ARSLAN, ORDU’DA AÇIKLAMALARDA BULUNDU

09 Aralık 2024 11:41, Haberler


ARSLAN, ORDU’DA AÇIKLAMALARDA BULUNDU

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 9 Aralık 2024 tarihinde,  başta asgari ücret olmak üzere, Türkiye çalışma hayatı ve dünyada yaşanan gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu.

 Genel Başkanımız Mahmut Arslan'ın Ordu’da gerçekleştirdiği basın toplantısına, HAK-İŞ Ordu İl Başkanı ve Hizmet-İş Sendikamızın Ordu Şube Başkanı İsmail Zerey, Hizmet-İş Sendikamızın Bölge Şube Başkanları, işyeri sendika temsilcileri, komite başkan ve yardımcıları, üyelerimiz ve basın mensupları katıldı.

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, konfederasyonumuz bünyesinde kurulan HAK-İŞ Akademi’nin önemli çalışmalara imza attığını belirterek, çalışmalar hakkında bilgi verdi. Arslan, yüzden fazla alanında uzman akademisyenle vergi, refahın adil paylaşımı ve emeklilik sistemi konusunda önemli raporların hazırlandığını ve kamuoyu ile paylaşıldığını ifade etti. Raporların HAK-İŞ, TÜRK-İŞ ve DİSK olarak ortak bir çalışmaya dönüştürüldüğünü ve her konfederasyonun üç ayrı ilde mitingler gerçekleştirdiğini belirten Arslan, mitingler sonrası ortak ve geniş bir deklarasyon ile mecliste grubu bulunan siyasi partilerin ziyaret edilerek, vergi, emeklilik sistemi ve asgari ücret raporlarının dosya halinde kendilerine teslim edildiğini hatırlattı.

Ortak Çalışma Vurgusu

Üç ayrı konfederasyonun rekabet içerisinde olmasına karşın hem işçiler hem demokrasi hem de emek hareketi için ortak çalışma anlayışı içerisinde hareket etmenin önemli olduğunu belirten Arslan, üç konfederasyonun son olarak asgari ücret ile alakalı olarak bir araya geldiğini ve kamuoyu ile bugün bir ortak bildirinin paylaşıldığını vurguladı.

“Adaletsiz ve Haksız Vergi Sistemi Acilen Değiştirilmeli”

Vergi konusunda önemli açıklamalarda bulunan Arslan, ocak ayında 100 lira alan işçinin aralık ayına geldiğinde maaşının 80 liraya düştüğünü hatırlatarak vergi dilimlerinin yeniden değerlendirme oranına göre arttırılması gerektiğini ve daha kısa sürede bir üst dilime geçmemek için vergi dilimleri arasındaki makasın açılması gerektiğini ifade etti. Bununla birlikte vergi sisteminden kaynaklı olarak işçilerin, kendi hesabına çalışanlar ve orta ölçekli işletmelerden daha fazla vergi ödediğini, sistemin az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alan bir halde olduğunu vurgulayarak adaletsiz ve haksız vergi sisteminin acilen değiştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Son zamanlarda Türkiye’de meydana gelen enflasyonist dönemde ücretlilerin gelirlerinin giderek azaldığına vurgu yapan Arslan, “Türkiye son beş yılda yüksek enflasyon ile emekçilerin yoksullaştığı, buna karşı sermayenin daha da güçlendiği bir dönemi yaşıyor. Bunu bu ülkenin kaderi olarak göremeyiz. Bu aslında ülkemizin gelirlerinin adaletsiz bir şekilde dağıtıldığının bir göstergesidir. Mili gelirimiz artıyor ama yoksulluk giderek artıyor. Biz bu sorunların kaynağına inilip, bu sorunların çözümü konusunda HAK-İŞ olarak kararlılığımızı sürdürüyoruz” dedi.

Gelir Dağılımı Adaletsizliği

Gelir dağılımı adaletsizliği konusunda OECD rakamları ile ilgili bilgiler veren Genel Başkanımız Arslan, ülkemizin OECD üyesi 55 ülke arasından gelir dağılımı adaletsizliği açısından en kötü dördüncü ülke olmasının ülkemize yakışmayan bir tablo olduğunu belirtti. Arslan, “Bu ülkenin kaynakları, imkanları, bu ülkenin gerçekten elde ettiği imkanlara karşın bu bize yakışmıyor. Türkiye büyüyorsa, zenginleşiyorsa buradan çalışanların da yeterli payı alması gerekiyor” dedi.

Vergi Konusunda Görüşmelerimiz Devam Ediyor

Ülkemizdeki vergi tablosuna bakıldığında dolaylı ve doğrudan vergi oranlarının dünyanın tam tersine olduğunu belirten Arlan, özellikle verginin toplanması ve toplanan verginin adil bir şekilde paylaştırılması konusunda Maliye Bakanımız başta olmak üzere kamuoyu ve siyasi parti gruplarıyla tek tek görüşülerek adaletsizliğin giderilmesi için taleplerimizin sıralandığını ifade etti.

HAK-İŞ’ten Vergi Konusunda Yenilikçi Yaklaşımlar

HAK-İŞ’in vergi konusundaki yenilikçi yaklaşımlarına değinen Arslan, işverenlerin vergi muafiyeti gibi çalışanlarında temel ihtiyaçlarının vergiden düşülmesi gerektiğini ve aile yükümlülüklerine göre bir vergi modelinin oluşturulması gerektiğini vurguladı.

“Emeklilik Sistemindeki Mağduriyetleri Giderecek Yeni Bir Modele İhtiyacımız Var”

Mevcut emeklilik sisteminin acilen gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek hükümete çağrıda bulunan Arslan, “Emeklilik sisteminin mevcut yapısı işçiler ve emeklilik hakkı kazanacak olanlar için adaletsizliklerle dolu. Özellikle daha fazla prim ödeyen kişilerin daha düşük maaş almalarına sebep olacak bir adaletsizlik var. 2024 yılında emekli olmayı planlayan ancak emekliliğini erteleyen bir çalışan 2025’te emekli olması durumunda %35 oranında bir kayıpla karşılaşacak. 2025 yılında emeklilik hakkını elde edecek olan için büyük bir sıkıntı var. Bu sene emekli olamıyor. Emeklilik hakkı gelmemiş, 2025 yılında emekli olduğu zaman da bu sene emekli olana göre yüzde 35 gelir kaybına uğruyor. Bu haksızlık, bu adaletsizlik çünkü daha fazla prim ödüyor. Daha çok prim ödeyen yüksek emekli maaşı almalı. Bu mağduriyetleri giderecek yeni bir modele ihtiyacımız var” dedi.

“Asgari Ücret Tespit Komisyonunun Yapısı Değiştirilmeli”

Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısının değiştirilmesi gerekliliğini yineleyen Genel Başkanımız Arslan, ülkemizde asgari ücretin bir genel ücrete dönüştüğünü vurgulayarak, komisyonun yapısının daha kapsayıcı, daha demokratik, daha geniş uzlaşmayı sağlayabilecek şekilde yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Arslan, “Eğer bunu yapmazsak asgari ücret tespit komisyonunda işverenler var, bir tane işçi kuruluşu var, bir de hükümet var. İşverenlerle hükümet hemen anlaştığı andan itibaren işçilerin hiçbir hükmü falan kalmıyor. İşverenler oturuyorlar, hükümetle anlaşıyorlar, asgari ücreti belirliyorlar. Böyle bir sistem asla kabul edemeyeceğimiz bir sistem” dedi.

Özellikle asgari ücret belirlenirken yeni kriterler getirilmesi gerektiğini ifade eden Arslan, “Asgari ücret tek kişilik bir işçi için belirleniyor. Halbuki Türkiye ailesi güçlü ülkelerden bir tanesiyiz. Ve ne yazık ki kadınların çalışma hayatında yer alması dünya ortalamasının da Avrupa ortalamasının da çok altında. Dolayısıyla biz asgari ücret belirlenirken evli iki çocuklu bir işçinin dikkate alınarak asgari ücretin belirlenmesini istiyoruz” dedi.

Asgari ücret belirlenirken sadece asgari ücretin değil, asgari ücretin üzerinde ücret alan işçilerin de ücretlerinin aynı oranda arttırılması gerektiğini ifade eden Arslan, “Aksi halde, kamuda ve özel sektörde toplu sözleşme yapılan iş yerlerindeki ücretler yavaş yavaş asgari ücrete yaklaşmış oluyor. Bu sistem böyle devam ederse birkaç yıl sonra bütün çalışanların ücretleri asgari ücrete dönüşecek. Onun için bir başka talebimiz de asgari ücret arttığı zaman diğer ücretlerin de arttırılmasıdır” dedi.

31 Mart Yerel Seçimleri ve Sendikal Baskılar

31 Mart yerel seçimleri ile birlikte özellikle Dem Partili ve CHP’li pek çok belediye de çalışan üyelerimizin işlerini kaybettiğini, 50 bine yakın üyemizin baskı, tehdit, sürgün ve işten çıkarmalarla sendikalarımızdan istifa ettirildiğini, 5 bin civarından üyemizin işten çıkarıldığını vurgulayan Arslan, “Türkiye'de büyük bir kaosa, büyük bir haksızlığa, adaletsizliğe sebebiyet verildi. Bu konuda hem Diyarbakır'da hem de Van'da direnişimiz devam ediyor. Yedi aydır işten çıkarılan arkadaşlarımız Van'da İpekyolu Belediyesi'nin önünde, Diyarbakır'da Büyükşehir Belediyesi'nin önünde eylemlerini devam ettiriyorlar. Buradan O eylemci arkadaşlara tekrar selam ve saygılarımızı gönderiyoruz. Türkiye'nin değişik bölgelerinde üyelerimizi yönelik baskılara karşı yargı süreçlerini başlattık ve bu yargı süreçlerinden de işe iade mekanizmalarını kullanarak pek çok arkadaşımızı işten çıkarılmalarına karşı açtığımız davaları kazandık. Ancak kazandığımız davalara rağmen işverenler çalışanlarımızı işe almamakta ısrar ediyorlar. Bu konuda da konfederasyonumuz ve sendikamız olarak hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanıp bu haksızlığı gidermek için mücadele edeceğiz” dedi.

“Zulümle Abat Olanın Sonu Berbat Olmuştur”

Genel Başkanımız Arslan, Suriye'de yaşananlara da değinerek, “Suriye halkının gerçekleştirdiği devrimi buradan tebrik ediyoruz, kutluyoruz. 60 yıllık BAAS rejiminin, 14 yıllık Esad rejiminin zulmünün sona erdiği bir Suriye ile karşı karşıyayız. Suriye halkı diktatörlerin, zalimlerin, zulüm sahiplerinin ebedi olmadığını bir kez daha ortaya koymuştur. Tarih boyunca hep böyle olmuştur. Zulümle abat olanın sonu berbat olmuştur. Bu zulümleri halkına yapan, halkını bombalayan, şehirlerini yok eden, onları zindanlarda zulümlerin bin çeşidine maruz bırakan ve gerçekten halkının yarısını yerinden eden, yarısını da ülke dışına gitmesini sağlayan bu zalim Esad rejiminin yıkılması belki dünya içinde bir örnektir” dedi. Esad rejiminden kaçarak hayatlarını kurtarmak için topraklarımıza sığınan 4 milyona yakın Suriyeliye 15 yıldır ev sahipliği yaptığımızı hatırlatan Arslan,  Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Adalet ve Kalkınma Partisi ile Cumhur İttifakına teşekkürlerini iletti.

“Uluslararası Toplum Suskun”

Filistin’de Siyonist İsrail’in kurulduğu 1948 yılından bu yana bir zulüm yaşandığını, 7 Ekim’den itibaren de tam bir kaos ve trajedinin söz konusu olduğunu ifade eden Arslan, İsrail’in kural tanımaz tavrını ve uluslararası toplumun suskunluğunu eleştirdi. Arslan, “Siyonist devlet, uluslararası hiçbir kuralı tanımadan, uluslararası sözleşmelerin hiçbir maddesini dikkate almadan, uluslararası toplumu yok sayarak Gazze'de büyük bir katliam ve soykırım yapmaktadır. Maalesef uluslararası toplum, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Birliği gibi uluslararası kuruluşlar İsrail'in katliamları karşısında sessiz, suskun ve bir şekilde seyirci kalmışlardır” dedi.

“Filistin’e Yardımlarımız Devam Ediyor”

7 Ekim sonrası konfederasyonumuz tarafından başlatılan yardım kampanyasının devam ettiğini ve Filistinli kardeşlerimize yardımların ulaştırılması için yoğun çaba harcandığını vurgulayan Arslan, kampanyada 37 milyon liraya yakın bir meblağın toplandığını ve Türk Kızılay’ı başta olmak üzere birçok kurum ve ülke ile yardımların ulaştırılması için iş birliği yapıldığını belirtti.

HAK-İŞ’in  özgür ve bağımsız bir Filistin devleti kurulana kadar mücadeleye devam edeceğini söyledi. 

HABERE AİT GÖRSELLER :

09 Aralık 2024 11:41, Haberler


© 2024-2025 HAK-İŞ Konfederasyonu