28 ŞUBAT DARBESİ İLE SENDİKAL VE SİVİL TOPLUMUN SINAVI:
HAK-İŞ MÜCADELESİ PANELİMİZİ GERÇEKLEŞTİRDİK
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, 28 Şubat Darbesinin 25. Yıldönümünde “28 Şubat Darbesiyle Sendikalar ve Sivil Toplumun Sınavı: HAK-İŞ Mücadelesi” konulu panel düzenledik.
“28 Şubat Darbesiyle Sendikalar ve Sivil Toplumun Sınavı: HAK-İŞ Mücadelesi” paneli 28 Şubat 2022 tarihinde, Grand Ankara Hotelde gerçekleştirildi. Programa Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Genel Başkan Yardımcılarımız Dr. Osman Yıldız, Yunus Değirmenci, Av. Hüseyin Öz, Genel Sekreterimiz Eda Güner, HAK-İŞ eski Başkanı Salim Uslu, Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Genel Başkanı ve HAK-İŞ Filistin ve Kudüs Komitesi Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdinç Yazıcı, Milat Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Serdar Arseven, HSK Eski Üyesi, Danıştay Üyesi Av. Muharrem Özkaya, Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan, Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın genel başkanları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, akademisyenler ve basın mensupları katıldı.
Program kapsamında, Türkiye’nin darbeler tarihi ve Konfederasyonumuz HAK-İŞ’in darbelere karşı mücadelesini anlatan kısa tanıtım filmi izlendi.
Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın açılış konuşması ile başlan programda, HAK-İŞ eski Başkanı Salim Uslu özel konuşmacı olarak yer aldı. “28 Şubat Darbesiyle Sendikalar ve Sivil Toplumun Sınavı: HAK-İŞ Mücadelesi” panelimiz, Genel Başkan Yardımcımız Dr. Osman Yıldız’ın moderatörlüğünde, Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Genel Başkanı ve HAK-İŞ Filistin ve Kudüs Komitesi Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdinç Yazıcı, Milat Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Serdar Arseven, HSK Eski Üyesi, Danıştay Üyesi Av. Muharrem Özkaya, Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.
“HAK-İŞ Darbelere Karşı Onurlu Bir Duruş Ortaya
Koymuştur”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, konuşmasında HAK-İŞ
Konfederasyonumuzun her zaman demokrasiden, milli iradeden, milletten,
özgürlüklerden, adalet ve haktan yana bir duruş sergilediğini vurgulayarak,
“HAK-İŞ, henüz kurulmadığı döneme ait darbeler de dahil olmak üzere her zaman
millet iradesini, demokraside seçimle gelip, seçimle gitmeyi esas alan bir
yaklaşımı savuna gelmiştir. Özellikle 27 Mayıs ve 1971 muhtırası da dahil olmak
üzere Türkiye’nin yaşadığı bütün darbelere ve darbecilere karşı bir tavır
geliştirmiş, onurlu bir duruşu, saygıdeğer bir tavrı her zaman ortaya
koymuştur” diye konuştu.
“Tüm Aktörlerin Hesap Vermesini Bekliyoruz”
Darbeleri Türkiye Cumhuriyeti siyasi tarihinin “karanlık
noktaları” olarak niteleyen Arslan, sivil toplum ve sendikaların da darbe
süreçlerinde sınavı başaramadıklarını ifade etti. Arslan sivil toplum örgütleri
ve sendikaların geçmişti yaşananlara ilişkin hiçbir zaman yüzleşme yapmadığını,
yapmaktan da kaçındığını vurguladı.
“Bu Bizim İçin Büyük Bir Onur ve Gururdur”
28 Şubat darbesi ve benzeri süreçlerin bazı kesimler
tarafından unutturulmak istendiğine de dikkat çeken Arslan, “HAK-İŞ olarak
mütevazi, içe dönük ama aynı zamanda geleceğe ışık tutacak bir toplantıyı
gerçekleştirmek için buradayız. Konfederasyonumuzun tarihi yürüyüşünde Allah’a
çok şükür hangi şart ve durumda olursa olsun, demokrasiden, özgürlüklerden,
millet iradesinden ve evrensel hukuk kurallarından vazgeçmeden hangi darbe
hangi süreç varsa hepsine onurlu bir direniş gösteren Türkiye’deki tek işçi
örgütüyüz. Bu bizim için büyük bir onur ve gururdur” dedi.
“Keşke Onlarda HAK-İŞ’in Yanında Durabilselerdi”
Darbe yanlısı tarafların demokrasi ve HAK-İŞ’in yanında yer
almaları gerektiğini hatırlatan Arslan, “Keşke bu süreçlerde bizimle aynı
kulvarda yürüyenle de bizlerle beraber saf tutabilselerdi. Demokrasiden, millet
iradesinden yana saf tutabilselerdi. Buna ne yazık ki evet diyemiyoruz” dedi.
“Geçmişleriyle Yüzleşmeliler”
Darbe döneminde beşli çete olarak anılan Konfederasyonlar ve
sivil toplum örgütlerinin yöneticilerinin darbe sonrasında hiçbir zaman biz
yanlış yaptık, hata yaptık, özür diliyoruz demediklerini anımsatan Arslan,
“Bütün bu darbelerde darbecilerle iş tutanlara ilişkin ne yaptınız? Genel
Kurullarınızda karar mı aldınız? O gün yapılanlar yanlıştı, biz darbecilerle iş
tutmamalıydık, bizi yanılttılar, bizi kandırdılar, baskı yaptılar, milletten ve
üyelerimizden özür diliyoruz dediler mi? Demediler, demiyorlar.” diye konuştu.
Arslan, bu kuruluşlarda şuanda görev yapan yöneticilerle
hiçbir sorunları olmadığını belirterek, “Bu görevlerde, bu kuruluşlarda olan
arkadaşlarımızla bugün hiçbir sorunumuz yok. Rekabetimiz devam ediyor ama biz
bu ülkenin demokrasisi adına, bu ülkenin geleceği adına, sendikal hareketin
geleceği adına bu kaygılarımızı paylaşıyoruz ve bunun bir hesabının yapılmasını
istiyoruz” dedi.
“Yargılanmalarda Eksiklikler Var”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, darbelere ilişkin
yargılamalarda çok ciddi eksiklikler olduğuna vurgu yaparak, “28 Şubat
darbesinin yargılanmalarında ciddi eksiklikler var, medya ayağı yok. Üniversite
ayağı sadece bir taneden başka yok. İş adamları yok, sendikalar yok, sivil
toplum örgütleri yok, bas bas bağırıyorlardı bunlar “Ordu Göreve” diye
mitingler yapmışlardı. Kimseden hesap sorulmadı, yargı önüne çıkartılmadılar.
Dolayısıyla 28 Şubat darbe yargılamalarında kuşkularımız devam ediyor. Bu
dosyanın yeniden açılması gerekiyor. Bütün yönleriyle darbeye bulaşanlardan
hesap sorulması gerekiyor. O zaman Türkiye’de darbe girişimine kimse tevessül
edemez diye düşünüyorum. Aksi halde her şey bitti dediğiniz bir anda 15
Temmuz’la karşılaşmak mümkün olabilir” hatırlatmasında bulundu.
“6 Partinin Bugün Toplantı Yapması Çok Enteresan”
6 siyasal partinin 28 Şubat günü toplantı düzenlemesinin çok
manidar olduğu vurgusu yapan Arslan, “6 siyasal partinin bir araya gelerek
güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili ilkelerini, ilan edecekleri bir
tarih. Enteresan bir tarihte. Başka hiçbir tarih yokmuş gibi, 28 Şubat’a denk
getirilmesinin ardında başka şeyler olabilir mi acaba? Bugün bir araya gelen 6
partinin 5’i 28 Şubat sürecinin öyle veya böyle mağdurlarıdır. Peki kim kalıyor
geriye? CHP. Enteresan değil mi?” diye konuştu.
“Ukrayna Savaşta Yalnız Bırakıldı”
Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaşa ilişkin
değerlendirmelerde bulunan Arslan, “Ne yazık ki emperyalizmin ve küresel
kapitalizmin sözcüleri ve liderleri batı dünyasının iki yüzlülüğünü,
sahtekarlıklarını, nasıl toplumu manipüle ettiklerinin en somut göstergesini
Ukrayna’da yaşıyoruz. Dün Gürcistan’da olup bitenleri, Kırım’da olup bitenleri
görünce aslında bizim için sürpriz olmadığını görüyoruz. Ama bu saldırganlığa karşı
Ukrayna’yı tahrik ederek, onu gazlayanlar, arkanda biz varız diyenlerin,
Ukrayna’yı nasıl yalnız bıraktıklarının da şahidiyiz” dedi.
“Bütün Gerçekleri Unutturmak İstiyorlar”
Arslan, düzenlenen panelin hayırlı olması dileğinde
bulunarak, “Önümüzdeki yıllarda bunu daha geniş kapsamlı, daha ayrıntılı bir
çalışmayı yapmamız gerekiyor. Bizim dışımızda sendikal hareketin aktörlerini
bunu unutturmak, unutturmaktan öte bir daha açılmamak üzere tarihin tozlu
raflarına koymak istediklerini de biliyoruz. Biz buna hayır diyoruz demeye de
devam edeceğiz” diye konuştu.
“Türkiye Tarihi Darbelerle Doludur”
TBMM İdare Eski Amiri, 24, 25 ve 26. Dönem Çorum
Milletvekili, HAK-İŞ Konfederasyonu Eski Genel Başkanı Salim Uslu yaptığı
konuşmada, “28 Şubat’ın yıldönümünde, bu önemli günde, önemli dersler almak
üzere bir aradayız. Ülkemizde Abdülaziz döneminden bu yana 18 adet darbe ve
muhtıra girişimi olmuştur. Tüm bu darbelerin hedefinde Türkiye’mizin birliği ve
dirliği olmuştur. Bunu asla unutmayalım. Belli çıkar grupları ve belli odaklar
Türkiye’de milletimize saygısızca davranarak, millet iradesine müdahale
etmişlerdir” şeklinde açıklamalarda bulundu.
“Belli Odaklar Türkiye’nin Büyümesini İstemiyorlar”
Uslu, belli odakların Türk milletine saygısızlık yaptığını
ve millet iradesine müdahale ettiklerini hiçbir zaman unutmayacaklarını
vurgulayarak, “Tüm darbeler dış güçlerle bağlantılıdır. Ülkemizin büyük ülke
olması ve demokrasinin ülkemizde tam anlamıyla kurumsallaşması yolunda,
milletin kendi istikametine karar verme hakkı gasp edilmiştir. Milletimize
darbeler çok büyük zararlar vermiştir. Bu pis oyunlar o yıllarımızın kaybına
neden olmuş ve ülkemizin büyük adımlar atması her zaman engellenmiştir” diye konuştu.
“Bugün Çok Özel Bir Gün”
Moderatörlüğünü Genel Başkan Yardımcımız Dr. Osman Yıldız’ın
gerçekleştirdiği “28 Şubat Darbesi İle Sendikalar ve Sivil Toplunun Sınavı”
adlı panelde akademisyenler ve konuklar Türkiye’de gerçekleşen darbelere
ilişkin bir sunum gerçekleştirdiler.
“Biz O Günleri Yaşayarak Bugünlere Geldik”
Yıldız, bir ülkenin gelişiminin ve demokratikleşmesinin
kolay olmadığına dikkat çekerek, “Bizler o günleri yaşayarak, bugünlere geldik.
Ben o zamanlar Salim Uslu Başkanımızın danışmanıydım. Kendisi o zamanlar ne
yaşadıysa, ne hissettiyse aynılarını bende yaşadım ve hissettim. O günlere
tanıklık etmenin ayrı bir onurunu taşıyorum. Çünkü HAK-İŞ mücadelesini,
onurunu, kararlılığını, ilkesini bire bir Salim Başkanımızla birlikte yaşamış
oldum. Ben o zamanki Yönetim Kurulumuza, HAK-İŞ teşkilatımıza, Salim Uslu
Başkanımıza bir kez daha teşekkür etmek istiyorum” dedi.
“HAK-İŞ Yoluna Güçlenerek Devam Ediyor”
HAK-İŞ Konfederasyonunun aldığı bayrağı daha ileriye
götürmek için tüm teşkilatı ile birlikte yoğun bir mesai harcadığına dikkat
çeken Yıldız, “Bir kuruluşun inanmışlığını, bir ülkenin gelişmişliği ve
demokrasisi için ne anlama geldiğini yaşamış bulunuyoruz. Bu kararlı duruş
bizim kuruluşumuzdan beri var. Bunun altını hep çizmek istiyorum. O ilk günkü
duruşu ve kararlılığını HAK-İŞ Konfederasyonu hiç kaybetmedi, tam tersi teslim
aldığı bayrağı daha ileriye götürerek yoluna devam etti. Onun için 12 Eylül, 27
Nisan, 28 Şubat ve 15 Temmuz’da bu kararlılık fazlasıyla yerine getirilmiştir.
Ülkemizin aydınlık geleceği için kararlılıkla bu bayrağı teslim alan herkes
fazlasıyla görevini yerine getirmiştir” dedi.
Konuşmaların ardından, 28 Şubat Darbesi İle Sendikalar ve
Sivil Toplunun Sınavı adlı panelde Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Genel Başkanı
ve HAK-İŞ Filistin ve Kudüs Komitesi Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, Ankara Hacı
Bayram Veli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkiler Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Erdinç Yazıcı, Milat Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Serdar
Arseven, HSK Eski Üyesi, Danıştay Üyesi Av. Muharrem Özkaya ve Türkiye Yazarlar
Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan bir sunum gerçekleştirdiler.
“Geleceğe Dipnot Düşmek Zorundayız”
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve
Endüstri İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdinç Yazıcı, “28 Şubat’ın
25. Yılında sizlerle bir araya geldik. 25 yıl aslında çok uzun bir yıl ama
sanki dün olmuş gibi hissediyorum. Kendi kendime 25 yıl geçmiş diyorum. Bir
akademisyen olarak değil, fiilen içinde yer almış bir aktör olarak bu
girişimlerin içerisinde bulundum. 28 Şubatı konuşmak, geleceğe dipnot düşmek
anlamında, siyasi tarihimize, sendikal tarihe bir şeyler aktarmak açısından bu
toplantılar hayati derece de çok önemli” dedi.
“Sorumlular Hesap Vermeli”
Milat Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Serdar Arseven ise
konuşmasında, “Bütün darbelerin arkasında neler var çok iyi anlaşılması
gerekiyor. Yaşadığımız pek çok olumsuz olay 28 Şubat’a giden yolu
hazırlamıştır. Ben hep şunu düşünmüşümdür. Genel Başkanımız Mahmut Arslan çok
haklı sadece o dönemin sivil toplum örgütlerinin yargılanması noktası da çok
önemli. Çünkü o zamanlarda yapılanların hesabı sorulmalı. Bu suç sadece askerin
üzerine yüklenerek ortadan kaldırılabilecek bir suç değil, o zaman onlara
yardım eden medya, sivil toplum örgütleri ve bunların başlarında bulunanlar bu
işe karışmışlardı” şeklinde konuştu.
