ARSLAN, İLERİ DÜZEY EĞİTİME KATILAN ÜYELERİMİZLE BİR ARAYA GELDİ

İDEP 6. Dönemi açılış törenine, Genel Başkanımız Mahmut Arslan'ın yanısıra, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Eğitim Sektör Komitesi Yöneticisi Prof. Dr. Mustafa Balcı, proje uzmanları ve eğitmenleriyle Çelik-İş, Hizmet-İş, Liman-İş, Öz Büro-İş, Öz Finans-İş, Öz Gıda-İş ve Öz Sağlık-İş mensubu kursiyerler katıldı.

Avrupa Birliği'ne Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Bileşeni kapsamında, Konfederasyonumuz HAK-İŞ'in faydalanıcısı olduğu “İşçilerin ve İşverenlerin Uyum Kapasitelerinin Sosyal Diyalog Yaklaşımıyla Artırılması” Teknik Yardım Projesi (Operasyonu) kapsamında verilen İleri Düzey Eğitim Programı (İDEP) 6. Dönemi, Genel Başkanımız Mahmut Arslan'ın katılımıyla 20 Mart 2017 Pazartesi sabahı Ankara'da Midi Otel'de yapılan açılış töreni ile başladı.

Konuşmasına sendikal hareket açısından küreselleşmenin yol açtığı sorunlara değinerek başlayan Genel Başkanımız Arslan, "HAK-İŞ bakımından sendikal hareketin 21. yüzyılda gideceği istikamet ve alacağı şekil hayati öneme sahiptir. Küreselleşme gerçeğini reddederek bir yere varılamaz; bir kazanç elde edilemez. Sendikacılar olarak küreselleşmeyi emeğin talebi ve öncelikleri doğrultusunda etkileyebilmek, yönlendirebilmek ve biçimlendirebilmek için mücadele vereceğiz. Elbette, 200 yıllık sendikal hareket, değişim ve dönüşüm sağlayarak yoluna devam edecektir. HAK-İŞ olarak bu süreçte yeni bir sendikal anlayışı ortaya koyarak, bu doğrultuda sosyal diyalog mekanizmaları üzerinden işverenlerle sağlıklı iletişim kurarak ve sorunları birlikte müzakere ederek çözüm yolları arıyoruz. Bu süreçte en temel ihtiyacımız bilgidir; bilgi ve beceri düzeyi yüksek donanımlı sendikacılardır. Sendikacılar olarak işletmelerin detaylı bilgilerine sahip olmak, mensubu olduğumuz sendikamızın faaliyet gösterdiği sektörü (işkolunu) tüm yönleriyle analiz ederek riskleri ve fırsatları görebilmek durumundayız" dedi.

Klasik sendikacılık anlayışına bağlı kalanların son aşamada kaybettiğine dikkat çeken Arslan, "İşyeri, işletme ve işçi profillerindeki değişme, endüstri ilişkilerini de değiştirmiştir. Küreselleşen dünyada, işçiler ve işverenler birlikte çalışmak, sorunlara birlikte çözüm aramak zorundadır. Gelecekte kazananlardan olabilmenin yolu da, hem işçiler hem de işverenler bakımından sosyal diyalog kanallarıyla, sosyal ortaklık temelinde sorunlarıberaberce çözmelerinden geçmektedir. Tercih ettiğimiz yol zor ve meşakkatlidir. Bunu başaramazsak sendikal hareket gerilemeye devam edecektir. Bundan kaygı duyuyor ve sendikal hareketin geleceği için yeni argümanlar, yeni mücadele yöntemleri ve yeni stratejiler üretmeye gayret ediyoruz. İşletmelerimizde sendikal yapıları nasıl daha çok kuracabileceğimize, oralarda nasıl örgütlenebileceğimize dair tartışmalar yapıyoruz. Bu proje faaliyetlerinde işveren örgütü MÜSİAD ile birlikte çalışıyoruz ve ilişkilerimizi proje bittikten sonra da sosyal ortaklık temelinde sürdürmenin yollarını arıyoruz. MÜSİAD üyesi işverenlerle sosyal diyalog temelinde geleceğin planlamasını birlikte yapmayı arzu ediyoruz" şeklinde konuştu.

Kursiyerlere "Eğitimin yaşı  yoktur; eğitim hayat boyu devam etmektedir. HAK-İŞ mensuplarını geleceğe hazırlamak amacıyla bir dizi proje yürütüyoruz. Sendikal hareketin geleceği sizlersiniz. Dolayısıyla, sendikal hareketin geleceğini sahip olacağınız yeni bilgi, kazanacağınız birikim ve iletişim becerileriyle sizler belirleyeceksiniz. HAK-İŞ mensupları olarak bu eğitim fırsatından azami düzeyde istifade ederek eski sendikal kalıplarıkırmanızı, ezberleri bozmanızı bekliyoruz. İDEP'ında öğreneceklerinizi işyerlerinde uygulamalarınızı istiyoruz. Çünkü, HAK-İŞ, misyonu, vizyonu, eylemleri, söylemleri ve farklı alanlarda yürüttüğü projelerle ezber bozan bir emek hareketidir" şeklinde seslenen Arslan, konuşmasını İDEP'nın HAK-İŞ camiasına ve Türk sendikal hareketine hayırlar getirmesini temenni ederek ve kursiyerlere başarılar dileyerek tamamladı. 

Katılımcıların proje ve İDEP hakkında Proje Eğitim Kilit Uzmanı Hayati Körpe tarafından  bilgilendirildiği açılışta kursiyerlere seslenen Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Eğitim Sektör Komitesi Yöneticisi Prof. Dr. Mustafa Balcı, şöyle konuştu: "Faydalanıcılarının HAK-İŞ Konfederasyonu ve işveren kuruluşu MÜSİAD'dan oluştuğu bu proje, özellikle de İDEP sayesinde Türkiye'de sendikal faaliyetlerde daha kaliteli işler üretilmesinin önünün açılığına inanıyorum. Türk sendikacılığının düzeyini yükseltecek bu projeyi önemsiyorum. HAK-İŞ'in yürüttüğü başarılı projeler sayesinde, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu nezdinde en faal, en başarılı, en katılımcıkonfederasyon olduğunu ifade etmekten gurur duyuyorum. İş programımım izin verdiği ölçüde, şahsen ben de bu proje ve İDEP'ına katılmak arzusu taşıyorum. Çünkü, siz kursiyerlerin geribildirimleri, gelecek dönemde uygulanacak projelere girdi oluşturacaktır. Sendikal bilgi ve becerilerin artırılmasına fayda getireceğine inandığım bu proje kapsamında HAK-İŞ Genel Merkez binasında faaliyete geçirelecek HAK-İŞ Hayat Boyu Öğrenme ve Araştırma Merkezi'ni destekleyeceğimize dair söz veriyorum. Başarılı bir eğitim programı diliyorum."

Konuşmasının sonunda 16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Referandumuna değinen Arslan, bu konuda özetle şunları söyledi: 

"HAK-İŞ; Türkiye’nin çağdaş, demokratik, katılımcı, çoğulcu, toplumun bütün kesimlerinin üzerinde uzlaştığı demokratik ve sivil bir anayasa talebini 1980’li yıllardan beri kamuoyuna duyurmuştur. HAK-İŞ; Apoletli paşaların engellemelerine rağmen, gecikmeli de olsa, 1993 yılında birkaç gün süren Anayasa Sempozyumu yapan bir sivil toplum örgütüdür. 94 yıllık Cumhuriyet tarihimize baktığımızda, 65. Hükümeti kurmuşuz. Bir hesap yapılıp hükümetlerin ömrü ortalamaya vurulursa, her bir siyasi iktidarın ömrünün 1,5 yılın altında kaldığını tespit etmekteyiz. Görüldüğü üzere; parlamenter sistemi hakkıyla işletemedik; parlamenter sistemde öngörülen mekanizmaları verimli çalıştıramadık. Bu yüzden sık sık yarını belirsiz koalisyon hükümetleri yönetildik. Emekçi kesimler olarak; siyasi istikrarsızlıklardan ve yol açtığı ekonomik dar boğazlardan, yolsuzluklardan ve vesayet yönetimlerinden çok çektik; çok büyük kayıplar yaşadık. Günümüzde, Cumhurbaşkanımızın mevcut yetkileri, yeni getirilecek cumhurbaşkanlığı sistemindeki yetkilerin çok ilerisindedir. Şöyle ki; bugün Sayın Cumhurbaşkanı hakkında hiçbir eylem ve işlemleri nedeniyle soruşturma veya hukuki kovuşturma yapılamamaktadır. Bu kadar geniş yetkileri olan ama hiç sorumluluğu olmayan bir cumhurbaşkanlığı sisteminin devamı yerine; halkın oyuyla seçilmiş, siyasi ve hukuki sorumluluğu olan, yetkileri belirlenmiş ve sınırlandırılmış yeni bir cumhurbaşkanlığı sisteminden yanayız. En tepede, tercihimiz siyasi istikrarın egemen olduğu bir yönetim sistemidir. İyi biliyoruz ki; Türkiye olarak yeterince sorun stoklarımız var; bir de yönetim krizleri olmasın; enerjimizi ve kaynaklarımızı israf etmeyelim. HAK-İŞ camiası olarak; ülkemize, halkımıza, ülkemizin potansiyeline ve aziz milletimizin sağduyusuna güveniyor ve ülkemizin aydınlık geleceğine inanıyoruz.

16 Nisan’da halkımızın ekseriyetinin tercihini “EVET” yönünde kullanmasını arzu ediyoruz. Kanaatimizce; halk oyuna sunulacak Anayasa değişikliği paketinin tamamı, ülkemizin geleceği için “olmazsa olmaz”mahiyettedir. Siyasi iktidar için EVET demeliyiz. Halkımız, referandumda Anayasa değişikliğinin kabulü yönünde tercih belirtirse, ülke ve devlet olarak önemli bir krizi aşmış olacağız. Her vatandaşın “HAYIR” veya “EVET”deme hakkı ve özgürlüğü vardır. Referandum sonucu her ne olursa olsun bir kesimin diğerini şu veya bu gerekçeyle dışlama, öteleme,  hor görme hakkı yoktur. Unutmayalım ki; aynı gemideyiz. Her ne kadar arzumuz, referandum sonucunda EVET oylarının galip gelmesi olsa da, tepkimiz bugünkü tepkidir. Yani herkes demokratik haklarını kullanmıştır; milli iradeye saygımız vardır ve hayırlı olsun diyeceğiz. Bu yüzden, ayrıştırmaya, çatıştırmaya, kutuplaştırmaya çalışan dilden uzak kalmak durumundayız. Umarım bu referandum Türkiye’nin geleceğinde yeni bir ufuk açmasına, yeni bir yola girmesine, hızlı bir kalkınma sürecine girmesine ve geleceğe emin adımlarla yürümesine vesile olur. Onun için referandum için şimdiden ülkemize, milletimize, geleceğimize hayırlar getirmesini diliyorum."

Projenin HAK-İŞ ve üyesi işkolu/sektör sendikalarının hayat boyu öğrenme ve politika geliştirme kapasitelerinin artırılması amacı doğrultusunda, Konfederasyonumuza bağlı sendikaların mensupları arasından "gönüllülük" esasına göre belirlenen 40 katılımcının devam ettiği her bir İDEP Döneminde kursiyerler 12 farklı alanda 13 gün boyunca toplam 78 saat ders alıyor.

Sendikalarımızın genel merekez ve taşra yöneticileri, uzmanları, sendika işyeri baştemsilcileri, temsilcileri ve üyelerinden oluşan kursiyerlere, İş Kanunu, Mesleki Eğitim, Temel İngilizce, Toplu İş Sözleşmeleri, Uyum ve Endüstri İlişkileri, Temel Muhasebe ve Bilanço Okuma Teknikleri, Yerel Düzeyde Yeni Projelerin Geliştirilmesi, İş Sağlığı ve Güvenliği, Temel Bilgisayar ve Sosyal Medya, Sendikal Örgütlenme, Stratejiler ve Liderlik, Sektörel Analiz ve Yeşil İş Potansiyeli gibi alanlarda eğitimler veriliyor.

09 Ocak 2017 tarihinde başlayan İleri Düzey Eğitim Programı, gelecekte sendika yöneticisi olma niyeti ve potansiyeli taşıyan 115’i kadın toplam 680 seçkin kişiye yönelik olarak 13 gün boyunca Ankara'da 20'şerli iki sınıfta sürdürülüyor ve 2017 yılı Ekim ayı sonu itibariyle tamamlanması öngörülüyor.