YILDIZ, İZMİR İKTİSAT KONGRESİ’NE KATILDI

Genel Başkan Yardımcımız Dr. Osman Yıldız, 29 Nisan 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı himayesinde Hazine ve Maliye Bakanlığı ev sahipliğinde İzmir’de gerçekleştirilen “100. Yıl İzmir İktisat Kongresi ”ne katıldı.

 Yıldız’a HAK-İŞ İzmir İl Başkanımız Gültekin Şimşek'in eşlik ettiği kongreye, Genel Başkan Yardımcımızın yanı sıra, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener, İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, üniversite rektörleri, akademisyenler ve iş dünyası temsilcileri katıldı.

“Türkiye Yüzyılında Türkiye Ekonomisi” konu başlıklı oturumda, panelist olarak yer alan Genel Başkan Yardımcımız Dr. Osman Yıldız, “Hepimiz, Atatürk’ün kurduğu ve katıldığı 100. Yıl önce 1923 yılındaki İzmir İktisat Kongresi’ne katılamadığımız için hayıflanırız, iç geçiririz. Ancak bu tarihi Kongre’nin 100. Yılına denk gelip katılmanın da en az kurucu kongre gibi tarihi ve gurur verici olduğu şeklinde duygularımı ifade etmek isterim” dedi.

Emek kesimini temsilen HAK-İŞ Konfederasyonu’nun programda yer almasından dolayı kıvanç duyduğunu ifade eden Yıldız, Atatürk’ün 100 yıl önce İzmir İktisat Kongresini, Modern Devleti kurma yönünde ve bütün kurumlarını oluşturma yolunda Türkiye’nin Ekonomi Modeli anlayışı çerçevesinde yaptığını vurguladı.

Yıldız, Atatürk’ü farklı kılanın hangi şart, koşul ve sorun olursa olsun tüm süreçleri yönetebilmesini olduğunun altını çizerek, “O yıllarda 1 Mayıs’ın kutlanmasına izin vermiştir. Aslında İzmir İktisat kongresinin o tarihte gerçekleşmesi Türkiye için bir Toplumsal Sözleşmeyi başarmanın bir aracı ve arayışı olmuştur” dedi.

Ekonominin çok boyutlu bakılması gerekilen bir durum olduğunu ve üzerinde süregelen tartışmalar olduğu modellerin tek başlarına düşünülmesiyle sorunun çözülemeyeceğini, eksik kalındığını ifade eden Yıldız, Hangi model ve teori olursa olsun, şu temel hususlar değişmiyor; aktörler, mekanizmalar, kurallar model ne ise o modelde; aktörler etkin görev yapabiliyorlar mı, mekanizmalar ortaya konmuş, fonksiyonel mi, kurallar belli ve uygulanabiliyor mu? Bu kriterler ve aralarındaki uyum ve bütünsellik son derece önemli. Ekonomi tek başına unsur değil. Bir toplumun içerisinde bir unsur” dedi.

Yıldız, Türkiye’de güçlü bir üretim süreci yaşadığımızı belirterek,  “Ekonominin ulaştığı bu üretim gücünü, sosyal boyutu ile güçlendirmeliyiz. Bu güçlendirme ekonomi-sosyal boyut birleşimi ortaya koymak olur” dedi.

Asgari Ücret konusunda ülkemizdeki algının değiştirilmesi ile ilgili olarak, ufuk açıcı bir çözüme ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Yıldız, “Türkiye ekonomisi, güçlü olmadan da asgari ücretli çalışanlar kitlesel bir noktada idi şimdi de kitlesel bir noktada. Sayın Çalışma Bakanımız, asgari ücret ile çalışanların oranı çalışanların % 40’ını oluşturuyor diyor. Şimdi KÇP, HAK-İŞ ve TÜRK-İŞ ile birlikte yürütüyoruz 700 bin kamu işçisinin yarısı Asgari Ücret ile bağlantılı ücret alıyor. Türkiye’de bugün 15 milyon kayıtlı çalışan bulunmaktadır. Yani bunun 6 milyonu asgari ücret ile çalışanlardan oluşuyor. Bu hiç değişmiyor. Ekonomik gelişmişlik düzeyi bunu hiç etkilemiyor. Bu sorunu hep birlikte dert edinip İzmir İktisat Kongresinin 2. Yüzyıl paradigmasında bu çözüm ufkunu ortaya koymalıyız. Asgari Ücreti, Türkiye’nin modeli görüntüsünde çıkartmalıyız” dedi.

"Sendikal Örgütlenme Temelini Oluşturmalı" 

Yıldız, tüm bu sorunların çözümünde nitelik, yetkinlik ve sertifikasyonun en önemli bileşenler olduğunu belirterek, “Nitelik, yetkinlik, sertifikasyon asgari ücreti aşan-aştıracak unsurlardır. Nitelik, işini dosdoğru yapacak bir toplumun anahtarıdır. Ekonomik Modelimiz bunu sahiplenmeli ve desteklemelidir. Devletimiz, hükümetimiz teşviklerini bu unsurlarla yönetmelidir. Bu durum bize sendikal örgütlenmenin de önünü açacaktır. Gelişmeye destek verecek, gelişmeden payını ve hakkını uyumlu bir şekilde alacak olan sendikal örgütlemenin önünü açacak bir ekonomik modeli ortaya koymalıyız. Sendikal örgütlenme İİK’nin ikinci yüzyılı için toplumsal sözleşmenin temelini oluşturmalıdır. İİK’nın 2. Yüzyılı değerler, normlar, kavramlar üzere oturtulmalıdır” dedi.

Ülkemizde düzenli bireysel gelir sistemini kurmak konusunda geç kalındığını, bu durumun sosyal, siyasal maliyetinin yanında ekonomik faturasının da her geçen gün ağırlaşarak artmakta olduğunu belirten Yıldız, ekonominin, bireylere hizmet edebilecek bir noktaya gelmesi gerektiğini, bütün bireyleri içine alacak düzenli bireysel gelir sisteminin, bireyleri ekonominin istediği rasyonel ekonomik bireyi ortaya çıkartma noktasında teşvik edeceğini söyledi.

Sorunları bir stok haline getirmeden çözüm mekanizmalarını ortaya koymanın öneminde değinen Yıldız, Sosyal diyalog ile STK’ların daha önceki sorunların çözümünde oynadığı rolü de göz önünde bulundurarak, yeni bir diyalog modeli ile çok taraflı çözüm stratejileri belirlemenin gerekliliğini belirtti.

Yıldız, ekonomik model ve teorilerde, işinizi düzgün, tertipli, sağlam, güvenli yapın diye bir ifade olmadığını, bunların zaten işin tanımı ve doğası gereği vardır diye düşünüldüğünü belirterek,  “Ekonominin organizasyon gücü kapasitesi ve yeteneği olmalıdır. Sosyal taraflar olarak bizim enerjimiz kapasitemiz ve heyecanımız var. Bunu Türkiye’nin kalkınmasına sunmayı istiyoruz. Birlikte sosyal diyalog ile çalışmalıyız” dedi.