ARSLAN, ORTAK PAYLAŞIM FORUMU’NA KATILDI

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 5 Ocak 2024 tarihinde Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından “Cumhuriyetimizin 100. Yılında Çalışma Hayatı” temasıyla gerçekleştirilen Ortak Paylaşım Forumuna katıldı.

Toplantıya, Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın yanı sıra, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, Türk-İş Genel Başkanı Ergun Atalay, Genel Sekreterimiz Eda Akbulut, Genel Sekreter Yardımcımız Fatma Zengin ve Av. Hamdi Abdullah Koçoğlu, Sendikalarımızın Genel Başkan ve Yönetim Kurulu üyeleri, komite başkanları, işçi ve işveren temsilcileri ile basın mensupları katıldı. 

Genel Başkanımız Arslan, Ortak Paylaşım Forumunda çalışma hayatı ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

"Bu Tür Platformlar Endüstri İlişkiler Sistemi Açısından Önemli"

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, TİSK tarafından bugün beşincisi gerçekleştirilen Ortak Paylaşım Forumu’nun Türkiye endüstriyel ilişkiler hayatının tüm sorunlarının konuşularak sistemin daha sürdürülebilir bir hale gelmesinin sağlanması açısından önemli olduğunu ifade etti. Arslan, tüm sorunların çözümünün elbette mümkün olmadığını ancak ortaya bir irade çıkması açsısından TİSK’in misyonunun son derece önemli olduğunu vurguladı. Arslan, “TİSK'in bu alandaki çalışmalarına her zaman katkı vermeye devam ediyoruz” dedi.

"İşçi Kesiminin Temsiliyeti Çok Düşük"

Endüstriyel ilişkiler sisteminin 3 sacayağı üzerine inşa edildiğini ancak günümüzde sendikal hareket bağlamında sorunlar olduğunu kaydeden Arslan,  “Çağdaş bir Türkiye’de demokratik, gerçekten serbest piyasanın olduğu bu ülkede, işçi kesiminin temsilinin son derece düşük olması, zayıf olması, endüstri ilişkiler sistemimizde aslında bir tehlike. Dolayısıyla şu anda 16 milyon işçinin sadece yüzde 14'nün sendikalı olması, sendikalı işçi sayısının toplam işçi içerisindeki payının düşük olması aslında bir temsil krizini beraberinde getiriyor. Bunu aşabilmek için de özellikle sendikaların örgütlenmesinin önündeki engellerin aşılması gerekiyor. En büyük engel işverenlerimizin sendikal harekete biraz da şaşı bakışından kaynaklı” dedi.

"Sendikal Örgütlülüğün Önündeki Engeller Kaldırılmalı"

Sendikal örgütlülüğün önünde işveren ve mevzuat sorunlarının olduğunu ifade eden Arslan, “İşçilerin büyük çoğunluğu sendikalı olmak istiyor. Fakat işveren engelini aşamıyor, işveren engeliyle beraber mevzuat engeli de var. Bunları birlikte aşmamız gerekiyor. İşverenlerimizin de sendikal hareketin gücünden, endüstri ilişkiler sistemimizin de yararlanacağına inanmaları gerekiyor. Sendikalaşmanın önünün açılması konusunda işverenlerin desteklerine ihtiyacımız var. Örgütlülüğün önündeki engelleri birlikte kaldıralım ve güçlü bir sendikal yapıyla masaya oturalım. Bunu yaptığımız zaman göreceksiniz ki dünyaya da örnek bir endüstri ilişkiler sistemini inşa edeceğiz” dedi.

Ortak Çalışmaların Önemi

Asgari ücret çalışmalarından, vergi çalışmalarına, kısa çalışma ödeneklerinden,  işten çıkarma yasağına varana kadar ortak çalışmalar ile endüstryel ilişkiler sistemininin işler hale getirildiğini ifade eden Arslan, paydaşların ortak çalışmalarının mümkün olduğununu, pandemi dönemi başta olmak üzere HAK-İŞ, TÜRK-İŞ ve DİSK’in birçok konuda ortak çalışma gerçekleştirdiğini, TİSK’inde bu çalışmalarda önemli rolleri olduğunu ifade etti. 

Kayıtdışı İstihdamla Mücadelede Sendikaların Önemi 

Kayıtdışı istihdamla mücadelede sendikal örgütlülüğün önemine vurgu yapan Arslan, kayıtdışı ile mücadelede en önemli konunun sendikal örgütlülük olduğunu, sendikal örgütlülük olan işletmelerde kayıtdışı çalıştırmanın mümkün olmadığını belirtti. Arslan, “Sendikal örgütlülüğü yaygınlaştırırsak, kayıtdışını ortadan kaldırıyoruz. Bizim örgütlü olduğumuz hiçbir iş yerinde kayıt dışı istihdam söz konusu değil. O zaman sendikal hareketin güçlenmesi kayıt dışı ile mücadelede önemli bir adım” dedi.

"HAK-İŞ’in Gücü Türkiye’nin Gücü"

HAK-İŞ’in gücünün Türkiye’nin gücü olduğunu vurgulayan Arslan, sendikaların güçlenmesi gerektiğini çalışma hayatındaki sorunların çözümü adına güçlü yapıların oluşturulmasının önemli olduğunu ifade etti. Arslan, “Sendikal hareketin güçlenmesi, Türkiye’nin güçlenmesi demektir. Konfederasyonumuzun bir mottosu var. Diyoruz ki HAK-İŞ’in gücü Türkiye’nin gücü, ben böyle inandım. HAK-İŞ güçlendikçe Türkiye’de güçlenecek, buna inanıyorum. Bunun için de bizim sendikal hareketteki payımızın artması gerekiyor” dedi.

“Sosyal Diyalog Sihirli Bir Sözcük”

Sosyal diyaloğun sihirli bir sözcük olduğunu ifade eden Arslan, tüm sorunların birlikte çözülebileceğini, ancak en önemli noktanın sosyal diyalog olduğunu, bunu gerçekleştirirken de sadece masada olmanın yeterli olmadığını, masada çözümler de üreterek hareket etmek gerektiğini ifade etti.

Sınav ve Belgelendirme Merkezlerine Teşvik Devam Etmeli

Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun Türkiye işgücünün kalibrasyonu arttırmak noktasında önemli bir görevi üstlendiğini ifade eden Arslan, son dönemde tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde gerçekleştirilen sınav ve belgelendirme konusunda sıkıntılar yaşandığını vurguladı. Arslan, sınav ve belge noktasında verilen desteklerin son bulması ile birlikte belgelendirme merkezlerinin birçoğunun kapandığını kalan kısmının da kapanma aşamasına geldiğini belirtti. Arslan, belgelendirme merkezlerinin teşviklerle tekrar desteklenmesinin ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

KÇP’de İşveren Kesimini TİSK Temsil Etmeli

Kamu Çerçeve Protokolü süreçlerinde işveren kesimini Kamu İşverenleri Sendikasının temsil ettiğini ancak bu sendikanın da TİSK’e üye olduğunu belirten Arslan, KÇP sözleşlerinde bir yeknesaklığın sağlanması adına işverenlerin temsiliyetinin Türkiye İşverenler Sendikası Konfederasyonu’nda olması gerektiğini vurguladı. Arslan, bu durumun sağlanması ile birlikte, sorunların çözümünde ortak bir dil oluşturma konusunda daha olumlu adımların atılacağını belirtti.

Asgari Ücret

Asgari ücret konusunda değerlendirmelerde bulunan Arslan, belirlenen asgari ücretin hayırlı olmasını temenni etti. Arslan, “Sorunu çözmek için bizim hem asgari ücretin mevzuat açısından komisyonun yapısının değişmesi hem de asgari ücretin sadece minimum ücret olarak kalacağı bir modeli yaygınlaştırmamız gerekiyor” dedi.

Asgari ücretteki artış ile birlikte kamuda ve özel sektörde gerçekleştirilen toplu iş sözleşmelerinde sıkıntılarla karşılaşılacağını dile getiren Arslan, “Sayın bakanımızın ve TİSK başkanımızın ortaya koyduğu, bütün ücretlerin asgari ücret oranında arttırılması konusundaki görüşlerini destekliyoruz. Bu durumu hayata geçirme konusunda adımlar atmamız gerekiyor.

KÇP’de Ek Protokolle İyileştirme Talebi

2023 yılında KÇP konusunda büyük bir devrim yaptığımızın altını çizen Arslan, Ocak ayındaki enflasyon zammının arttırılması konusunda talepte bulundu. Arslan, “Hükümetimize teşekkür ediyoruz. Kısa zamandaki en başarılı sözleşmeye imza attık. Ocak ayındaki enflasyon zammımızın arttırılması konusunda büyük bir talep var. Şimdi bir yıl olmamış toplu sözleşmeyi imzaladık. Mayıs ayında ücretlerimiz şu anda gerçekten sembolik hale geldi. Bunun için hükümetimize de sayın bakanımıza da buradan çağrı yapıyorum. Ocak ayındaki enflasyon farkımızın üzerinde  ek protokolle bir iyileştirme yaparak kamudaki çalışanlarımızın da taleplerinin karşılanması konusunda desteğinize ihtiyacımız var. Arkadaşlarımızın bizden bu konuda ciddi talepleri söz konusu” dedi.