30 AĞUSTOS ZAFERİNİN 101. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla yaptığı açıklamada “Ülkemizin özgürlük temellerinin atıldığı ve yurdumuzun düşmanlardan kurtulduğu 30 Ağustos şanlı zaferinin 101. Yılı kutlu olsun” dedi.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Vatan toprağımızın düşman işgalinden kurtuluşunun ve ulusumuzun bağımsızlığını müjdeleyen 30 Ağustos Zaferinin 101. Yıldönümünü HAK-İŞ olarak coşkuyla kutluyoruz. Ülkemizin özgürlük temellerinin atıldığı ve yurdumuzun düşmanlardan kurtulduğu 30 Ağustos şanlı zaferinin 101. Yılı kutlu olsun.
30 Ağustos ülkemizin düşman işgalinden kurtuluşunun, milletimizin bağımsızlık ve özgürlüğünün sembol günlerinden birisi, toplumsal birlik ve dayanışmamızın önemli bir göstergesidir.
30 Ağustos, İstiklâl mücadelemizin zaferle taçlandığı, Cumhuriyetimizin temellerinin inşa edildiği, tarihten silinmek istenen bir milletin direniş ve dirilişinin yükseldiği ve tüm ezilen milletlere moral ve heyecan kaynağı olduğu bir gündür.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde 30 Ağustos 1922 tarihinde Büyük Taarruz Meydan Muharebesinde kazanılan başarı neticesinde istiklal mücadelemizde zafere ulaşılmıştır. Kazanılan bu önemli zaferle birlikte topraklarımız düşman işgalinden kurtarılmış, milletimiz tekrar bağımsızlığına kavuşmuştur.
Milletimiz tarih boyunca milli ve manevi değerlerini korumak için her türlü mücadeleyi göze almış, vatanına ve bayrağına göz dikenlere hiçbir zaman fırsat vermemiştir. 30 Ağustos’u hatırlamak, aziz milletimizin Kurtuluş Savaşı’nın en zor ve ağır şartları altında bile vatanı için verdiği mücadeleden asla vazgeçmeyen şanlı bir millet olduğunu anlamamız bakımından büyük bir önem taşımaktadır.
Kahraman ordumuz kısa bir sürede düşmanı Anadolu'nun ortalarından İzmir'e kadar sürmeyi başarmış, Gazi Mustafa Kemal’in Başkomutanlığında 26 Ağustos 1922 tarihinde başlayan Büyük Taarruz ile birlikte 4 gün süren göğüs göğse çarpışmaların ardından Dumlupınar’da tarihte eşine ender rastlanacak bir başarıya imza atmıştır. Bu başarının tesadüf olmadığını son yıllarda sınır ötesinde ardı ardına gerçekleştirilen harekâtlarla bir kez daha gösteren kahraman ordumuz, milletimizi Anadolu'dan söküp atma hevesi içerisinde bulunanlara yeni destanlar yazmaya devam etmektedir.
Türkiye, Doğu Akdeniz’de ve Kıbrıs’ta büyük bir güç olmaya devam etmektedir. Ülkemiz her alanda olduğu gibi savunma sanayinde işçilerimizle birlikte her gün yeni başarılara imza atmaktadır. Ülkemiz bugün sadece sınırları içinde yaşayan vatandaşının değil, Balkanlardan Asya’ya, Afrika’dan Avrupa’ya gönül coğrafyasındaki yüz milyonlarca dost ve kardeşinin de tek umudu olmaya devam etmektedir.
Son dönemde pandemi başta olmak üzere Ukrayna-Rusya savaşı, asrın felaketi ve arkasından seçimlerin gerçekleştirilmesi ve akabinde uluslararası birtakım güçlerin Türkiye üzerinde oynamaya çalıştıkları algı operasyonları neticesinde ülkemizde bazı olumsuzluklar ortaya çıkmıştır. Gerçekleşen olumsuzluklar içerisinde en önemli sorunun ekonomik bağlamda yaşanan olumsuzluklardır. Bütün bu olumsuzluklara rağmen tarihi destanlarla ve zaferlerle dolu Türk milleti içinde barındırdığı azim, güç ve birlikte mücadele sayesinde bütün bu zorlukları ortadan kaldırabilecek potansiyele sahiptir.
Unutulmamalıdır ki, şanlı Türk Milleti tarihin hiçbir aşamasında baskılara, dış müdahalelere ve algı oyunlarına yenilmemiştir ve yek vücut olmuştur. Ülkemizin en uzun gecesi olan 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi demokrasi aşığı milletimiz canı pahasına büyük bedeller ödemiş ve bu uğurda yeni bir destan yazmıştır. Milletimiz 15 Temmuz gecesi hainlerin alçakça doğrulttuğu namluların karşısında göğsünü korkusuzca siper etmiştir. Tek derdi “vatan” olan aziz milletimiz, bağımsızlığını korumak ve zalimlere dur demek için milli bir davada hainlere karşı tek yürek, tek bilek olmuş, vatanına, bayrağına ve bağımsızlığına sahip çıkmıştır. Şanlı tarihi destanlarla dolu olan milletimiz, ülkemizde; bölgemizde ve tüm dünyada, barış, özgürlük ve istikrarın güvencesi olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.
Bağımsızlık aşığı bu millet, Cumhuriyetin 101. yılına doğru emin adımlarla ilerlerken atalarının mirası olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerinde, hiçbir emperyalist gücün söz sahibi olmasını kabul etmeyecektir.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere 30 Ağustos Zaferini bizlere armağan eden, 101 yıl önce vatan için, ülkemizin geleceği için ter ve emeklerini kanlarıyla harmanlayarak toprağa düşen aziz şehitlerimize ve bugün vatanın varlığı ve bütünlüğü için toprağa düşen tüm şehitlerimize bir kez daha Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyoruz.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı yürekten kutluyor, ülkemiz ve milletimize barış ve esenlikler diliyoruz.”
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu