HAK-İŞ’TEN GAZETECİ MUSTAFA YALÇIN İÇİN FRANSAYA PROTESTO EYLEMİ
Genel Başkanımız Mahmut Arslan Başkanlığındaki HAK-İŞ heyeti, Fransa’daki emeklilik reformu protestoları esnasında Fransız polisinin orantısız güç kullanması sonucu Konfederasyonumuza bağlı Medya-İş Sendikamızın üyesi Anadolu Ajansı Muhabiri Mustafa Yalçın’ın gözünden yaralanmasını Fransa Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakarak protesto etti.
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 9 Aralık 2019 tarihinde Genel Başkan Yardımcılarımız Dr. Osman Yıldız, Av. Hüseyin Öz, Medya-İş Sendikası Genel Başkanı Sezai Ballı ve konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın Başkan ve yöneticileri ve HAK-İŞ teşkilatıyla birlikte Fransız polisi tarafından üyemiz Mustafa Yalçın’a yapılan saldırıyı protesto etmek amacıyla Fransız Büyükelçiliği önünde bir basın açıklaması yaptı.
Fransız Büyükelçiliği önünde gerçekleştirilen protesto eyleminde, “Susma sustukça sıra sana gelecek, Basına şiddete hayır, Dur de dur de basına şiddete dur de, Basına uzanan eller kırılsın, HAK-İŞ, basın omuz omuza” sloganları atıldı.
“Gazeteciler Hedef Alınmıştır”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, “Konfederasyonumuza bağlı Medya-İş Sendikamızın üyesi Anadolu Ajansı Foto Muhabiri Mustafa Yalçın’a Fransız polisinin uyguladığı şiddeti protesto etmek için buradayız. Mustafa Yalçın, uluslararası kurallara uygun bir şekilde gazetecilik akreditasyonu ve önceden belirlenmiş bütün hususları yerine getirerek Fransa’da gerçekleştirilen demokratik gösterileri takip ederek görevini yapıyordu. Göstericileri takip ettiği esnada kendisiyle beraber gazetecilerin olduğu alana Cankurtaran’ın ifadesine göre plastik bomba atılmıştır. Bu atılan polisin göstericiler için kullandığı gaz fişeği değildir. Gazeteciler hedef alınmış, içerisinde muhalif gazetecilerin de olduğu grup doğrudan hedef alınarak bomba atılmıştır. Atılan plastik bomba nedeniyle Mustafa Yalçın’ın kaskı parçalanmış ve gözüne parçalar isabet etmiştir. Mustafa Yalçın’ın yanındaki gazeteciler de çeşitli yerlerinden yaralanmışlardır” dedi.
“Polis, Gazetecileri Tasarlayarak ve Planlayarak Hedef Aldı”
Polisin uyguladığı şiddetin doğrudan gazetecilere yönelik olduğunu belirten Arslan, “Gazeteci Gaspar Galanz, Jungle kampındaki Fransız polisinin insanlık dışı uygulamalarını dünya kamuoyuyla paylaştığı için kampın bulunduğu Calais’e girişi yasaklanmış, hatta gazetesinin Paris’e girişi engellenmiştir. Fransa’da yaralanan bir başka gazeteci Taha Bohafs ise Macron’un danışmanının polis kıyafeti giyerek göstericileri dövdüğünü ortaya çıkardığı için hedef alınmıştır. Yalçın, elinde Fransız bayrağı olan bir göstericiyi fotoğraflarken bombalı saldırıya maruz kalmıştır. Mustafa Yalçın kardeşimize buradan geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Onun gözü bizim gözümüzdür. Ona yapılan saldırılar bize yapılmış saldırılardır. Ona yapılan hakaretleri bize yapılmış olarak kabul ediyoruz. Fransa’da uygulanan polis şiddeti, şiddetin ötesinde bir terördür. Bu terörizme karşı mücadele edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Yalçın, AA Muhabiri Olduğu İçin Saldırıya Maruz Kalmıştır”
Mustafa Yalçın’ın mesleğinin zirvesinde bir foto muhabiri ve gazeteci olduğunu dile getiren Arslan, “Yalçın, bütün dünyanın tanıdığı bir fotoğrafçıdır. Cannes Film Festivali’ne akredite edilebilen tek Türk fotoğrafçısıdır. Yalçın’ın çektiği fotoğraflar Fransa’daki dergilere kapak olmuş, Fransız gazetelerin çoğunda manşet olmuştur. Dünyada sayılı fotoğrafçılardan bir tanesidir. Mesleğini uzun yıllardır Paris’te sürdüren Yalçın, sırf Anadolu Ajansı muhabiri olduğu için bu saldırıya maruz kalmıştır. Türk gazeteci olduğu için bu saldırıya maruz kalmıştır. Bilerek ve hedef gözetilerek üzerlerine bomba atılmıştır. Bunlar Mustafa Yalçın yaralandığı anda yanında bulunan Cankurtaran’ın ifadeleridir” diye konuştu.
“Nazi Zihniyetiyle Karşı Karşıyayız”
Fransa’da yaklaşık 1 yıldır devam eden sarı yelek eylemlerinde ve demokratik birtakım eylemlerde 1 kişinin hayatını kaybettiğini, 24 kişinin gözünü kaybettiğini, 3 kişinin de kolunu kaybettiğini anlatan Arslan, “Bunlar polisin saldırıları ve terör uygulamalarından dolayı olmuştur. Türkiye’nin her bölgesinde olağanüstü dönemlerde dünya basınının nasıl korunup kollandığını, dünya basınının görevlerini gerektiği şekilde nasıl yaptığının şahidiyiz. Gezi eylemlerinde CNN International dahil bütün televizyon kanalları görevlerini yapıyorlardı. Fransız devleti ve Macron zihniyeti yeniden ve Avrupa’nın tam ortasında bir insan hakları ihlalinin ötesinde, insanlara karşı adeta terör uygulayan, terörizmi Paris’te hortlatan bir Nazi zihniyetiyle karşı karşıyayız. Polis şiddetini ve insanlık dışı uygulamaları kabul etmemiz mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
“Yeni Mustafa’lar Mağdur Olmasın”
HAK-İŞ’in uluslararası sendikal hareketin bir parçası olduğunu ve Fransa’da son grevleri gerçekleştiren sendika ile dayanışma içerisinde Fransa’da yaşananları tüm dünyaya anlatmayı sürdüreceklerini belirten Arslan, “Yeni Mustafa’lar mağdur olmasın diye, başka gazeteci arkadaşlarımız mesleğinden edilmesin diye bu duyarlılığı göstermemiz gerekiyor. Dünyanın en önemli fotoğrafçılarından bir tanesinin mesleğini yapamaz hale getirilmesinin asla makul bir gerekçesi olamaz. Onun yanında olduğumuzu, onun gözünün bizim gözümüz olduğunu ifade ediyoruz. Başta Dışişleri Bakanlığımız olmak üzere bütün yetkililerimizle, Fransa’daki Türkiye Büyükelçiliğimizle, Fransa ve Türkiye’deki bütün demokratik kuruluşlarla HAK-İŞ olarak girişimlerimizi sürdüreceğiz. Herkesin bu konuda duyarlılık göstermesini istiyoruz” dedi.
“Bütün Gazeteciler Adına Protesto Eylemini Gerçekleştiriyoruz”
Basın açıklamasının ardından Fransız Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakan Arslan, “Sembolik olan bu çelengimizi Fransa’nın Türkiye Büyükelçiliği önüne koyuyoruz. Aslında bu çelengi AB’nin önüne koyuyoruz. AB’nin ikiyüzlü, çifte standartlı ve insan haklarını hiçe sayan anlayışını, zihniyetini bir kez daha buradan protesto ediyoruz. Fransa’da ve dünyanın değişik bölgelerinde hedef alınarak yaralanan, hayatlarını kaybeden ve görevini yapmasına engel olunan bütün gazeteciler adına bu eylemi gerçekleştiriyoruz. Mustafa Yalçın kardeşimiz ve onunla birlikte yaralanan gazetecilerle dayanışma içerisinde ve onların yaşadıklarına karşı duyarlılık göstermek için onları selamlıyoruz” sözlerine yer verdi.
“Haber Emekçilerinin Dertleriyle Dertleniyoruz”
Medya-İş Sendikası Genel Başkanı Sezai Ballı, “Medya İşçileri Sendikası olarak, hem ülkemizde hem de dünyadaki bütün haber emekçilerinin dertleriyle dertlenip, çözüm için uğraşıyoruz. Mustafa Yalçın da Anadolu Ajansı adına dünyanın her yerinde haber takibi yapan bir basın emekçisidir. Mesleğinden hiç taviz vermeyen, en iyi fotoğrafı yakalamak için canını hiçe sayan bir emekçidir” dedi.
“Mustafa Yalçın’ın Haklarının Takipçisi Olacağız”
Ballı, “Başta üyesi olduğumuz HAK-İŞ Konfederasyonu olmak üzere, bütün medya işçisi üyelerimiz adına Fransa yönetimini en sert şekilde kınıyoruz. Mustafa bütün dünyaya yaşananları anlatmak için oradaydı. Halkın haber alma özgürlüğü için oradaydı. Medya-İş Sendikası olarak Mustafa Yalçın’ın her türlü insani ve yasal haklarının takibinde sonuna kadar takipçisi olacağız. Gerekirse uluslararası davalar açılmasına sağlayacağız. Meslektaşımıza ve Anadolu Ajansı’na geçmiş olsun ve acil şifalar diliyoruz” şeklinde konuştu.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu