Genel Kurulda konuşan Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladı.

30 Ağustos’un 100 yıl önce ülkemizi dört bir taraftan kuşatan emperyalist güçlerin işgal hareketinin sonunun ilan edildiği tarihi bir gün olduğunu ifade eden Arslan, 30 Ağustos, ülkemizi işgal edenleri denize dökme operasyonunun zafere ulaştığı gündür. Bu toprakları düşmanlardan, emperyalist güçlerin taşeronlarından kurtarmak için canlarını feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Bu mücadelede gazi olmuş, daha sonra ahirete intikal etmiş tüm kahramanlarımızdan Allah razı olsun. Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün silah arkadaşlarına, mücadele ederek işgali sona erdiren tüm ecdadımıza şükran ve dualarımızı gönderiyoruz. Ülkemizin geleceği için birlikte olmaya, diri olmaya, kararlılık içerisinde devam etmeliyiz” dedi.

Manisa’nın Hizmet-İş Sendikamız için önemli kilometre taşlarından biri olduğunu kaydeden Arslan, “1979 yılında bir grup belediye çalışanıyla yola çıkan Kurucu Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, Sendikamızın ilk toplu iş sözleşmesini Manisa Saruhanlı ilçesine bağlı Mütevelli Belediyesi’nde imzalamıştır. Manisa işçileri sendikamıza kazandırmak için mücadele ettik ve örgütlenmeyi başardık. 12 Eylül’den sonra kurduğumuz ilk şube Manisa Şubemizdir” dedi.

Sendikamızın vefalı bir işçi örgütü olduğunu, makamların gelip geçici olduğunu vurgulayan Arslan, Kurucu Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi’ye desteklerinden dolayı teşekkür etti.

Sendikamızın haysiyet ve onur mücadelesi verdiğini söyleyen Genel Başkanımız Arslan, “Anadolu da kurulmuş bir sendikanın bugün tüm Türkiye’yi saran mücadelesi, üzerinde durulması gereken önemli bir başarı hikâyesidir. Çalışma hayatının parsellendiği bir dönemde işçilerin gücünü arkasına alarak yola çıkmak zor bir mücadele örneğidir. Bu yolculuk besmeleyle, dualarla ve ülkemizin milli değerleriyle bezenmiş bir yolculuktur” dedi.

Taşeron gerçeği ile Türkiye’nin 80’li yıllardan beri mücadele ettiğini söyleyen Arslan, “Modern köle diye tanımladığımız taşeron işçiliği konusunda HAK-İŞ ve Hizmet-İş liderlik yapmıştır. Taşeron mücadelesini 2000’li yılların ortasından itibaren hiç hesap yapmadan yürüttük. Sadece gariban, mağdur ve mazlumların sorunlarını çözmek için yola çıktık.  2014’te Bilkent Otel’de 6 bin arkadaşımızın katılımıyla  ‘Sendika Seni Korur’, ‘Hakkın bize emanettir’ sloganlarıyla tarihi bir kampanya başlattık. O kampanyayla Türkiye’nin her yerine ulaştık. O dönem yalnız bırakıldık. Kadro yerine yapılan önerilere karşı çıktık. 2017 yılının sonuna kadar süren kadro mücadelemizde 696 sayılı KHK ile bir milyon arkadaşımız kamunun ve belediye şirketlerinin kadrolu işçisi oldu. Kadro meselesinin çözümü, mücadelemizi takdir eden Cumhurbaşkanımızın iradesinin sonucudur” diye konuştu.

Kadro kapsamına alınmayan işçilerin kadroya alınmaları ve 696 sayılı KHK’nın eksiklerinin giderilmesi için mücadele etmeye devam ettiklerini belirten Arslan, “Belediye şirket işçilerine 52 günlük ikramiye verilmesi ve zorunlu emeklilik sorununun çözülmesi için mücadele ediyoruz. Kadro kapsamına alınmayan KİT’lerde çalışan arkadaşlarımızın kadro alması için mücadelemizi yürütüyoruz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Bilgin ile geçen yıl yaptığımız kamu çerçeve protokolüne 3 ilave hüküm koyduk. Geçici ve mevsimlik işçilerin kadro taleplerinin yerine getirilmesi ve kadro alan çalışanlarımızın özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda prensip kararı aldık. Geçici mevsimlik işçiler sadece şeker fabrikalarında, Orman Genel Müdürlüğü’nde ve ÇAYKUR’da değil. Belediyelerimizde de mevsimlik arkadaşlarımız var. İmzaladığımız protokolde bu arkadaşlarımız için de kadro talebimiz var. Bir taraftan taşerondan kadroya geçen arkadaşlarımızın haklarını daha ileriye taşırken diğer taraftan da kadro alamayanlara kadro almak için mücadele ediyoruz. Sayın Bakan’ın gündeminde bunların da olduğunu biliyorum. Taleplerimizin hayata geçirilmesi konusunda ısrarımızı devam ettireceğiz” ifadelerine yer verdi.

Vergi dilimleri konusunda ciddi sorun yaşandığını belirten Arslan, “Geçtiğimiz haftalarda Sayın Hazine ve Maliye Bakanımıza vergi dilimleri konusunda çalışanlarımızın yaşadığı sıkıntıları ve taleplerimizi yazdık. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Son bir yıldır yaşadığımız yüksek enflasyon getirdiği hayat pahalılığı, sabit ücretle çalışan arkadaşlarımıza verilen ilave zamları anlamsız kılıyor. HAK-İŞ olarak, ocak ayından bu yana yaşanan fiyat artışları nedeniyle, vergi dilimi miktarlarının yeniden düzenlenerek ücretli çalışanların rahat nefes alması sağlanmalıdır. Cumhurbaşkanımızın, Cumhur İttifakı’nın çalışanların yüksek enflasyon altında ezilmemesi için yaptıklarının farkındayız. Yeni dönemde parlamentoda bununla ilgili adımların atılmasını istiyor ve bekliyoruz” dedi.

Genel Kurulda, AK Parti 22, 23 ve 24. Dönem Milletvekili ve Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, Ak Parti Manisa Milletvekili İsmail Bilen, Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, Hizmet-İş Sendikamızın Genel Merkez Kadın Komite Başkanı Hatice Ayhan birer selamla konuşması yaptılar.