“Türkiye Çok Önemli Badireler Atlattı”
Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Genel Başkanı ve HAK-İŞ
Filistin ve Kudüs Komitesi Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi konuşmasında, “Burada
bütün darbeleri ve en son 15 Temmuz darbe girişimini konuşabilmek bir güne
sığdırabilmek elbette çok zor. Türkiye gerçekten önemli badirelerden geçti ve
Türkiye siyasi tarihi, Cumhuriyet tarihi ve darbelerle geçti. Bizler
Türkiye’nin 100. Yılını kutlamaya hazırlanırken, yüz yıldır darbeleri
konuşuyoruz. Önce hazırlık süreçlerini ve sonra açtığı yaraları konuşur olduk.
Gerçekten 1960 tarihi ile birlikte darbeleri ele aldığımızda bir sistem
içerisinde, kurumsal aktörleri ve yöneticileri ile birlikte 1960’ta kimleri
görüyorsak, 1980’de de aynı kişileri görüyoruz” şeklinde hatırlatmalarda
bulundu.
“HAK-İŞ Her Zaman Hukuka ve Hakka Sahip Çıkmıştır”
Danıştay Üyesi Av. Muharrem Özkaya konuşmasında “28 Şubat’ta
bizleri bir araya getiren HAK-İŞ Konfederasyonumuza içtenlikle teşekkür etmek
istiyorum. O günkü duruşunuz ve cevabınız, tarihin arşivlerinde de yer alıyor.
Bugün izlediğimiz filmde 28 Şubat sürecinde başkanımız Salim Uslu ve yönetim
kurulu üyelerimizin dimdik duruşunu, demokrasiden taraf olunmasını, demokrasiye
sahip çıkılmasını ve haksızlığa karşı duruşlarını izledik. Bu duruş, bir HAK-İŞ
okulu ve karakterine dönüşmüştür. HAK-İŞ’te görev yapmış birisi olarak bütün
içtenliğimle şunu söylemek istiyorum. İnandığım, gördüğüm ve yaşarken
karakterimize dönüştürülen şey, hukuka, hakka sahip çıkmamız olmuştur” dedi.
“Yarın Ne Olacağını Kimse Bilemez”
Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan,
Türkiye’deki tek partili dönemden çok partili döneme geçişi kısaca özetleyerek,
“Türkiye Cumhuriyeti tarihinde 1950 tarihinde millet tek parti ideolojisine
hayır dedi. Ve Demokrat Parti’nin o zaman seçimleri kazanma sebebi budur. Türk
insanı ibadetini yapmak, çocuklarının iyi bir eğitim almasını istedi. Çok
partili hayata geçerken Anayasa tek parti anayasasıydı. Demokrat Parti
Anayasanın ideolojik hükümlerini değiştirebilseydi, bana göre bu darbeler bu
kadar kolay olmazdı. Darbelerde önümüze koydukları her zaman Anayasadaki
ifadeler olmuştur. O yüzden ideoloji üzerinde düşünmeden, ideolojiyi anayasadan
çıkarmadan, Türkiye’nin darbe baskısından kurtulması mümkün değil. Şu anda
Türkiye’de güçlü bir liderlik var. Ama bu böyle gider diye düşünmeyin. Yarın ne
olacağını kimse bilemez” uyarısında bulundu.
Program, Genel Başkanımız Mahmut Arslan tarafından programa katılanlara HAK-İŞ tarafından Hatay Ormanları Ağaçlandırma Arazisine adlarına yapılan fidan bağışı sertifikasını takdimi yapıldı. Ayrıca Hizmet-İş Sendikamızın Kurucu Genel Başkanı ve HAK-İŞ Filistin ve Kudüs Komitesi Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, arşivinde özel olarak sakladığı 12 Eylül'de HAK-İŞ’in kapatılmasında bina kapısına vurulan mührü, HAK-İŞ Konfederasyonumuzu arşivinde muhafaza edilmek üzere Genel Başkanımız Mahmut Arslan’a teslim etti. Hediyeleşmenin ardından program toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu