ARSLAN ÇALIŞMA HAYATI VE GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ

13 Kasım 2024 15:58, Haberler


ARSLAN ÇALIŞMA HAYATI VE GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 13 Kasım 2024 tarihinde Hizmet-İş Sendikamızın Genişletilmiş Başkanlar Kuruluna katılarak, çalışma hayatı ve gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Genişletilmiş Başkanlar Kuruluna Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın yanı sıra Genel Başkan Yardımcılarımız Yunus Değirmenci, Devlet Sert, Mehmet Ali Kayabaşı, Genel Sekreterimiz Eda Akbulut, Genel Sekreter Yardımcımız Fatma Zengin, Hizmet-İş Sendikamızın Genel Başkan Yardımcıları, Konfederasyonumuza üye sendikalarımızın Genel Başkan ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Başkanı ve Onursal  Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, Hizmet-İş Sendikamızın Genişletilmiş Başkanları Kurulu Üyeleri ve basın mensupları katıldı.

“Biz Büyük Bir Aileyiz”

Genel Başkanımız Arslan, HAK-İŞ ailesinin sorumluluklarının farkında olarak hareket eden, çalışma hayatının en etkin, en güçlü, en saygıdeğer kuruluşlarından olduğunu belirtti. Arslan, HAK-İŞ ve bağlı sendikaların bu sorumluluğun farkında olarak çalışmalarını sürdürdüğünü ve HAK-İŞ’in büyük bir aile olduğunu vurguladı. Arslan, “Her gün bir yenisini ilave ettiğimiz etkinliklerimiz, mücadele alanlarında daha fazla yer almamız, ülkemizin ve dünyanın her konusunu, her gündemini gündem haline getiren ve bu konuda dolu dolu bir mücadeleyi sürdüren konfederasyonumuz ve bağlı sendikalarımızın bu toplantımızda yer alması aslında bunun bir işaretidir. Biz büyük bir aileyiz. Bu büyük ailenin parçaları olarak, bir bütünün parçaları olarak, önümüzdeki dönemde de daha güçlü bir HAK-İŞ, daha güçlü bağlı sendikalarımız olarak, inşallah bu mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

“Mücadelemizi Sürdüreceğiz”

31 Mart Yerel Seçimleri ile birlikte Hizmet-İş Sendikamıza karşı bir operasyon ile karşı karşıya kalındığının altını çizen Arslan, seçimin hemen ardından başta DEM Partili belediyeler ve muhalefet belediyeleri olmak üzere işçilere karşı büyük bir baskının başladığını ifade etti.p Hizmet-İş Sendikamız tarafından büyük eylem ve grevlerin devam ettiğinin altını çizen Arslan, 5 bin civarında arkadaşımız işten çıkarıldı, 5 bin civarında arkadaşımız da Hizmet-İş sendikamızdan istifa etmediği için sürgün edildi. Bu eylemlerde prensibimiz şu; İşten çıkan arkadaşlarımız işe dönene kadar ve işlerine kavuşana kadar mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.

“Teşkilatımızın Gayretine ve Samimiyetine Teşekkür Ediyorum”

Hizmet-İş Sendikamızın eğitim ve istişare toplantılarına bu yıl 4500 temsilcinin katıldığını ve kararlılıkla mücadelenin sürdürülmesi adına güçlü bir teşkilatın sahada olduğunu ifade eden Arslan, “Yaklaşık 4.500 temsilcimizle yaptığımız bu çalışmalarda gördük ki bu mücadeleyi gerçekten kararlı bir şekilde sürdürecek teşkilatımız var. Onun için teşkilatımızın bu gayretini, bu samimiyetini, bu işlemliklerinden dolayı sizlerin huzurunda onlara bir kez daha teşekkür etmek istiyorum” dedi.

Arslan, Belediye Şirketlerinde Çalışanların Sorunlarına Değindi

Belediye şirketlerinde çalışan işçilerin ivedilikle çözüm beklediği sorunlara değinen Arslan, 6772 sayılı kanunla verilmesi gereken ilave tediye haklarının yasada açık hüküm bulunmasına rağmen Yargıtay’ın aleyhte karar vermesinin kanun düzenlemesi gerektirdiğini belirtti.  Kamu Çerçeve Protokolü sürecinde de bakanlıkla hem ilave tediye hem de kadro alamayanların kadro alması adına iki ayrı protokol imzalandığını ifade eden Arslan, Bakanlığın iradesinin ortada olmasına karşın parlamentoda kanunla bu konunun çözülmesi için çabamızın devam ettiğini kaydetti. KÇP’nin beledilerde de uygulanması yönündeki HAK-İŞ’in büyük bir kararlılık sergilediğini ifade etti. Arslan, belediyeler dahil kamuda 696 ile kadro alanların yaşadığı tayin ve becaiş hakları için de HAK-İŞ’in mücadelesini devam ettirdiğini ifade etti.

“Türkiye Sendikal Hareketi'ne Nefes Aldırmamız Gerekiyor”

Konfederasyonumuza bağlı sendikaların mevzuat ve örgütlenmenin önündeki engeller kaynaklı birçok sorunla karşı karşıya olunduğunu ifade eden Arslan, “Yetki mücadelesini başarmışız, üyeliği yapmışız. Ancak iş kolu davaları ve yetki davalarının uzun sürmesinden dolayı pek çok sendikamız yetkiyi aldığı zaman üyesini kaybetmekte” dedi. Arslan, “Örgütlenmenin ve sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması, başta iş güvencesi olmak üzere ciddi yeni bir düzenlemeyle inşallah Türkiye Sendikal Hareketi'ne nefes aldırmamız gerekiyor” dedi.

Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller ve işverenlerin keyfi uygulamaları sebebiyle ülkemizin dört bir yanında eylem ve grevlerimizin devam ettiğinin altını çizen Arslan, İzmir Kemalpaşa’da Lezita grevimiz, Hatay Yolbulan grevimiz ve Bursa Gemlik Borusan Port grevlerimizdeki direnişimizin devam ettiğini kaydetti.

“Dezavantajlı Grupları Örgütlemek İçin Çalışıyoruz”

Toplumdaki dezavantajlı ve örgütlülüğünün önünde engel olan tüm kesimleri örgütlemek adına da Hizmet-İş sendikamızın büyük mücadeleler verdiğini hatırlatan Arslan, “Geçmişte konut kapıcılarını, daha sonra taşeron şirket işçilerini, şimdi de ev işçilerini, daha sonra da kâğıt toplayıcıları ve mevsimlik tarım işçiler dahil olmak üzere toplumdaki dezavantajlı ve örgütlülüğün önünde engel olan bütün emekçileri sendikal mücadele ile buluşturmamız gerekiyor. Bu bizim sorumluluğuz” dedi.

“Ev İşçilerini Örgütlemek de Bizim Sorumluluğumuz”

TÜİK istatistiklerine göre rakamları 1,5 milyonun üzerinde olan ev işçilerini örgütlemek adına Hizmet-İş sendikamızın sorumlu davrandığını kaydeden Arslan, “Sendikamızın bu konuda almış olduğu kararlar, ortaya koymuş olduğumuz hedefler doğrultusunda ev işçilerini de hem çalışma hayatının bir parçası olarak iş kanunu kapsamını alıp hem de sosyal güvenlik haklarının güvence altına alındığı yeni bir düzenlemeyi yapmak ve onları da sendikalarla buluşturmak üzere büyük bir çaba sarf ediyoruz” dedi. Örgütlenme önündeki tüm engellere rağmen bu mücadeleyi ilmek ilmek dokuyarak bugün 22 bin üye sayısına ulaşıldığını belirten Arslan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız ile yakında yasal mevzuat çalışması için bir araya gelineceğini ifade etti.

“Üç Konfederasyon Ortak Çalışmamızı TBMM’ye Sunacağız”

Ülkemizi ve çalışma hayatımızı yakından ilgilendiren vergi, gelir dağılımı adaletsizliği ve refahın adil paylaşımı konusunda HAK-İŞ Akademi tarafından önemli çalışmalara imza attığını kaydeden Arslan, çalışmanın sonuçlarının da kamuoyu ile paylaşıldığını belirterek, önümüzdeki hafta üç konfederasyonun çalışmalarının ortaklaştırılarak TBMM’de grubu olan siyasi partilerle taleplerin paylaşılacağının bilgisini verdi.

Vergi konusunda bir adaletsizlikle karşı karşıya olunduğunun altını çizen Arslan, HAK-İŞ’in çözüm önerilerini sıraladı. Arslan, ücretlilerden kesilen vergilerin kısa vadede bir üst dilime geçme uygulaması yerine geniş bir yelpazeye yayarak vergi dilimi düzenlemesi yapılması, kriz dönemlerinde verginin yüzde 10 ile sınırlandırılması, aile yükümlülüklerine göre bir vergi düzenlemesi yapılması, işverenlerde olduğu gibi işçilerde de özellikle temel tüketim harcamalarının vergiden düşülmesi, verginin adil paylaşımı ve dağıtılması konularında yasal düzenlemenin bir an önce yapılması gerektiğini ifade etti.

“Bu Tablo Ülkemize Yakışmıyor”

Gelir dağılımı adaletsizliği konusunda OECD rakamları ile ilgili bilgiler veren Genel Başkanımız Arslan, ülkemizin OECD üyesi 55 ülke arasından gelir dağılımı adaletsizliği açısından en kötü dördüncü ülke olmasının ülkemize yakışmayan bir tablo olduğunu belirtti. Arslan, “Bu ülkenin kaynakları, imkanları, bu ülkenin gerçekten elde ettiği imkanlara karşın bu bize yakışmıyor. Türkiye dünyanın en kötü dördüncü gelir dağılımı adaletsiz olan ülke olamaz. Türkiye'de eğer milli gelir büyüyorsa, büyüme varsa, Türkiye büyüyorsa, zenginleşiyorsa buradan çalışanların da yeterli payı alması gerekiyor” dedi.

Sendikal örgütlüğün sağlanması ile gelir dağılımı adaletsizliği başta olmak üzere pek çok sorunun çözüleceğini kaydeden Arslan, sendikal örgütlenme ile kayıt dışı istihdamın azaltılacağını ve ölümlü iş kazalarının engelleneceğini ifade etti.

“Tartışılması Gereken Asgari Ücretin Ne Olacağı Değil Nasıl Oluşturulacağıdır”

Genel Başkanımız Arslan, asgari ücret tartışmaları ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulunarak, “Tartışılması gereken asgari ücretin ne olacağı değil nasıl oluşturulacağıdır” dedi. Arslan, bugünkü asgari ücret tespit komisyonun yapısından sağlıklı sonuçlar çıkamayacağını, 1970’li yılların mevzuatıyla gerçekleştirilmiş yapının temsiliyetinin yetersiz olduğunu vurgulayarak, “İlk düğmeyi yanlış iliklerseniz hep yanlış gider” benzetmesinde bulundu.

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısının değiştirilmesi ile sağlıklı sonuçlar elde edilebileceğini ifade eden Arslan, “Daha çok katılımcı, daha fazla kapsayıcı ve daha geniş kitleleri içine alan bir model ortaya çıkarabilirsek asgari ücret tespiti yapıldığı zaman toplumun geniş kesiminin evet bu bizim için yeterlidir dediği bir noktaya gelebiliriz. “Aksi halde bugünkü Asgari Ücret Tespit Komisyonu mevzuatıyla bir ay süreyle maalesef bir komedi izliyoruz” dedi

“Emeklilik Sistemi Adaletten Uzak”

HAK-İŞ olarak, ‘Emeklilik Sisteminin Güncel Sorunları ve Çözüm Önerileri Raporu’nu 6 Kasım 2024 tarihinde bir basın açıklaması ile de yeniden gündeme getirdiklerini belirten Arslan, Arslan, “Emeklilik sisteminin mevcut yapısı işçiler ve emeklilik hakkı kazanacak olanlar için adaletsizliklerle dolu. Özellikle daha fazla prim ödeyen kişilerin daha düşük maaş almalarına sebep olacak bir adaletsizlik var. 2024 yılında emekli olmayı planlayan ancak emekliliğini erteleyen bir çalışan 2025’te emekli olması durumunda %35 oranında bir kayıpla karşılaşacak. 2025 yılında emeklilik hakkını elde edecek olan için büyük bir sıkıntı var. Bu sene emekli olamıyor. Emeklilik hakkı gelmemiş, 2025 yılında emekli olduğu zaman da bu sene emekli olana göre yüzde 35 gelir kaybına uğruyor. Bu haksızlık, bu adaletsizlik çünkü daha fazla prim ödüyor. Daha çok prim ödeyen yüksek emekli maaşı almalı” dedi.

“Terör Saldırılarını Lanetliyoruz”

Son dönemde ülkemizdeki gelişmelerin önüne geçmek adına gerçekleştirilen terör saldırılarını kınayan Genel Başkanımız Arslan, ülkemizin gözbebeği kurumlarından olan TUSAŞ’a gerçekleştirilen saldırı başta olmak üzere tüm terörle mücadelede kaybettiğimiz şehitlerimize Allah’tan rahmet gazilerimize ve yaralılarımıza acil şifalar diledi. HAK-İŞ’in terörün her türüne karşı olduğunun altını çizen Arslan, “Bu işin aması fakatı yok, Onun için HAK-İŞ, dün ne söylemişse bugün aynı yerdeyiz. Doğu ve Güneydoğu'da terörün zirve yaptığı dönemlerde sadece biz vardık orada. O günde, bugün de PKK terörü dahil bütün terörizme karşı mücadeleyi net bir şekilde yapan tek örgüt HAK-İŞ'tir. Bundan dolayı da her zaman gurur duyduk. Bundan sonra da aynı çizgide devam edeceğiz” dedi.

Nizip Devlet Hastanesinde çalışan üyemizin katledilmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Arslan, saldırıyı lanetledi. HAK-İŞ’in kadın cinayetleri ile ilgili 25 Kasım’da bir kampanya başlatacağını ifade eden Genel Başkanımız Arslan, tüm cinayetlerin son bulmasını temenni etti.

“Gazze’de İnsanlık Ölüyor”

Gazze’de tüm dünyanın gözü önünde insanlığın katledildiğini, bir soykırım yaşandığını ifade eden Genel Başkanımız Arslan, HAK-İŞ’in kuruluşundan bu yana her zaman Filistin’in yanında olduğunu ifade etti. Filistin’de sadece Filistinlilerin değil tüm insanlığın katledildiğini hatırlatan Arslan, uluslararası toplumda sadece HAK-İŞ’in bu soykırıma sesini yükselttiğini, başkenti Kudüs olan özgür ve bağımsız Filistin devleti kuruluncaya kadar mücadelemizin devam edeceğini belirtti.

 

HABERE AİT GÖRSELLER :

13 Kasım 2024 15:58, Haberler


© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu