EMEKÇİNİN SESİ GAZİANTEP’TEN YÜKSELDİ
HAK-İŞ olarak, "Haklarımız İçin Meydanlardayız" temasıyla
gerçekleştirdiğimiz kitlesel buluşmalarımızın üçüncüsünü Gaziantep'te büyük bir
çoşku ve katılım ile gerçekleştirdik. Alanı dolduran binlerce emekçiyle
birlikte, vergi adaletsizliği; sendikal baskılar, işten çıkarmalar ve
sürgünler, Kamu Çerçeve Protokolü'ne ek protokol zam talebi, kayıt dışı
istihdam, kapsam dışında kalanlar için kadro talebi, örgütlenmenin önündeki
engeller ve iş kazaları başta olmak üzere çalışma hayatının gündemindeki
konulara ilişkin taleplerimizi dile getirdik.
Genel Başkanımız Mahmut Arslan'ın liderliğinde
Gaziantep İstasyon Meydanı’nda 13 Eylül 2024 tarihinde gerçekleştirdiğimiz
mitingimize, Genel Başkan Yardımcılarımız Yunus Değirmenci, Devlet Sert, Halil
Çukutli, Mehmet Ali Kayabaşı, Genel Sekreter Yardımcılarımız Fatma
Zengin, Hamdi Abdullah Koçoğlu, HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımızın Genel
Başkanları ve Yönetim Kurulu Üyeleri, HAK-İŞ Gaziantep İl Başkanı Halil İbrahim
Tanrıöver, Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu ve Onursal Genel Başkanı Hüseyin
Tanrıverdi, HAK EMEK-DER Genel Başkanı Remzi Karataş, HAK-İŞ ve sendikalarımızın
bölge il ve şube başkanları ile üyelerimiz ve basın mensupları katıldı.
Genel Başkanımız Arslan, alanda toplanan emekçiler tarafından coşkuyla
karşılandı. Program, iş kazaları, deprem, salgın, doğal afet ve vatan
savunmasında kaybettiğimiz şehitlerimiz ve depremde kaybettiklerimiz için saygı
duruşu ve ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Vatan uğrunda
kahramanca can veren tüm şehitlerimiz, depremde ve iş kazalarında hayatını
kaybedenler ile Filistin’de şehit olan kardeşlerimiz için Kur’an-ı Kerim
tilaveti gerçekleştirildi.
Mitingde alanı dolduran binlerce işçi tarafından, “HAK-İŞ Nerede Biz
Oradayız”, “Haklarımız İçin Meydanlardayız”, “İşçi Sendika Omuz Omuza”,
“Vergide Adalet”, “Filistin’e Selam Direnişe Devam” sloganları atıldı.
Mitingde, “Vergide Adalet”, “Kamu Çerçeve Protokolü'ne Ek Protokol Zam
Talebimizin Verilmesini İstiyoruz” “Mevsimlik, Geçici ve Kamu İşçileri ile
Kampanya İşçilerinin Sorunlarının Çözülmesini İstiyoruz”, “Sendikal Baskılar
Son Bulsun”, “Kazasız Meslek Hastalıksız, Ölümsüz İş ve İşyerleri İstiyoruz”
“En Düşük Emekli Maaşının Asgari Ücret Olmasını Talep Ediyoruz”, “Refahın Adil
Bölüşümünü İstiyoruz” “Ev İşçileri İçin Örgütlenme İstiyoruz” dövizleri
taşındı.
Grevdeki Emekçileri Selamlıyoruz
Genel Başkanımız Arslan, alanı dolduran coşkulu kalabalığa yaptığı
konuşmada, 31 Mart Yerel Seçimleri ile DEM Parti ve bazı siyasi partilerin,
HAK-İŞ’in onurlu emek mücadelesine karşı operasyon başlattığını belirterek, başta
Van’da ve Diyarbakır’da ekmekleri için mücadelelerine devam eden işçiler olmak
üzere tüm işçilere selam yolladı. Arslan, hakları için grevde olan Hatay
Yolbulan Metal işçilerine, İzmir Kemalpaşa’daki Lezita işçilerine, SARAR
işçilerine ve Bursa Gemlik Borusan Port işçilerine mücadelelerinde başarılar
diledi. Arslan, “Emeğimiz,
ekmeğimiz, onurumuz, haysiyetimiz için çıktığımız bu yolda bütün engelleri
aşarak, bütün baskılara direnerek, bütün engellemeleri yıkarak HAK-İŞ’i
büyütmeye devam edeceğiz. Zor günler, zorlu günler, yaşadığımız sorunlar,
sıkıntılar gerçekten bizi zorluyor. Ama biz zorluklarda büyüyerek geldik.
Baskılara direnerek geldik. 12 Eylül darbesine direnerek geldik. 28 Şubat'a
direnerek geldik. Mahsun olmayın. Üzülmeyin. Endişe etmeyin. Gelecek bizimdir.
Aydınlık günler bizimdir inşallah” dedi.
Şehitkamil
Belediyesinde İşçi Kıyımı
Gaziantep
Şehitkamil Belediyesinde Hizmet-İş Sendikamızın üyesi işçilerin büyük bir
haksızlıkla karşı karşıya olduğunu ifade eden Arslan, Belediye Başkanının
mazbatasını alır almaz işçilerin özgür iradesi ile seçtikleri Hizmet-İş
Sendikamızdan baskı ve zulüm ile istifa ettirildiklerini dile getirdi. Belediyede
yaşanılan durumun kabul edilemez olduğunun altını çizen Arslan, “Bu emek
düşmanlarının emek istismarcılarının hesabını sorana kadar mücadeleye devam
edeceğiz. Bunu herkes bilsin. Peşini bırakmayacağız” dedi.
Emekçilerin Sesi Olmak İçin Meydanlardayız
Arslan, ülkemizin yakın tarihte yaşamadığı bir kriz ile karşı karşıya
olduğunu belirterek, krizin en büyük mağdurunun emek hareketi ve işçiler
olduğunu ifade etti. HAK-İŞ’in işçiler ile birlikte mücadele için meydanlarda
olduğunu belirten Arslan, “Emekçilerin, işçilerin, mazlumların, haksızlığa
uğramış kitlenin sesi olmak, onların sorunlarına dile getirmek için
meydanlardayız. Bu meydanları dolduran kardeşlerimizin ne yaşadıklarını, nasıl
yaşadıklarını, hangi zorluklara göğüs gelerek buraya geldiklerini biliyoruz. Yaşamak
mucizeye dönüştü. Gerçekten artık geçinemiyoruz” dedi.
“Olumsuzlukların
Sorumlusu Biz Değiliz”
Arslan,
dünya genelinde yaşanan pandemide, Rusya-Ukrayna Savaşı ardından Filistin’de
yaşanan katliamlar ve Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük mağduriyeti
emekçilerin yaşadığını, en büyük mücadeleyi de emekçilerin verdiğini
belirtirken, “Ülkemizde ve dünya genelinde yaşanan zorlukların farkındayız.
Bütün bunlar ülkenin ekonomik yapısını finans dengelerini bozdu. Bunu
anlıyoruz. Ama çalışanlar olarak bu yaşananların sorumlusu biz değil. Ülkemizin
bütün bu zorlukları aşacak kapasiteye, güce, enerjiye sahip olduğunu biliyoruz”
“Bu Taksimi Kurt Yapmaz, Kuzulara Şah Olsa”
Arslan, son 5 yılda milli gelirin artmasına rağmen çalışanların
yoksullaştığını belirterek, zorlukların ve kriz dönemlerinin faturasını sadece
çalışan işçilerin ödemesinin doğru olmadığını ifade etti. Çalışanların milli
gelirden aldığı payın yüzde 25’e düştüğünü ancak sermayenin aldığı payın yüzde
55’e çıktığını ifade eden Arslan, “Bu taksimi Kurt yapmaz, Kuzulara Şah olsa”
dedi.
“Az Kazanandan Az Çok Kazanandan Çok Vergi Alınmalı”
HAK-İŞ’in alanlarda dile getirdiği bütün konuların gereğini yapmak için her
türlü platformda büyük bir mücadele verdiğini hatırlatan Arslan, vergi
sistemimiz üzerinde büyük sıkıntılar olduğunu, az kazanandan az, çok kazanandan
çok vergi alınması üzerine yeni bir modelin oluşturulması için
Konfederasyonumuzun HAK-İŞ Akademi’yi kurduğunu ve alanında uzman
akademisyenler tarafından bir rapor oluşturulduğunu ifade etti.
Vergi Sistemine İtirazımız Var
HAK-İŞ’in vergi raporunun detaylarına değinen Genel Başkanımız Arslan,
“Verginin kriz dönemlerinde yüzde 10 ile sınırlandırılmasını istiyoruz. Vergi
dilimlerindeki aralıkların arttırılmasını oranların düşürülmesini istiyoruz.
Az kazanan az vergi versin. Kimse vergi vermeyelim demiyor, ama verginin
adaletli alınmasını istiyoruz. Zaten zor geçinen ve enflasyon altında ezilen
emekçilere nefes aldıralım. Verginin hakkaniyetli toplanması kadar hakkaniyetli
dağıtımının da yapılması gerekiyor. O nedenle mitinglerimizin temel ögesi vergi
sisteminin adil bir noktaya getirilmesidir” dedi.
Sendikal Hareket Güçlenirse Sorunlar Çözülür
Ülkemizde çalışma mevzuatı konusunun da sorunlar
olduğunu, sendikal hareketin güçlenmesi ile tüm sorunların üstesinden
gelineceğini kaydeden Arslan, üç temel konu üzerinde durdu. Arslan, “Eğer bu ülkede sendikal
hareket güçlenirse, sendikal hareket büyürse, toplu sözleşme herkesi kapsarsa
öncelikle kayıt dışını önlüyoruz. Toplu sözleşme olan hiçbir yerde kayıt dışı
istihdam olamaz. İkincisi sendikal örgütlülüğün olduğu işyerlerinde İş
kazalarında ölüm oranları yüzde birin altına düşüyor ve son olarak adil bir
gelir dağılımını önemli ölçüde gerçekleştiriyoruz” dedi. Arslan, sendikal
mevzuatın yeniden ve ivedilikle gözden geçirilip örgütlenmenin önündeki engellerin
kaldırılmasını istedi. Arslan, sendikal örgütlenmenin önündeki en önemli
engelin iş güvencesi olduğunu belirterek, mevcut iş güvencesinin sembolik bir
iş güvencesi niteliğinde olduğunun altını çizdi.
İşçi ve sendika omuz omuza olursa bu gücün karşısında
hiçbir işverenin duramayacağını belirten Arslan, emeği ve alınteri için mücadele veren
işçiler adına işverenlere; “Nereye kadar kaçacaksınız, nereye kadar
engelleyeceksiniz. Peşinizdeyiz” dedi.
696 Sayılı KHK ve Eksik Kalan Konular
HAK-İŞ’in verdiği büyük mücadelenin sonunda Türkiye Cumhuriyeti tarihinin
en büyük reformlarından birine imza atıldığını, kamuda taşeron sorununun
çözüldüğünü, 696 sayılı KHK ile 1 Milyon taşeronun kadro almasında HAK-İŞ’in
öncü rol üstlendiğini ifade eden Arslan, 696 sayılı KHK ile çözüme
kavuşturulamayan sorunları dile getirdi. Arslan, “696 ile yaklaşık bir milyon
arkadaşımız kadro aldı. Ancak bu arkadaşlarımızın tayin ve becaiş hakları ne
yazık ki hala verilemiyor. Tayin ve becaiş haklarının alınması için
mücadelemizi sürdürüyoruz. Yine 696 kapsamına girmeyen bize göre yüz binin
üzerindeki kamuda, KİT'lerde ve diğer yerlerde çalışan taşeron işçilerin kadro
sorununun çözülmesini istiyoruz” dedi.
Arslan Taleplerimizi Sıraladı
Genel Başkanımız Arslan, emekçilerin taleplerimizi şu şekilde sıraladı:
“Yerel yönetimlerde Kamu Çerçeve Protokolü’nün uygulanmasını istiyoruz. Belediyede
çalışan arkadaşlarımızın özellikle KHK kapsamına alınmamasının yasaya aykırı
bir durum olduğunu biliyoruz ve bu durumun çözülmesini istiyoruz. Belediye
şirketlerinde ilave tediyenin uygulanmasını istiyoruz. Geçici ve mevsimlik
işçilerin sorunları artık çözülsün istiyoruz. Kamu Çerçeve Protokolü
kapsamındaki bütün emekçilere enflasyon kayıplarının ortadan kaldırılması için
ek zam istiyoruz. Ek protokol ile bunların toplu sözleşme dönemi gelmeden
derhal uygulanmasını istiyoruz. Başta yangın işçilerinin haklarının daha fazla
ödenip daha iyi haklara kavuşmasını istiyoruz. Çaykur ve Şeker işçileri başta
olmak üzere 12 ay çalışabilecekleri bir modelin uygulanmasını istiyoruz. Staj
ve çıralık mağdurlarının mağduriyetlerinin giderilmesini istiyoruz. Ev
işçilerinin iş kanunu kapsamına alınmasını ve SGK kapsamındaki eksikliklerinin
giderilmesini istiyoruz. Kağıt toplayıcıların sosyal güvenlik ve sendikal
haklarının sağlanacağı bir düzenleme istiyoruz” dedi.
Ormancıların Sorunlarını Bakan Yumaklı’ya İlettik
Ormancıların sorunlarına ilişkin Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı’ya
taleplerimize ilişkin bir rapor ilettiğini ifade eden Arslan, “Buradan Tarım ve
Orman Bakanımıza tekrar sesleniyoruz. Orman gerçekten hepimizin yüreğidir. Bu
ülkenin yeşil vatanını korumak adına çalışanlarımız canlarını feda ederek
çalışıyorlar. Ama onların daha fazla hakka daha fazla imkanlara ihtiyacı var.
Orman çalışanlarına buradan selam olsun” dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonunun Yapısı Değiştirilmeli
Genel Başkanımız Arslan, asgari ücret üzerinde maaş alanların ücretlerinin
asgari ücret düzeyine indiğine dikkat çekerek, asgari ücret arttığında bütün
ücretlerin artmaması durumunda Toplu Sözleşme düzeninin yıkılacağını, bu
durumun sendikal hareketi yok edecek bir yapı oluşturduğunu söyledi. Asgari Ücret
Tespit Komisyonunun yapısının değişmesi gerektiğini vurgulayan Arslan, mevcut
yapıdan sağlıklı bir asgari ücretin çıkmayacağını, yapının ve kriterlerin
değişmesi ile sorunların büyük oranda giderileceğini ifade etti.
“Emeklilik Konusunda Rakamlar Kabul Edilebilir Değil”
HAKİŞ olarak Emeklilerin sorunlarının da çözülmesi
için yeni bir hareket başlatıldığının altını çizen Arslan, HAK Emekliler
Derneğinin (HAK EMEK-DER) kurulduğunu, önümüzdeki günlerde de emekliler
sendikasının kurulacağının müjdesini verdi.
Arslan, 2024 yılında emekliliği gelenlerin 2025
yılında emekli olmaları durumunda maaşlarının yüzde 30 oranında düşeceğine
dikkat çekti. HAK-İŞ’in bu konuda önemli çalışmalara imza attığını, Türkiye’nin
alanındaki uzmanları ile kanun tasarısı hazırladığını ve önümüzdeki günlerde
Meclise götüreceğini ifade eden Arslan, emeklilerin hak kaybı yaşamaması için
bu süreci takip etmelerini ve sürecin işleyişine göre emeklilik kararı
vermelerini istedi. Arslan, yıllarca prim ödemiş işçilerin 12.500 lira gibi bir
rakama mahkum edilmesinin asla kabul edilemeyeceğini vurgulayarak, “İnsanların
umutları ve hayalleri var. Bu rakamlar kabul edilebilir değil. Özellikle
emeklilik ile ilgili alt gruptaki arkadaşlarımızın mağduriyetlerini giderelim.
Hiç değilse emekli maaşının alt limiti asgari ücret olsun. Bunun için mücadele
sarf ediyoruz” dedi.
“Gazze’de İnsanlığın Ölümüne Sessiz Kalanları Kınıyor ve Lanetliyoruz”
Tüm dünyanın gözü önünde Gazze’de insanlığın yok edildiğini üzülerek ifade
eden Arslan, Gazze’de 1 yıla yakın süredir, katil devlet İsrail tarafından
vahşi bir soykırım uygulandığını, Filistin halkının şanlı bir direniş
sürdürdüğünü ifade etti. Uluslararası kuruluşları göreve davet eden Arslan, BM
Güvenlik Konseyi başta olmak üzere Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı,
Avrupa Birliği ve bu vahşete sessiz kalan tüm kuruluşları daha fazla inisiyatif
almaya çağırdı. Gazze’de sadece çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve
sivil insanların ölmediğini, Gazze’de bütün insanlığı öldüğünün altını çizen
Arslan, “İnsanlığın ölümüne, katledilmesine sessiz kalanları buradan bir kez
daha kınıyor ve lanetliyoruz” diye konuştu.
“Sivil İnisiyatifle İnsani Bir Yardım Olarak Yeniden Harekete Geçmemiz
Gerekiyor”
Genel Başkanımız Arslan, “Biz bir şeyler yapmak zorundayız. Bizimse
elimizde silahımız, topumuz, tankımız yok. HAK-İŞ olarak bizim bir sivil
inisiyatifle insani bir yardım olarak yeniden harekete geçmemiz gerekiyor.
Bunun için de görüşmeleri devam ettiriyoruz. Bir taraftan üzüleceğiz,
hüzünleneceğiz. Gördüğümüz trajediler karşısında gözyaşlarımız akacak ama biz
bununla yetinemeyiz. Oturup bir köşede ağlayamayız. Bir köşede beddua ederek
sorumluluktan kurtulamayız bir şeyler yapmak gerekiyor” dedi.
Genel Başkanımızın konuşmasının ardından, Gaziantep mitingimiz sona erdi.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu