ARSLAN, ŞUBE GENEL KURULUNA KATILDI
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 16 Ağustos 2022 tarihinde gerçekleştirilen Hizmet-İş Sendikamıza bağlı Ankara 2 No’lu Şubesinin 3. Olağan Genel Kurulu’na katıldı.
Genel kurula Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın yanı sıra HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcılarımız Yunus Değirmenci, Av. Hüseyin Öz, AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, HAK-İŞ Kırıkkale İl Başkanımız Fatih Doğan, HAK-İŞ Kırşehir İl Başkanımız Hızır Gürler, Konfederasyonumuza bağlı Sendikalarımızın Genel başkanları ve Genel Başkan yardımcıları, Denetleme Kurulu Üyeleri, Şube Başkanları, Ankara ilçe belediye temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin Ankara temsilcileri, delegeler ve basın mensupları katıldı.
Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Celal Yıldız’ın divan başkanlığında gerçekleştirilen genel kurulda konuşan Genel Başkanımız Mahmut Arslan, taşerondan kadroya geçen işçilerin ücretlerinin iyileştirilmesi için mücadeleye devam ettiklerini kaydetti.
Arslan: “Sorunları Tek Tek Ortadan Kaldıracağız”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan konuşmasında 1994 yılından beri Keçiören ve Altındağ Belediyeleri başta olmak üzere belediyelerde örgütlülüğünü sürdüren ve ilerleten Hizmet-İş Sendikası Ankara 2 No’lu Şubemizin 3. Olağan Genel Kurulu’nun hayırlara vesile olmasını temenni etti.
Son zamanlarda Türkiye’nin zor bir zamandan geçtiğini hatırlatan Arslan, hem belediyelerin hem de çalışma hayatının önemli sorunlarla karşılaştığını ifade etti. Arslan; “Özellikle son dönemde yaşadığımız yüksek enflasyon ve buna bağlı kontrolsüz hayat pahalılığı içinden çıkılmaz halde. Bu durum için hepimizin endişeleri, sıkıntıları olduğunu biliyorum. Bu süreçleri en az hasarla ortadan kaldırmak için HAK-İŞ olarak yoğun çaba içindeyiz. Bu çabalarımızı, pek çok belediyemizde imzaladığımız sözleşmeler ve ek zam protokolleriyle belli bir aşamaya getirdik” şeklinde konuştu.
“KİT’lerde Çalışan Emekçilerimiz Kadro Bekliyor”
KİT’lerde çalışan işçilerin kadro sorunun çözülmesi için yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını hatırlatan, sorunun çözümü için çaba sarf ettiklerini ifade etti. Arslan, “KİT’lerde çalışan işçilerimizin kadro sorunlarının çözmek için çaba sarf ediyoruz. Bunları yaparken gelecekle ilgili beklentilerimizi, umutlarımızı, hayallerimizi bir kenara atmadan; heyecanımızı, enerjimizi tüketmeden bu anlayışla devam edeceğiz ve bu sorunları Allah’ın izniyle tek tek ortadan kaldıracağız” dedi.
“Çalışanlarımız Enflasyona Ezdirilmeyecek”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çalışma hayatına ve çalışanlara yönelik ortaya koyduğu kararlılığı ve sorun çözmeye yönelik attığı adımları desteklediklerini kaydeden Arslan; “Çalışanların enflasyona ezdirilmeyeceği sözünün belediyelerimiz tarafından da dikkate alınmasını istiyoruz. Bu sözün Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın iradesiyle birlikte hükûmetin de iradesi olduğunu ve ülkemizin içinden geçtiği zor şartların bizleri ne kadar etkilediğinin farkında olarak söylendiğinin bilinmesini istiyorum” diye konuştu.
“Taşerona Karşı Mücadeleyi Biz Başlattık”
Taşeron sistemine karşı verdikleri mücadeleyi anlatan Arslan, şöyle konuştu: “Taşeron sistemi, Türk kamu idaresinin en büyük çıkmazlarından biriydi. Kamuda 1 milyona yakın arkadaşımız taşeron şirketlerde çalışıyordu. Toplu sözleşme hakları, ikramiyesi, izin parası, kıdem tazminatı ve bugün elde ettiğimiz hakların hiçbiri o dönemde arkadaşlarımıza verilmiyordu. İşte biz, bu sisteme çıktık. On yılları bulan bir mücadele başlattık. Bu mücadelede ‘Sendika Seni Korur’, ‘Hakkın Bize Emanet’ diye 2014’te yola çıktık. 24 Ocak 2014’te Bilkent Otel’de başlattığımız o büyük yürüyüş, bugün sonuçlarını büyük ölçüde vermiş bir başarı hikâyesidir.”
“Bazı Dayatmalar Türkiye’nin 90’lı Yıllarında Çok Ağır Faturalar Ödememizi Gerektirdi”
Neoliberalizmin, liberalizmin, kapitalizmin bize dayattığı, Dünya Bankası, IMF, Dünya Ticaret Örgütü vb. kuruluşların ülkemize dayattığı bir şey vardı: Devleti küçültün, kamuyu özelleştirin, devletin elini kamudan çekin, özel sektöre verin. Bu dayatmalar ne yazık ki Türkiye’nin 90’lı yıllarında çok ağır faturalar ödememizi gerektirdi. Bütün bu dayatmalara karşı taşeron şirketlerdeki 1 milyona yakın arkadaşımızın kamunun ve belediyelerin kadrolarına geçirilmiş olması aslında bütün bu politikalara meydan okumaktır.”
“Hâlâ İş Kolumuzda Örgütlenecek 500 Bin Arkadaşımız Var”
HAK-İŞ’in bugüne kadar yaşadığı zorluklara değinen Arslan, Hizmet-İş Sendikasının Türkiye’nin en büyük sendikası olmasının gurur verici bir tablo olduğuna dikkat çekti. Arslan; “Biz, zor zamanların teşkilatıyız, zorlukları yenerek, baskılara direnerek, darbelere karşı mücadele ederek bugünlere geldik. HAK-İŞ’in tarihi bu mücadelelerle doludur ve bu mücadelenin bir parçası olmak, her türlü takdirin ve gururun üstündedir. Bugün geldiğimiz o büyük başarı hikâyesinin arkasında haysiyetli, onurlu, aynı zamanda ülkemizi, tarihimizi, kültürümüzü, değerlerimizi, emekçilerin haklarını koruma içgüdüsüyle yaptığımız o mücadele vardır. Darbelere, baskılara karşı direnerek, adaletsizliğe, yoksulluğa ve yoksunluğa karşı mücadele ederek ve her seferinde daha da güçlenerek bugünlere geldik. Elbette ki bugün istediğimiz yerde değiliz. HAK-İŞ’in 762 bine yaklaşan devasa bir örgüt olması elbette ki çok önemli. Ama Türkiye’de 16 milyona yaklaşan işçi var ve bunların yaklaşık 14 milyonu sendikasız. Bunlara bizim ulaşmamız lazım. İşte amacımız, çabamız, gayretimiz bu. HİZMET-İŞ Sendikamızın 262 bin üyesi bizim için önemli. Türkiye’nin en büyük işçi sendikasıyız. Ama iş kolumuzda hâlâ örgütlenecek 500 bin arkadaşımız var” diye konuştu.
“Çok Şükür IMF Kapılarına Mahkum Edilmedik”
EYT sorununun IMF’nin Türkiye’ye dayatmasının bir sonucu olduğunu ve 23 yıldır düzeltilmeye çalışıldığını kaydeden Arslan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “2013 yılında Türkiye’nin IMF’yle olan bütün ilişkileri kesildi ve bundan sonra IMF’yle hiçbir program yapılmayacağı ilan edildi. 17 yıla yakın zaman geçti, Allah’a çok şükür IMF kapılarına mahkûm edilmedik. Ama ne yazık ki bizi onlara mahkûm etmek isteyen siyasetçiler var. Kanuna rağmen ne yazık ki 99 öncesi işe girenler EYT’yle karşı karşıya kaldılar. 1999 Temmuz ayında, Ankara Kızılay’da, ‘Mezarda Emekliliğe Hayır!’ diye hep beraber bağırmıştık. IMF, primlerini ödediği hâlde çalışanlarımızın emeklilik haklarını elinden aldı. EYT’yi 23 yıl sonra düzeltmeye çalışıyoruz. IMF ile 18 defa anlaşma yapıldı. Her anlaşma ekonomik, sosyal krizlere neden oldu. Cumhurbaşkanımız, IMF defterinin kapatıldığını defalarca vurguluyor. Bu, ülkemizin bağımsızlığı için önemlidir. IMF baskılarına, terör örgütü saldırılarına rağmen ayakta kalıyorsak, çok ciddi bir başarı öykümüzün olmasındandır. Ama bunun bir de bedeli oluyor ve bunu ülkece ödemek zorunda kalıyoruz. Bu topraklar, bedelleri ödenmeyecek kadar büyük ve kutsal topraklardır.”
Programda, AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız genel kurula hitaben selamlama konuşması gerçekleştirdi.
© 2024-2025 HAK-İŞ Konfederasyonu