaparken de bireylerin ihtiyaçlarına uygun olarak bir çerçeveyi ortaya koymamız lazım. Bunun da en kritik noktası bizim ikna edici olmamızdadır. Bugün belirlenen asgari ücrette toplumda ikna edici bir süreç olmuyorsa, ortaya bir heyecan, bir enerji çıkmıyorsa, bunu çözmemiz gerekiyor. İşte taraflar olarak bunun altını doldurmamız gerekiyor” dedi.
“Bizim Önerimiz İşçimize 335 TL Daha Kazandıracak”
Toplumun büyük bir kesimini ilgilendiren asgari ücretin belirlenmesi konusunda süreçte yer almayan aktörlere de büyük görevler düştüğünü ifade eden Yıldız, HAK-İŞ Konfederasyonu olarak sundukları önerinin detayları hakkında bilgiler verdi. Yıldız, “Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çalışmaları sınırlı. Onların rolü bir rakam ortaya koymak. Ancak bu rakamın alt yapısını yapmak ya da çerçevesini güçlendirmek hükümetimizin elinde. Bizim şöyle bir önerimiz var. Asgari ücretin kalemlerine baktığımız zaman üç kalemde çok rahat oynama yapılabileceğini düşünüyoruz. Birincisi damga vergisi. Buradan 27 TL’lik bir kazanç söz konusu. İkinci olarak Sonra SSK işçi payı var. SSK işveren payında indirim yapılıyor. Aynı şekilde işçi payında da %5 bir indirim yapılması lazım. Eğer bu da yapılırsa 180 TL daha çalışanımızın cebine girecek. Ayrıca gelir vergisi kalemi de var. Burada da yüzde 5’lik bir indirim yapıldığı düşünülürse bu rakam toplamda 335 TL’ye çıkıyor. Buradaki kazançları topladığımızda 335 TL daha işçimizin cebine girecek. Görüldüğü gibi birkaç kalemde yapılacak düzenleme ile asgari ücret 3 bin 160 liraya çıkabilecek” diye konuştu.
“Vergilerin Daha Makul Hale Gelmesi Gerekli”
Toplumun büyük bir kesiminde son zamanlarda gündeme gelen asgari ücretten vergi alınmasın konusundaki tartışmalara da açıklık getiren Yıldız, “Türkiye’de asgari ücret vergiden muaf olsun veya olmasın diye bir kısır döngü var. Bu doğru bir tartışma değil. Her çalışan vergisini verir. Burada sizler vergiden muafsınız, vatandaşlık görevini yapmayacaksınız diye bir şey olmaz. Bizim insanımız gerekirse maaşta almaz, gerektiği yerde ceketini de verir. Bu anlayıştaki bir toplumun vergi vermemesi diye bir şey olamaz. Bu doğru bir tartışma değil. Biz vergimizi de vereceğiz ancak bunun düzenlenmesini, ayarlanmasını yapmamız gerekiyor. Sadece asgari ücrette değil, aslında bütün ücretlerdeki vergi dilimleriyle ilgili bir düzenlemeye ihtiyaç duyuluyor. Bizler vergileri daha makul ve sistematik hale getirirsek, toplumun ekonomiye katılımını teşvik etmiş olacağız” dedi.
“Asgari Ücreti Ülke Ekonomisinin Matematiği Belirler”
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomik İşler Başkanı Dr. Fatih Öztek, 2021 yılı için açıklanan asgari ücretin taraflarıyla istişare toplantıları kapsamında HAK-İŞ Konfederasyonu’na bir ziyaret gerçekleştirmek istediklerini belirterek, “2021 yılı asgari ücreti 2.825 TL olarak tespit edilmiş oldu. Yeniden Refah Partisi olarak asgari ücretin iktidarın takdiri değil, ülke ekonomisinin metematiği belirler diye bir açıklama yapmıştık. Ülke matematiğini hesaba kattığınızda bir asgari ücretlinin TÜİK tarafından açıklanan ortalama enflasyon üzerinden değil, gıda enflasyonu üzerinden gelir seviyesinin muhafaza edilebilmesi gerekir” dedi.
“Asgari Ücret 3.488 TL’den Az Olmamalı”
Öztek, açıklanan asgari ücretin yetersiz olduğunu ve işçilerin Türkiye ekonomisinin büyümesine bağlı olarak oluşan refah düzeyinden pay alması gerektiğine vurgu yaparak, “Yeniden Refah Partisi olarak yaptığımız çalışmalarda ortaya çıkan rakam 3.488 TL. Bir önceki asgari ücret üzerinden düşünürsek yüzde 50 oranında artış yapılması gerekiyordu. 2021 yılı asgari ücretliler için bir kayıp olmaktan çıkabilir. Koronavirüs tedbirleri ile ekonominin yavaşladığı, talebin ciddi bir manada düştüğü bir zamanda ekonomiyi tabandan canlandırmak için bir fırsat olabilir” şeklinde konuştu.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu