ARSLAN: “HAK-İŞ DAVASI KUTLU BİR MÜCADELENİN ADIDIR”

Genel Başkanımız Mahmut Arslan 22 Nisan 2018 tarihinde konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikamız Sivas Şubesinin 7. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı.

Genel kurul toplantısına Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın yanı sıra Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın, AK Parti Sivas İl Başkanı Ziya Şahin, Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Vekili Av. Hüseyin Öz, HAK-İŞ Sivas İl Başkanı Nihat Şimşek, KYK Sivas İl Müdürü Erdoğan Tunç, HAK-İŞ İl Başkanları, konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın başkanları, delegeler ve basın mensupları katıldı.

Genel kurula hitap eden Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Hizmet-İş Sendikası’nın Sivas’taki mücadelesinin uzun bir geçmişe dayandığını belirterek,  “1992 yılında Sivas Belediyesinde örgütlenme çalışmalarına başladığımızda belediye çalışanları adına sıkıntılı bir süreç vardı. Bugün geriye dönüp baktığımızda o mücadelede bizimle beraber aynı yolda yürüyen kardeşlerimizin bizlerden hiçbir beklentisi yoktu. Tek istekleri Sivas’ta HAK-İŞ bayrağının dalgalanmasıydı. Bu zorlu mücadelede yanımızda olan tüm arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum” dedi.

“4 Bin Üyemizle Bugün Sivas’ın En Büyük Şubelerinden Birisiyiz”

Arslan, “4 bin kadar üyemizle bugün Sivas’ın en büyük şubelerinden birisiyiz. Mücadelemizin işçi boyutunda Sivas Belediye işçilerinin sendikamıza vermiş oldukları destek çok büyüktür. Sivas’taki mücadelemizin başarılı bir istikamette devam ediyor olması bu şehrin bize verdiği destek ve güvenle ilgilidir. 1990’lı yıllarda HAK-İŞ olarak Sivas’ta sadece sendikal mücadele için değil, aynı zamanda belediyenin yaşadığı ekonomik kriz için de mücadele vermiştik” diye konuştu.

“Sivas’ta Örgütlenmeye Başladığımız Zaman Bir Yol Haritası Oluşturduk”

“Sivas’ta örgütlenmeye başladığımız zaman bir yol haritası oluşturduk. O yol haritası Sivas’ta oluşturduğumuz birçok başarının temelini oluşturuyor” diyen Arslan, “Biz bu şehre hizmet ediyorsak önce buradakilerin hakkını korumamız gerek dedik. O gün Sivas için tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Sivas ülkemiz için ve sendikamız için önemli bir konumdadır” dedi.

“Bu Toprakların Bize Bıraktığı Mirası Kuruluş Felsefemiz Kabul Ediyoruz”

HAK-İŞ’in farklı ve özel bir anlamı olduğuna dikkati çeken Arslan, “Biz bir yönüyle kendi değerlerimizle, kendi medeniyetimizle, kendi inançlarımızla, kültürümüzle kendimiz olacağız ama bir taraftan da evrensel değerleri bu mücadelenin içine katacağız. HAK-İŞ, bir yönüyle yerli ve milli, bir yönüyle evrensel değerleri de içinde taşıyan uluslar arası bir kuruluştur. Bu toprakların bize bıraktığı mirası kendi kuruluş felsefesi kabul eden bir HAK-İŞ’ten bahsediyoruz. Bize ait olan, bizim dünyamızı temsil eden, bizim değerlerimize inanmış, bizim değerlerimizle mücadeleyi sürdüren bir yerli ve milli kuruluştan bahsediyoruz. Bu bizim için çok temel bir farklılıktır. Bu temel farklılığımızı hizmetlerimizle, sendikal mücadeleye kattığımız yeniliklerle güçlendirmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Bu Ülkeyi Bölmek İsteyen Ne Kadar Örgüt Varsa HAK-İŞ Olarak Karşılarındayız”

HAK-İŞ’in her zaman demokrasiden yana olduğunu anlatan Arslan, “HAK-İŞ olarak demokrasimize, özgürlüklerimize, irademize, ülkemizin bekasına yönelik kim tehdit oluşturuyorsa karşısındayız. DEAŞ, PKK, PYD, FETÖ gibi ne kadar bu ülkeyi bölmek isteyen örgüt varsa HAK-İŞ olarak karşılarındayız. Türkiye Cumhuriyeti devletinin başta Afrin ve Fırat Kalkanı Harekâtı olmak üzere terörle mücadele kapsamında yaptığı bütün mücadeleleri destekledik” dedi.

“HAK-İŞ Olarak Taşeron Mücadelesinin Öncülüğünü Yaptık”

Taşeron konusunda değerlendirmelerde bulunan Arslan konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “HAK-İŞ olarak 12 yıllık mücadelemizin sonucunda taşeron işçilerimiz kamuda kadrolarını elde etti. HAK-İŞ olarak taşeron mücadelesinin öncülüğünü yaptık. HAK-İŞ olarak sorumluluğumuz gereği bu işçilere el uzattık. Bu insanlar modern dünyanın köleleri olmamalı dedik. Çok şükür bugün bunu başarmanın gururunu yaşıyoruz. Taşeron işçilerimizin kadroya alınmasıyla çalışma hayatında demokrasi tarihimizin en büyük reformu gerçekleştirilmiştir. Taşeron işçilerin kadroya alınması konusunda başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Sayın Jülide Sarıeroğlu, Maliye Bakanımız Sayın Naci Ağbal ve hükümetimize çok teşekkür ediyorum. Küresel güçlere karşı büyük bir meydan okuyan bu reform, dünyada da büyük yankı uyandırmıştır. Uluslar arası alanda üye olduğumuz kuruluşlar olan ITUC ve ETUC’tan tebrik mektupları aldık. Bu başarıdan dolayı HAK-İŞ’i ve Türkiye’yi tebrik ediyorlar. Bunu bilenler biliyorlar ve biz bu işin öneminin farkındayız.”

“HAK-İŞ Davası Kutlu Bir Mücadelenin Adıdır”

“Taşeron işçisi arkadaşlarımızın bugün geldiğimiz noktayı iyi anlaması gerek. Biz sizin için buradayız” diyen Arslan, “HAK-İŞ davası kutlu bir mücadelenin adıdır. HAK-İŞ yerli ve milli bir mücadelenin adıdır. O yüzden HAK-İŞ’e sahip çıkan arkadaşlarımız aslında ülkesine, devletine ve milli iradeye de sahip çıkıyor demektir. Aslında HAK-İŞ’in esas gücü burada yatmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Eksiklikler İçin Yeni Bir Yol Haritası Oluşturduk”

 Taşeron düzenlemesinde kapsam dışı kalan işçiler olduğunu belirten Arslan, “Sosyal tesislerde çalışan, hastane bilgi yönetimi sisteminde çalışan, KİT’lerde çalışan arkadaşlarımız maalesef taşeron düzenlemesinin dışında kaldılar. Büyük fotoğrafı gördük ve teşekkür ettik. Eksiklikler için yeni bir yol haritası oluşturduk. Bu sorunu çözmek için de mücadele edeceğiz. Kadro dışı kalan arkadaşlarımız mahzun olmasın, umutsuzluğa kapılmasın. Bizim onlarla birlikte sonuna kadar mücadele edeceğimizi bilsinler. Biz onlar için varız. HAK-İŞ’e güvensinler” diye konuştu.

ARSLAN İŞÇİLERİ HAK-İŞ’E DAVET ETTİ

Sivas’ta ve Türkiye’de çalışan bütün işçileri HAK-İŞ’e üye olmaya davet eden Arslan, “Bütün çalışan işçileri sendikalarımıza üye yapmak istiyoruz. Sendikasız tüm işçileri HAK-İŞ’e davet ediyorum. Bütün arkadaşlarımızın HAK-İŞ’te yerleri var. HAK-İŞ’in herkesi kucaklamaya yetecek kadar kalbi ve yüreği var. HAK-İŞ’in gücü çalışanlarından, üyelerinden geçmektedir. Bizim başka bir gücümüz yok” dedi.

 “HAK-İŞ Filistin davasını kendi davası olarak görmektedir”

HAK-İŞ’İN Filistin konusunda büyük bir duyarlılığı olduğunu anlatan Arslan şu açıklamalarda bulundu: “HAK-İŞ, Filistin davasını kendi davası olarak görmektedir. HAK-İŞ büyük bir sorumlulukla karşı karşıyadır. HAK-İŞ Genel Başkanlığımın yanında aynı zamanda Uluslar arası Kudüs ve Filistin’e Destek Sendikalar Birliği Genel Başkanı olarak görev yapıyorum. 15 Temmuz’u unutmamak ve unutturmamak gibi sorumluluklarımızdan bir diğeri ise Kudüs’ün işgalini unutmayacağımız ve unutturmayacağımızdır. Biz Filistin davasının hem görünür sivil toplum kuruluşu ayağını temsil ediyoruz hem de bu konudaki sorumluluklarımızı hatırlatmak istiyoruz. HAK-İŞ olarak bütün şubelerimizin Mescid-i Aksa’ya uzaklığını gösteren afişler var. Mescid-i Aksa’yı iyi tanıyalım. Mescid-i Aksa, Kur’an-ı Kerim’de etrafı mübarek kılınmış bir beldedir. Ümmet için Kâbe ve Mescid-i Nebevi neyse bizim için de Kudüs odur. Eğer Kudüs kan ağlıyorsa ve hüzünlüyse biz burada rahat yaşayamayız. Çünkü Kudüs ve Mescid-i Aksa bize emanet edilmiştir. Yaklaşık 400 yıl boyunca atalarımız bu emanete en iyi şekilde sahip çıkmışlardır. Şimdi sahip çıkma sırası bizdedir.” 

“Herkesin Sandık Sonuçlarına Saygı Göstermesi Gerekir”

Konuşmasında 24 Haziran’da Türkiye’nin erken seçime gitme kararını değerlendiren Arslan, “Ülkemiz 24 Haziran tarihinde erken seçime gitme kararı almıştır. Demokrasinin en temel organlarından birisi serbest ve demokratik seçimlerdir. Türkiye Cumhuriyeti ne kadar zorluk yaşarsa yaşasın seçimleri başarıyla sonuçlandırmıştır. Herkesin sandık sonuçlarına saygı göstermesi gerekir. Çünkü demokrasinin temeli budur. Bu millet ne zaman kendine iş düşerse gereğini yapar. 24 Haziran’ın başarılı sonuçlanacağına ve millet iradesinin bir kez daha tecelli edeceğine inanıyorum. Milletimiz her zaman olduğu gibi yine en doğru kararı verecektir” dedi.

Seçimlerin kısa bir süre sonra yapılmasını olumlu bulduğunu belirten Arslan, “Seçimlerin kısa bir süre sonra yapılacak olmasından mutluyum. Böylelikle kamunun ve ülkenin gündemi uzun süre seçimle meşgul olmamış olacaktır. 24 Haziran’da inşallah Türkiye barışçıl bir şekilde sandığa gidecektir. Ülkemizin, birliğine bütünlüğüne ve beraberliğine gösterdiğimiz hassasiyetin aynı şekilde sandığa da yansıyacağı konusunda hiçbir kuşkum yok” şeklinde konuştu.

Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın, Hizmet-İş Sendikası Sivas Şubesi 7. Olağan Genel Kurul toplantısının hayırlı olması dileğinde bulundu. 

Aydın, 12 Eylül’de Türkiye’nin yaşadığı olumsuz süreçlerden bahsederek, günümüze kadar ülkemizin hangi aşamalardan geçtiğini anlattı. 

Aydın, “Sendikacılık demek sadece özlük hakkını vermek demek değil, bu konuda hem sizlere hem de bizlere büyük görevler düşüyor. Hepimiz bu bilinçle çalışmalıyız ve mücadele etmeliyiz” dedi.