ARSLAN’DAN TEYAKKUZ UYARISI
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 7 Ağustos’tan itibaren demokrasi nöbetlerinin sona ereceğini hatırlatırken, Arslan, “Bu ihanet şebekesinin bağlantıları o kadar güçlü ki tehlike devam ediyor. Yeni tuzaklar kurulabilir, yeni bombalar patlayabilir. Yarın meydanlardan çekileceğiz ama evlerimizde, işyerlerimizde, bulunduğumuz her yerde teyakkuz halinde olmalıyız” dedi.
Genel Başkanımız Arslan, 6 Ağustos 2016 tarihi akşamı Van’da Beşyol Meydanı’nı dolduran “Demokrasi Nöbetçileri”ne konuştu.
Arslan, “Küresel emperyalistler, Türkiye kabuğuna çekilsin, iddialarından vazgeçsin, milli geliri düşük olsun, ihracatı olmasın, yatırım yapılmasın, fakir olsunlar ve bizde Türkiye’yi rahat yönetelim istiyorlar. İşte 15 Temmuz darbe girişimi, Türkiye’nin emperyalistlerce biçilen bu rolü reddettiğinden dolayı gerçekleştirilmiştir” dedi.
“Küresel emperyalistlerin istediği gibi iddiamızdan vazgeçsek, bölgemizdeki oyun kurucu rolümüzü terketsek, Siyonizme teslim olsak, Amerika’nın taşeronu, Batı’nın uşağı olsak bunların hiçbirisi başımıza gelmeyecek, aksine sırtımızı okşayacaklar” diye konuşan Arslan, “Onların sorunu Türkiye’nin başında Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi kararlı bir Cumhurbaşkanının bulunması ve Türkiye’nin dik durmasıdır” dedi.
“AMERİKALI GENERALLER FETÖ İLE BİRLİKTE HAREKET EDİYOR”
Türkiye’nin bölgesinde oyun kurucu bir ülke olmaya başladığını ve bu etkisinin artacağını belirten Arslan, “2023’te kişi başı milli gelir 25 bin dolar, ihracatımız 500 milyar dolar olacak. Türkiye bölgesindeki bütün mazlumların muhatabıdır. İşte oyunu bozan bu hususlardır. Hain Fetö örgütü bu cinayetleri, suikastları, darbe girişimini emperyalistler adına yapıyor. Çünkü FETÖ emperyalistlerin taşeronudur. 15 Temmuz’dan sonra bu ihanet şebekesinin nasıl çalıştığını daha net gördük. Sözde, ABD müttefikimiz, NATO da beraberiz. Ama Amerikalı generaller bu ihanet şebekesiyle beraber hareket ediyor” şeklinde konuştu.
“YENİ DARBELERE YOL AÇACABİLECEK BÜTÜN YOLLAR KAPANMALIDIR”
Geçmişte yaşanan darbelerin de emperyalist batılılar tarafından içerideki ihanet şebekeleri ile birlikte gerçekleştirildiğine dikkat çeken Arslan, şunları kaydetti: “27 Mayıs’tan beri 10 yılda bir ihanet şebekelerini kalkışmasına tanık olduk. 27 Mayıs 1960 darbesinde çocuktum ama biliyorum; darbeciler ve dönemin ihanet şebekeleri tarafından Başbakanımız ve Bakanlarımız idam edildi. Binlerce insanımız mahkûm edildi. Bölgemizde onlarca yıldır süren olumsuzlukların kaynağı 12 Eylül 1980 darbesidir. 1980 darbesi yaşadık. HAK-İŞ o darbenin mağdurlarından biridir. HAK-İŞ’in sendikaları kapatıldı, suçlandık, hakkımızda soruşturmalar açıldı, yargılandık. Örgütlenmemiz engellendi. 28 Şubat sürecini yaşadık. İnsanca, onurluca yaşayan gençlerimize üniversite kapılarını kapattılar. Kamuda tasfiyeler yaptılar. Bizleri baskıyla sindirmeye çalıştılar, tasfiye etmek için “Beşli Çete” kurdular, ama direndik. Sonra 27 Nisan E-Muhtırası ve şimdi 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık."
12 Eylül başta olmak üzere darbecilerin sonradan tasfiye olmalarına rağmen hiçbir hesap vermeden bu dünyadan göçüp gittiklerine belirten Arslan, bu durumun yeni darbelere kapı araladığını ifade etti.
“MİLLETİMİZİN 15 TEMMUZ’DAKİ KAHRAMANLIĞI UNUTULMAYACAK”
10 yılda bir yapılan darbelerin milletin gözünü açtığını ve yakın Türkiye tarihinin artık 15 Temmuz öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılacağını ifade eden Arslan, şöyle konuştu: “15 Temmuz’da milletimiz ilk kez bir darbe girişimini püskürttü. 15 Temmuz gecesi namertliklerin en ilerisini, ihanetin en koyusunu, alçaklığın en berbatını yapanlar, bir de onların doğrulttuğu silahlara karşı göğsünü siper eden, onuruyla direnen kahramanlar vardı. O kahramanları buradan saygıyla selamlıyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize şifalar diliyorum. 15 Temmuz hiçbir zaman unutulmayacak, unutturulmayacaktır. Eğer bunların planları halkımız tarafından bozulmasaydı, şemdi sizlerle konuşmak yerine onların silahlarıyla infaz edilmiş olacaktık. Bizi bu meydanlarda buluşturan ve kucaklaştıran Rabbime ne kadar hamdetsek azdır. Sizlere ve ülkemin bütün insanlarına teşekkür ediyorum. 22 gündür meydanlarda milletimizin birliği, ülkemizin bütünlüğü için, kardeşliğimiz ve geleceğimiz için, milli irade için ve hep birlikte için meydanlardayız. Bu meydanlar geleceğimizin ve birliğimizin güvencesi oldu. Bu meydanlarda milletimiz, hükümetiyle, parlamentosuyla bütünleşti.”
“ŞEHİTLERİMİZ VAR, AMA GURURLUYUZ”
Arslan, HAK-İŞ ve bağlı sendikaların her zaman demokrasiden yana taraf olduğunu hatırlatarak, “HAK-İŞ ve bağlı sendikalarımız işaret ettiğimiz anlardan itibaren meydanlardaydı. Ülkemizin ve milletimizin geleceğine ve onuruna sahip çıkmak adına meydanlardaydık. HİZMET-İŞ ve diğer sendikalarımızdan şehitlerimiz var, beraber çalıştığımız kardeşlerimizi kaybettim, ama bundan dolayı gururluyum. Çünkü onurumuzu kurtardılar” dedi.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu