HAK-İŞ’TEN İSRAİL BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE KINAMA EYLEMİ

11 Mayıs 2021 22:28, Haberler


HAK-İŞ’TEN İSRAİL BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE KINAMA EYLEMİ



HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, İsrail’in Mescid-i Aksa’da namaz kılan cemaate ve Filistin halkına yönelik saldırısını İsrail Büyükelçiliği Rezidansı önünde düzenlediğimiz eylemle kınadık. 

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Genel Başkan Yardımcılarımız Dr. Osman Yıldız, Av. Hüseyin Öz, Genel Sekreterimiz Eda Güner, Genel Sekreter Yardımcımız Erdoğan Serdengeçti, HAK-İŞ Filistin ve Kudüs’e Destek Sendikal Dayanışma Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımızın başkan ve yönetim kurulu üyelerinden oluşan kalabalık bir HAK-İŞ grubu, 11 Mayıs 2021 İsrail’in Filistinlilere yönelik katliamlarını protesto etmek ve mazlum Filistinlilere destek vermek amacıyla “İşgalci İsrail Terörünü Kınıyoruz” sloganıyla İsrail Büyükelçiliği Rezidansı önünde buluştu. 

Genel Başkanımız Mahmut Arslan başkanlığındaki HAK-İŞ üyeleri, Seğmenler Parkı önünde toplanarak, “Gazze’ye Selam Direnişe Devam, İşçiler Filistin’in Yanında, Türkiye Filistin Omuz Omuza, Kudüs, Filistin’in başkentidir. Filistin’e Selam Direnişe Devam” sloganları eşliğinde İsrail Büyükelçiliği Rezidansı önüne yürüdü.

Siyah Çelenk Bıraktık

Genel Başkanımız Mahmut Arslan ve Genel Başkan Yardımcılarımız, İsrail Büyükelçiliği Rezidansı önüne siyah çelenk bıraktı. Genel Başkanımız Mahmut Arslan, “Konfederasyonumuzun yüzbinlerce üyesini temsilen arkadaşlarımızla buradayız. Terör devleti İsrail’in saldırılarını kınamak ve protesto etmek amacıyla elçilik konutuna sembolik olarak siyah çelengimizi bıraktık” diye konuştu.

Çelengin bırakılmasının ardından Genel Başkanımız Mahmut Arslan, İsrail Büyükelçiliği Rezidansı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

“Kudüs Özgürlüğün, Adaletin ve Huzur İçinde Yaşamanın Sembolüdür”

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Filistin’de, Kudüs’te ve Gazze’de kan ve gözyaşının birbirine karıştığını belirterek, “Kudüs, insanlığın en köklü mirasına şahitlik eden bir değerdir. Mescid-i Aksa’nın bulunduğu mukaddes bir yer, barış şehridir. Kudüs, tarih boyunca Hz. Ömer’in emaneti, Selahaddin Eyyubi’nin rüyası, Kanuni Sultan Süleyman’ın mirası, Abdülhamid Han’ın davasıdır. Kudüs, özgürlüğün, adaletin ve huzur içinde yaşamanın sembolüdür. Bir kez daha haykırıyoruz ki Mescidi Aksa Müslümanlarındır ve ilk kıblemizdir. Umudumuzu, öfkemizi, inancımızı asla kaybetmeyeceğiz” dedi.

“Katil İsrail Hesap Verecek”

Müslümanların ilk kıblesi, en kutsal sayılan üç mescitten birisi olan Mescid-i Aksa’nın eli kana bulanmış terörist İsrail Devleti tarafından işgal edildiğini vurgulayan Arslan, “İsrail, Filistin halkı üzerindeki zulümlerine devam etmektedir. Son günlerde yaptığı şiddeti daha da arttırarak tüm dünyanın gözleri önünde Filistinlilerin evlerini işgal etmektedir. 7 Mayıs’tan beri İsrail polisinin Mescid-i Aksa’ya bombalarla ve plastik mermilerle saldırması sonucunda 300 kardeşimiz yaralanmıştır. Dün gece İsrail, savaş uçakları ile Gazze’ye saldırmıştır. Bu saldırının sonucunda 9’u çocuk olmak üzere 24 şehidimiz, 100’den fazla yaralımız vardır. Saldırılarda Filistinli kardeşlerimizden şehit olanlara yüce Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz” diye konuştu.

“İsrail Saldırılarının Hesabını En Ağır Şekilde Vermelidir”

Gerçekleştirdiği saldırılarla İsrail Devletinin İslam’a ve Müslümanlara olan düşmanlığını bir kez daha açıkça ortaya koyduğunu dile getiren Arslan, “Terör devleti İsrail, Müslümanların kutsallarına saldırarak insan hakkı ihlallerini ve şiddet uygulamalarını gün geçtikçe daha da arttırmaktadır. İsrail, ibadet özgürlüğü, yaşama hakkı, mülkiyet hakkı gaspları, keyfi tutuklamalarla uluslararası hukuku hiçe saymaktadır. Filistinli sivillerin şehit edildiği ve yaralandığı bu acımasız saldırılar derhal sona erdirilmelidir. İsrail, bu terör eylemlerinin hesabını uluslararası hukuk önünde en ağır şekilde vermelidir” şeklinde konuştu.

“Uluslararası Toplumu Güçlü Bir Tavır Koymaya Çağırıyoruz”

Birleşmiş Milletlerin 1967'de, “Savaş Yoluyla Toprak Elde Etmenin Kabul Edilemezliğini” işaret eden 242 sayılı Güvenlik Konseyi Kararına dayanarak İsrail’i işgal ettiği topraklardan çekilmeye çağırdığını anımsatan Arslan, “Birleşmiş Milletlerin kararına rağmen İsrail, hala bu toprakları elinde tutmaya devam ediyor. Batı Şeria’daki işgal ve Gazze’deki abluka hala devam ediyor. 1967’de Doğu Kudüs’ü işgal eden İsrail, 1980 yılında tek taraflı olarak kentin doğusunu ve batısını “Birleşik Başkenti” olarak ilan etti. BGMK, 1980’de kabul ettiği 478 sayılı kararla İsrail’in ilhak ve başkent ilanını geçersiz saydı. Uluslararası toplumu, BM Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu’nun Filistin’le ilgili almış olduğu kararları uygulaması konusunda hassasiyet göstermeye ve güçlü bir tavır ortaya koymaya çağırıyoruz” dedi.

“İsrail'in İşgal Ettiği Topraklardan Çekilmesini Talep Ediyoruz”

Arslan, “Her zaman Filistin’in yanında olan ITUC ve ETUC’un güçlü bir tutum almasını ve tavır koymasını bekliyoruz. İsrail’in Gazze’ye yaptığı acımasızca saldırılarını arttırmasını rağmen, İslam dünyasının birçok ülkesi dahil olmak üzere uluslararası toplumun suskunluğunu anlamakta zorlanıyoruz. Hukuksuz işgal nedeniyle topraklarını kaybeden, yurtlarından ayrılmak zorunda kalan Filistinlilerin evlerine dönmelerini, İsrail'in işgal ettiği topraklardan çekilmesini talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“Filistin’de Şiddete Bir An Önce Son Verilmelidir”

Genel Başkanımız Mahmut Arslan, HAK-İŞ olarak İsrail’in mübarek Ramazan ayında masumları hedef alan saldırılarını kesinlikle kabul etmediklerini ve lanetlediklerini belirterek, “Filistinli kardeşlerimizi hedef alan şiddete bir an önce son vermelidir. Gazze’de süren abluka bir an evvel kaldırılmalıdır. Yurtlarını terk etmek zorunda kalan Filistinli kardeşlerimiz ülkelerine özgürce dönebilmelidir. Başta ABD olmak üzere, Büyükelçiliklerini Kudüs’e taşıyan ülkeler, bu vahim yanlıştan bir an önce dönmelidir. Orta Doğu'da kalıcı barış için, Başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulmalıdır” taleplerini dile getirdi. 

“Yüzyılın Anlaşması Yüzyılın Filistin’e İhanetidir”

İsrail ve yandaşları tarafından işgal edilen Filistin topraklarını ilhak etmek için ortaya atılan Yüzyılın Anlaşmasının Filistinlilere ihanet olarak yapıldığını söyleyen Arslan, “Yüzyılın Anlaşması Yüzyılın Filistin’e ihanetidir. Ortadoğu’da kalıcı barış için, Başkenti Kudüs olan bağımsız ve özgür bir Filistin devleti kurulana kadar mücadelemizi sürdürmekte kararlıyız. Başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kısa bir zamanda ortaya çıkacağı ve bunun bütün dünya tarafından tanınacağı günler yakındır diye ümit ediyoruz” dedi.

Filistin’in son yıllarda karşılaştığı yalnızlık politikalarının kendilerini derinden üzdüğünü dile getiren Arslan, “İnsanlığın iki yüzlü, riyakar tavırları, Filistin halkının geleceğinin kararmasını sağlamaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımıza, AK Parti hükümetine, Filistin davasını destekleyen partilere, sivil toplum kuruluşlarına ve halkımıza teşekkür ediyoruz” sözlerine yer verdi.

“Filistin-İsrail Çatışması Tüm Dünyanın Sorunudur”

HAK-İŞ Filistin ve Kudüs’e Destek Sendikal Dayanışma Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, Filistin davasının kutsal bir dava olduğunu belirterek, “Terör devleti İsrail’in, Kudüs’te ve Gazze’de yıllardır sürdürdüğü zalimane tavır artık bıçağın kemiğe dayandığı noktadadır. Onun içindir ki ümmeti Muhammed’in ve tüm insanlığın sabrı artık taşmaktadır. Bu zulme bir an evvel son verilmesini istiyoruz. Filistin-İsrail çatışması sadece o bölgenin sorunu değil, tüm dünyanın sorunudur. Eğer dünya barış istiyorsa, huzur istiyorsa, insanlığın sürmesini istiyorsa, bu zalim tavrın karşında olmalıdır” dedi.  

“Mescid-İ Aksa Kırmızı Çizgimizdir”

İsrail’in uluslararası hukuk önünde hesap vereceğini belirten Tanrıverdi “Mescid-i Aksa onurumuz, şerefimiz ve kırmızı çizgimizdir. Dünyada barış ve huzur isteyen herkes bu çatışmanın ve acımasız saldırının karşısında tavır ortaya koymalıdır. Mescid-i Aksa nasıl ki Peygamberimize miraç mekanı olmuşsa, sizlerin gayreti ile miraca ulaşacak, insanlığın ve Müslümanların miracı olacaktır. İnşallah Kudüs halkının da Ramazan ayında bayram yapacağı günleri yaşayacağız” şeklinde konuştu.

Tanrıverdi, “Kudüs Şairi” olarak anılan merhum Mehmet Akif İnan’ın “Mescid-i Aksa” şiirini de okudu.

HABERE AİT GÖRSELLER :

11 Mayıs 2021 22:28, Haberler


© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu