ARSLAN, DÜZCE’DE ŞUBE GENEL KURULUNA KATILDI
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 29 Şubat 2024 tarihinde, Hizmet-İş Sendikamızın Düzce Şube Genel Kurulu’na katıldı.
Genel Başkanımız Arslan’ın yanı sıra, Bilim Sanayi ve Teknoloji Eski Bakanı ve Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü başta olmak üzere belediye başkan ve yardımcıları, HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımızın Genel Başkan Yardımcıları Şube Başkanları, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının Düzce temsilcileri, delegeler ve basın mensupları katıldı.
Düzce’de örgütlenme çalışmalarının uzun zaman öncesine dayandığını ifade eden Arslan, son dönemde taşeron sisteminin ortadan kaldırılması ile birlikte üye sayısındaki artış ve hizmet alanlarındaki genişleme üzerine yeni bir düzenleme yaparak Düzce Şubenin kurulduğunu söyledi.
Taşeron sisteminin kaldırılması konusunda HAK-İŞ’in verdiği mücadeleye değinen ve Cumhuriyet tarihimizde çalışma hayatı açısından en önemli reforma imza atan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkürlerini ileten Arslan, “Tabii ki hâlâ eksikleri var. Kitlerde çalışan arkadaşlarımız kadro alamadılar. Yemekhane işçileri, kiralık araç şoförleri, yüzde 70 kapsamına giremeyenler vs. bizim belirlediğimiz 100 binden fazla arkadaşımız kadro bekliyor. Yine de esas sorunu çözerek bir milyona yakın arkadaşımızı taşeron sisteminden kurtardık ve toplu sözleşme sistemine geçirebildik. Sendikalı oldular, toplu sözleşme imkânını elde ettiler” dedi.
“Biz Darbecilerle Hesaplaşmadan Türkiye’nin Darbe Tarihi Kapanmayacak”
Arslan, demokrasiyi zedeleyecek her türlü kurum, oluşum ve girişime karşı olduklarının altını çizdi. Ülkenin darbe tarihinin kapanması için darbecilerle hesaplaşılması gerektiğini vurgulayan Arslan, şöyle konuştu: “12 Eylül döneminde darbecilere karşı direndiğimiz için bizim sendikalarımızı kapattılar, bir tane konfederasyonu serbest bıraktılar. Bizim haklarımızı elimizden aldılar. Binalarımıza, mal varlıklarımıza el koydular, kapımıza mühür vurdular ama birilerine de ‘Buyurun, çalışın’ dediler. Haksız bir rekabete uğradık, tam 4 yıl bu haksızlıkla mücadele ettik. Bu günlere dişimizle, tırnağımızla mücadele ederek, HAK-İŞ’e değer veren, HAK-İŞ’e kıymet veren vatandaşlarımızın, çalışanlarımızın desteğiyle geldik. HAK-İŞ, hiçbir zaman ihanetin içinde olmadı. 12 Eylül’den beri her dönem bedeller ödedik. 15 Temmuz’da kardeşlerimizi meydanlarda kaybettik. 12 Eylül’den sonra kıdem tazminatlarımıza sınır getirildi. 45 yıl geçmesine rağmen hâlâ bu mücadeleyi veriyoruz. Biz darbecilerle hesaplaşmadan Türkiye’nin darbe tarihi kapanmayacak.”
“Kuruluşundan Bugüne Filistin’le İlgili Bir Çizgimiz Var”
Arslan, HAK-İŞ Konfederasyonu’nun kuruluşundan bugüne Filistin’le ilgili bir çizgileri olduğunu ve bu doğrultuda mücadele verdiklerini vurguladı. 1948’de Siyonist devlet kurulduğundan beri Filistin’in adım adım işgal edildiğini, Filistin halkının kendi topraklarında mülteci durumuna düştüğünü ve temel haklarının ellerinden alındığını bir kez daha hatırlatan Arslan, “Halkın yarısından fazlası kendi topraklarından sürgün edildi. Bu zulmün ve haksızlıkların ortadan kaldırılması için HAK-İŞ kendi anlayışı ve gücü istikametinde hep mücadele etmiştir. HAK-İŞ olarak; Filistin’in 4 asır boyunca Osmanlı himayesinde olması, Mescid-i Aksa’nın ilk kıblemiz olması sebebiyle, sivil toplum örgütü olarak insan hakları ve insanlık adına oraya sahip çıkmalıyız. Orada sadece Filistinli kadınlar, çocuklar, siviller, yaşlılar öldürülmüyor. Orada insanlık öldürülüyor. İlk kıblemiz işgal altındaysa bizim burada böbürlenmemizin hiçbir anlamı yok. Bizim Filistin mücadelemiz 7 Ekim’de başlamadı. Bu toprakların çocukları olarak Araplardan daha önce bizler bu mücadeleyi başlattık” şeklinde konuştu.
“Sendikal Mücadelede Daha Çok Kadın Sendikacı Liderimizi Görmek İstiyoruz”
Düzce Şubemizde kadın delege oranının fazla olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Arslan, daha çok kadın sendikacı lideri sendikal mücadelede görmek istediklerini vurguladı. Bu durumu hem insani hem de toplumsal görev olarak gördüklerini söyleyen Arslan, “Kadın üyelerimiz kadar aynı oranda delege seçilmesi önemlidir, bunu tüzüğümüze de koyduk. Bundan sonra daha çok kadın temsilini inşallah yönetim kademelerinde de gerçekleştireceğiz ve kadın elinin her alana değdiği bir modeli Türkiye’ye armağan edeceğiz. Kadın-erkek sendikacı arkadaşlarımızla birlikte geleceğimizi inşa edeceğiz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu