ARSLAN, "HAK-İŞ'İN EN BÜYÜK ÖZELLİĞİ VEFALI OLMASIDIR"

Genel Başkanımız Mahmut Arslan,  22 Ekim’de HAK-İŞ’in 45. yılı kutlamaları kapsamında eski genel başkanlarımızın isimlerine salon açılışlarının gerçekleştirildiğini anımsatarak, "HAK-İŞ'in en büyük özelliği vefalı olmasıdır. Dün emek verenlerin, mücadeleyi başlatarak zorluklara karşı direnenlerin çabalarını unutmamalıyız” diye konuştu.

Genel Başkanımız Mahmut Arslan,  24 Ekim 2020 tarihinde Konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikamızın Aksaray Şubesinin 8. Olağan Genel Kurulu’na katıldı. Genel Kurula Genel Başkanımız Mahmut Arslan'ın yanı sıra, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanvekili Av. Hüseyin Öz, HAK-İŞ Kayseri İl Başkanı Serhat Çelik, HAK-İŞ Konya İl Başkanı Vacit Sır, Hizmet-İş Sendikası Yönetim Kurulu üyeleri, HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımızın Aksaray İl Başkanları, Hizmet-İş sendikası Ankara Şube Başkanları, Komite Başkanları, sivil toplum kuruluşlarının Aksaray temsilcileri, delegeler ve basın mensupları katıldı.

Genel Başkanımız Mahmut Arslan video konferans yöntemiyle katıldığı toplantıda, 22 Ekim’de HAK-İŞ’in 45. yılını kutladıklarını anımsatarak, “45. yıldönümümüze Kurucu Genel Başkanımız Mustafa Taşçı ile uzun yıllar Konfederasyonumuzda Genel Başkanlık yapmış Salim Uslu katılarak bizleri onurlandırdılar. Eski Genel Başkanlarımız HAK-İŞ’in vefasına dikkat çektiler. HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ’in en büyük özelliği vefalı olmasıdır, bunu unutmayacağız, dünde kalmayacağız, ama dünü de unutmayacağız. Dün emek verenlerin, mücadeleyi başlatarak zorluklara karşı direnenlerin çabalarını unutmamalıyız” diye konuştu.

YERLİ VE MİLLİ BİR ÖRGÜTÜZ

HAK-İŞ’in 1976 yılı 22 Ekim’inde kurulduğunu hatırlatan Arslan, “HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ’in yaşı, bugünkü siyasi partilerin pek çoğundan daha büyüktür. Biz 12 Eylül’ün, 28 Şubat’ın zulmünü yaşamış, Türkiye’nin olağanüstü şartlarında zulümlere, zalimlere karşı onurunu, haysiyetini, ilkesini asla kaybetmeden mücadele etmiş bir örgütüz. Yerli ve milli bir örgütüz. Bu toprakların bütün değerlerini kucaklayan ve bunu uluslararası alanda da temsil eden bir örgütüz” dedi. 

YENİ BİR SENDİKAL ANLAYIŞI İNŞA ETMEYE ÇALIŞIYORUZ

Türkiye’nin gücünün HAK-İŞ’in gücü, HAK-İŞ’in gücünün Türkiye’nin gücü olduğunu vurgulayan Arslan, “HAK-İŞ’in büyümesini Türkiye’nin büyümesi olarak görüyoruz. Çünkü biz milletin ta kendisiyiz. Bir yönüyle yerli ve milli, öbür yönüyle evrensel bir sendikal yaklaşımla yeni bir sendikal anlayışı HAK-İŞ bünyesinde gerçekleştirmeye çalışıyoruz” diye konuştu.

DEVLETİMİZ, HÜKÜMETİMİZ VE MİLLETİMİZİN YANINDAYIZ

Ülkemizin hassas bir dönemden geçtiğine dikkat çeken Arslan, “Uluslararası baskılara ve teröre karşı mücadele eden devletimizin yanındayız, destek veriyoruz" dedi. 

Arslan, Hizmet-İş Sendikamızın Aksaray’da yürüttüğü faaliyetlere de değinerek, “Aksaray’daki mücadelemiz 27 yıl öncesinden geliyor, 1981 yılına kadar uzanıyor. O mücadelede zaman zaman yetki alıp sözleşme yapamasak da Aksaray ile bağlantımız diyalogumuz hep devam etti” dedi.

Geçmiş yıllarda Aksaray’da emekçilerin iradelerinin yok sayıldığını kaydeden Arslan, “1994 yılında Aksaray’da olan sıkıntıları biliyorduk ve bu sorunları çözmek için mücadeleye başladık. Uzun, yorucu bir mücadele sonrasında sendikamız Aksaray’da yetki aldı. Emekçilerin sorunlarını çözdük” dedi.

Arslan, Konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikamızın Aksaray Şubesinin 8. Olağan Genel Kurulu’na başarılar dilerken, yeni seçilecek yönetime de hayırlı olsun dileğini iletti.

HAK-İŞ SON 10 YILDA EN ETKİLİ KONFEDERASYON HALİNE GELDİ

HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve Hizmet-İş Sendikası Genel Başkanvekili Av. Hüseyin Öz, Genel Kurulda yaptığı konuşmada HAK-İŞ ve Hizmet-İş sendikamızın istikrarlı büyümesine dikkat çekti.

Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın HAK-İŞ başkanlığı öncesi Konfederasyonun 130 bin üyesi bulunduğunu, bugün ise 700 bine yakın üyesiyle ülkemizin en etkin Konfederasyonu haline geldiğini kaydetti.

KADRO MÜCADELESİNİN MİMARI BİZ, KAZANANI EMEKÇİLERDİR

696 sayılı KHK ile kadro alan işçilerin mücadelesinde HAK-İŞ ve Hizmet-İş’in en ön safta yer aldığını belirten Öz, “Taşeron işçilerimiz, Genel Başkanımızın liderliğinde başlattığımız ‘Sendika Seni Korur’, ‘Hakkın Bize Emanet’ kampanyasıyla başlattığımız örgütlenme çalışmasıyla ilk defa sendikalı oldular. Akabinde, taşeron işçilerimiz için ilk defa toplu iş sözleşmeleri imzaladık. Takip eden dönemlerde kadro meselesini hükümet ile yürüttük ve Aralık 2917’de eksiklerine rağmen taşeron emekçisi kardeşlerimizi kadrolarına kavuşturduk” dedi.

EMEKÇİLERİN HAK VE HUKUKUNU KORUMAK İÇİN MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ

1 Kasım itibariyle yürürlüğe girmesi beklenen düzenlemeye HAK-İŞ ve Hizmet-İş olarak itiraz ettiğimizi belirten Öz, şöyle konuştu: “Konfederasyonumuz üyesi 88 bin arkadaşımız, kanun zoruyla başka konfederasyonların sendikalarına üye yapılma isteniyor. Bu düzenlemeye ilk andan itibaren karşı çıktık. Karşı çıkmaya devam ediyoruz.  Ası iş kolu-yardımcı iş kolu yalanı üzerinden üyelerimizi sendikalarına geçirmeye çalışanlara asla fırsat vermeyeceğiz. Taşeron işçiler için mücadele ateşini ilk yaktığımızda emekçilerimizin dünü, bugünü ve yarını için mücadele ettik. Bugün de aynı noktayız. Taşeronla mücadelede emekçilerin yanında olmayanlar, bugün klavye başında algı oluşturmaya çalışıyor. Bunlara asla boyun eğmeyeceğiz. Üyemiz emekçilerin hak ve hukukunu korumak için mücadelemize devam edeceğiz.”

KAMUDA ÇALIŞAN İŞÇİ EMEKÇİLER İÇİN MASAYA OTURACAĞIZ

696 sayılı KHK ile kamuda kadrolu olarak çalışmaya başlayan emekçiler için 1 Kasım’dan itibaren masaya oturacaklarını belirten Öz, “1 Kasım’dan itibaren kamuda çalışan işçi arkadaşlarımız için masaya oturacağız, beklentilerini karşılamak adına çalışmalar yürüteceğiz. Beklentimiz ve gayretlerimiz, ücretlerde ve sosyal haklarda düzeltme yapılmasıdır. Eğer birlik ve beraberlik içerisinde hareket edersek bütün zorlukları aşma imkânımız var. Eğer bölünür, ayrışırsak bu yol ayrımından başkaları istifade eder. O zaman kaybeden hepimiz oluruz. Biz bu mücadelenin kazanan tarafında olmalıyız” dedi.