HAK-İŞ, ITUC-AP 5. KONGRESİNDE
Genel Başkanımız Mahmut Arslan 20-22 Kasım tarihlerinde Tayland’ın başkenti Bangkok’ta “Dayanışma içinde ileriye yürüyelim: Asya Pasifik'te Adil ve Kapsayıcı Bir İş Geleceği İçin Yeni Bir Toplumsal Sözleşme” temasıyla gerçekleştirilen Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu Asya Pasifik (ITUC-AP) 5. Kongresine katıldı.
Kongrede, Genel Başkanımız Mahmut Arslan’a, Genel Başkan Yardımcımız Mehmet Ali Kayabaşı, HAK-İŞ Denetleme Kurulu Başkanı Rafi Ay, Dış İlişkiler Birim Amirimiz Merita Yıldız, Dış İlişkiler Uzmanlarımız Ahmet Halfaya, Pınar Özcan ve Hizmet-İş Kadın Komitesi Başkanı Hatice Ayhan ile Gençlik Komitesi Başkanı Şifa Zeynep Kaya eşlik etti.
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Gazze’de dünyanın gözleri önünde insanlık onurunun yok edilerek bir katliam yapıldığını, Gazze’de ekmek, su, ilaç, elektrik ve dahi nefes alacak havanın kalmadığını üzülerek ifade etti.
İsrail Gazze’de Sistematik Bir Soykırım Uyguluyor
Siyonist İsrail Devletinin tüm dünyanın gözü önünde sistematik bir şekilde soykırım uyguladığını, uluslararası hukukun hiçe sayılarak, Filistin’in görmezden gelinmesinin kabul edilemeyeceğini dile getiren Arslan, Filistin halkının kendi topraklarında 16 yıldır abluka altında olduğunu ve mülteci durumuna düşürüldüğünü belirtti.
Gazze’de insanlık suçu işlendiğini hatırlatan Arslan, yaşlı, kadın, çocuk, bebek ve engelli demeden dünyada yasaklanmış fosfor bombaları ile katliamın her geçen gün devam ettiğini, hastane ve okulların bombalandığını, yaşanan bu insanlık suçuna sessiz kalmanın bu suça ortak olmak olduğunu vurguladı.
Gazze’de Yaşanan Vahşet Karşısında Batı Ülkeleri Sessiz
Gazze’de yaşanan vahşet karşısında, Batı ülkelerinin tam bir sessizliğe büründüğünü ifade eden Arslan, kötülük ve zulmü meşru müdafaa hakkı olarak yorumlayanlara yazıklar olsun dedi.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak susan ve susturulan insanların vicdanının sesi olmaya devam edeceğimizin altını çizen Arslan, “İsrail devletinin Gazze’de gerçekleştirdiği soykırımı en ağır şekilde kınıyoruz. Filistin’e yönelik ambargo ortadan kalkmadan, katliamlar durmadan barış ve huzur ortamının oluşması mümkün değildir. İsrail’in yaptığı soykırım girişimine derhal son vermesi çağrısını yineliyoruz” dedi.
İsrail’e Karşı Tüm İnsanlıktan ve Sendikal Camiadan Ses Bekliyoruz
Savaş suçunu açıkça işleyen İsrail’e karşı tüm insanlıktan ve sendikal camiadan ses beklediğini ifade eden Arslan, Siyonist İsrail’in uluslararası hukuk önünde gerçekleştirdiği katliamların hesabının en ağır şekilde sorulması gerektiğini, Birleşmiş Milletlerin ilgili kararlarının ivedilikle uygulanması gerektiğini belirtti.
Tüm uluslararası sendikal camiayı İsrail'in katliamlarına destek veren şirketleri boykot etmeye çağıran Arslan, “Savaş çığırtkanlığı yapan, ateşkese hayır diyen, hükümetleri protesto etmeye davet ediyoruz. Susan ve görmezden gelen hükümetleri, İsrail'in katliamlarına meşruiyet kazandıran bütün hükümetleri kınamaya davet ediyoruz. Tüm dünyada özellikle batıda tüm engellemelere rağmen, hükümetlerine, haklının yanında haksızın karşısında olmak için insan olmak yeterli diyerek ateşkes çağrısı yapmak üzere sokakları dolduran on binlere buradan selamlarımızı gönderiyoruz” dedi.
HAK-İŞ olarak Gazze İçin Yardım Kampanyası Başlattık
Filistin'e insani yardım gönderilmesi adına daha fazla İnisiyatif alınması için çağrıda bulunan Arslan, HAK-İŞ Konfederasyonu olarak üye sendikalarımızın ve teşkilatımızın tamamı ile Gazze’ye yönelik bir yardım kampanyasının başlatıldığının altını çizerek, “Gerçekleştirilen kampanyanın tüm dünyaya örnek olacağını düşünüyoruz. Sizlerin de bu kampanyaya katılımını istiyoruz. ITUC’un tüm üye kuruluşlarına yazı yazarak benzer kampanyaların başlatılması konusunda teşvik edici olmasını özellikle istiyoruz. Katliam durdurulana kadar özgür Filistin devletinin kuruluşuna kadar mücadele devam edecek” dedi.
BM Çocuk Hakları Günü’nde Çocuklar Öldürülmeye Devam Ediyor
Kongrenin ilk günün 20 Kasım Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Günü olduğunu hatırlatan Arslan, özellikle çocuk hakları gününde Filistin’de çocukların ölmeye devam ettiğini bugüne kadar 5.500’ün üzerine çocuk ve bebeğin hayatını kaybettiğini, BM başta olmak üzere Arap Birliği, İslam İş birliği Teşkilatı’nın ve Avrupa Birliği’nin neden sessiz kaldığını anlamanın mümkün olmadığını ifade etti. Filistin’de sadece çocukların ölmediğini insanlığın öldüğünü kaydeden Arslan, insanlığın öldürülmesine göz yummanın bu suça ortak olmakla aynı olduğunu yineledi.
Yaşasın Filistin, Yaşasın Gazze Direnişi
Arslan, Uluslararası sendikal hareketin en önemli kuruluşlarından olan ITUC-AP’nin bu konuda daha güçlü bir ses ve tepki koyması gerektiğinin altını çizen Arslan, “Başkenti Kudüs olan bağımsız özgür Filistin devleti kurulana kadar mücadeleyi sürdüreceğiz. Yaşasın Filistin, Yaşasın Gazze direnişi” dedi.
Yıldız: "Mağdur ve Mazlumların Yanındayız"
Dış İlişkiler Birim Amirimiz Merita Yıldız da kongrede yaptığı konuşmada HAK-İŞ’in dünyanın neresinde olursa olsun mağdur ve mazlumların yanında olmayı insani ve vicdani bir görev saydığını ifade etti. Yıldız, Filistin’de bugüne kadar 5 binin üzerinde çocuk ve bebeğin, 3 binin üzerinde kadının öldüğünü, hastanelerin, çocukların, dünyanın gözü ve kulağı olan gazetecilerin ve Birleşmiş Milletlerin koruması altında olan binaların hedef alındığı Gazze’de sadece bir savaşın olmadığını belirtti.
Yıldız, yaşanılan durumun insan hakları ihlali, soykırım ve katliam olduğunun altını çizerek, “Bu duruma karşı sağır ve dilsiz kalan birçok uluslararası kurumun tutumunu hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Uluslararası sendikal hareket olarak inisiyatifler almalıyız. Bu katliamın durdurulması için hep birlikte kararlı bir şekilde adımlar atmalıyız” dedi.
HAK-İŞ’in Gazze’ye yönelik yardım kampanyası başlattığını hatırlatan Yıldız, Gazze’ye bir an önce insani yardımların ulaştırılması noktasında uluslararası sendikal hareketin de desteğine ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Yıldız, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş Merkezli depremlerde ülkemizde birçok vatandaşımızın hayatını kaybettiğini, 14 milyon vatandaşımızın bu depremden doğrudan etkilendiğini hatırlattı. Yıldız, HAK-İŞ’in depremin ilk anından itibaren Hak Arama ve Kurtarma Umut Timi’ni bölgeye sevk ettiğini, depremin yaralarını sarmak için 260 Milyon liralık bir bütçenin bölgeye yönlendirildiğini devam eden süreçte halen HAK-İŞ’in bölgede psikososyal destek ekiplerinin çalıştığını ifade etti.
Konfederasyonumuz HAK-İŞ’in 11 Mayıs 2023 tarihinde 15. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdiğini, genel kurulun katılımcı bir anlayış dizayn edilerek sosyal diyalog temelli işin ve çalışanların geleceği gibi birçok evrensel konunun yer aldığını hatırlatan Yıldız, 98 kararla HAK-İŞ'in 2023-2027 vizyon ve yol haritasının oluşturulduğunu ifade etti.
HAK-İŞ olarak, taşeron işçilik, mevsimlik işçilik, geçici ve kamu işçilerinin sorunları başta olmak üzere, çalışma hayatının tüm sorunlarının cesurca dile getirildiğini belirten Yıldız, “Ülkemizde bir milyona yakın taşeron işçinin kadroya geçirilmesi başarısından sonra, geçici ve mevsimlik kamu işçilerin çalışma sürelerinin uzatılması ve kadro alabilmelerine yönelik önemli adımlar attık” dedi.
HAK-İŞ olarak, ülkemizde uygulanan ve 800 bin işçiyi ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmesi Çerçeve Protokol Anlaşmasını sosyal diyalog yaklaşımı ile gerçekleştirdiğimizi ifade eden Yıldız, işçilerin özlük, ücret ve sosyal haklarının sağlanmasına yönelik büyük başarılı çalışmalara imza attığımızın altını çizdi.
Sosyal korumadan yoksun ve güvencesiz çalışan ev işçilerinin sorularını görünür kılmak ve haklarının korunması için HAK-İŞ olarak örgütleme çalışmalarına başlandığını ifade eden Yıldız, bu konuda büyük bir yol katedildiğini dile getirdi.
ILO C190’ın ülkemizde imzalanması ve uygulanması konusunda HAK-İŞ’in önemli çalışmalar yürüttüğünü ifade eden Yıldız, HAK-İŞ’e üye sendikaların C190 ile ilişkili maddelerin toplu iş sözleşmelerine eklenmesi ve iş yerlerinde uygulanması konusunda çalışmalar gerçekleştirdiğini belirtti.
Yıldız, HAK-İŞ olarak işyerlerinde uygulanmaya koymak üzere Şiddete Sıfır Tolerans belgesinin hazırlandığını ve hayata geçirildiğini ifade etti.
© 2021 HAK-İŞ Konfederasyonu